560 liraya kimse tuvalet temizlemez! Hürriyetçi Eğitim Sen Kocaeli Şube Başkanı Adem Ellialtıoğlu konuştu

Tüm Türkiye’de yeni eğitim ve öğretim döneminin açılmasıyla birlikte yeni bir kriz patlak verdi. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ilkokul, ortaokul ve liselerde yeterli temizlik personelinin olmaması sonucunda çoğu okulda uyuz, grip vb. salgınlar görüldü. Bazı okullar bu durumu aşmak için çareyi velileri çalıştırmakta; bazısı ise gönüllü bağışlar yoluyla durumu idare etmeye çalışmakta ararken MEB 30 bin temizlik görevlisi daha alınacağını açıkladı. Tüm bu plansızlıklar ışığında Hürriyetçi Eğitim Sen Kocaeli Şube Başkanı Adem Ellialtıoğlu ile Kocaeli’de yeni eğitim öğretim yılını konuştuk.

“560 LİRAYA KİMSE TUVALET TEMİZLEMEZ”

Şu anda Kocaeli’de durum nedir? Bir de herkesin kafası temizlik personellerine verilen kadrolar konusunda karışık, ikisini de açıklar mısınız?

İzmit için söylüyorum, 1800 (İÜP) personelinin kadrosu verildi ancak şartlardan dolayı sadece 300 kişi başvurdu. Şartlar ise; ilk 5 gün çalışacaklar. İlk aydan sonra çalışma günleri üçe düşecek ve günlük 560 TL ödeme alacaklar devletten fakat 560 TL’ye bugün evlerin temizliği yaptırılamaz. Evler 2 bin liraya temizlenirken, günlük 560 liraya akşama kadar kimseye tuvalet temizletemezsiniz. Sadece sağlık sigortası yapılacak ve bu emekliliğe sayılmıyor.

“GERİ KALAN İKİ GÜN KİM TEMİZLEYECEK?”

Birinci aydan sonra üç güne düşecek olan çalışma günlerinin hangi üçünü seçeceğim ben müdür olarak? Pazartesi, Salı, Çarşamba günlerini seçtim diyelim, geri kalan iki gün okul müdürü ve öğretmenler mi temizleyecek okulu? Okulun velilerden para alması yasak ancak gönüllü bağış varsa mümkün. Okulların ödenekleri yok denecek kadar az. Geçen yıla göre yüzde 200 azaldı, geçen yıl bu okulun toplam ödeneği 140 bin liraydı… Şu an 45 bin lira! Bu parayla bir yıl boyunca temizlik ve kırtasiye malzemesi almam söyleniyor bana.

Geçen sene verilen ödenekle temizlik personeli tutuluyor muydu?

Hayır o para sadece malzeme alımı için veriliyor.

Peki geçen hademe ve temizlik sorunu yok muydu?

Geçen yıl tüm personel Toplum Yararına Program (TYP) kapsamında alınıyordu. Herkese asgari ücret ve sigorta verildiği için problem olmadı. Bu yılki sorun İŞKUR’un İşgücü Uyum Programı (İUP) ile birlikte başladı. Düşük maaş, eksik sigorta durumu yaratan program İŞKUR’un programıydı. Şimdi sorun ve itirazlar ortaya çıkınca TYP programına geri dönülüp 30 bin kadro verildi. Türkiye’de toplam 60 bin okul var, 30 bin kadro verildi.

“TYP İLE İÜP ARASINDA HAKSIZLIK VAR”

Üstelik ben İÜP’ten gelen işçiyi 7 bin liraya çalıştırıyorum, diğerini 17 bin liraya. Bu sefer aralarındaki çalışma barışı da bozuluyor, büyük haksızlık var. Az parayı alan elbette çalışmak istemiyor, bu kez elden para vermek zorunda kalıyorsunuz. Bize İÜP’ten gelen işçi kardeşimize 3 gün yetmez dersek, üstüne en düşük 6800 liradan sigorta yaptırıyoruz, parayı okul aile birliğinden buluyoruz ama paramız bitince mecbur göndereceğiz onları.

“TEMİZLİK AKSARSA SALGININ HER TÜRLÜSÜ ÇIKAR”

Benim okulumda tam 54 tuvalet kabini ve 700 öğrenci var. Temizliği okullarda aksatırsanız salgın da çıkar, uyuz da, grip de her şey çıkar.

“TAHİR BEY DE, FATMA HANIM DA ARKAMIZDA”

Bu arada Kocaeli Büyükşehir Belediyesi de, İzmit Belediyesi de ricalarımızı hiçbir zaman geri çevirmedi. Büyükşehir’in A Takımı her zaman yanımızda. Boya istedik 400 litre boya gönderdi, öğrencileri taşıma konusunda zaten hep yardımcılar. Fatma hanım da, Tahir bey de bu konularda hassas.

Kayıt parası hakkında ne düşünüyorsunuz?

Benim iki çocuğum var, biri mahalledeki okula gidiyor diğeri de yanımda. Ben çocuğumun her zaman kendi mahallesinde ya da yanımda olmasını isterim aksi durumda kültür çatışması yaşayacak. Burada önemli olan okuldan daha çok öğretmenlerdir. İyi öğretmen herkese göre değişebilir fakat iyi bir öğretmen öğrencisini başarılı olmaya itiyor, onu geliştiriyorsa hiçbir sorun yok. Okul müdür olarak ben sistemin hatası olduğu kadar velilerin de hatalı olduğunu düşünüyorum. Veliler çocuklarını başka okullara kayıt ettirmek için ödedikleri parayla beğenmedikleri okulları ihya edebilirlerdi.

“MESLEĞİN İTİBARI YOK EDİLDİ”

Devletin eğitim politikalarını yeterli buluyor musunuz?

Hayır bir kere fiziken zaten hiç uygun değil. Mesela birinci sınıfla, son sınıflar aynı okulda. Aynı saatte tenefüse çıkıyorlar, aynı tuvaletleri kullanıyorlar. Sonra bize 8. Sınıflar 1. Sınıf öğrencisini dövdü diye geliyorlar. Halbuki ilkokullar ilkokullarla, ortaokullar da ortaokullarla okumalı. Kitaplara bakıyorum Maarif Modeli diye bir şey tarif ettiler. Değişen ne var ben göremiyorum. Ben okulda ne yaptığına bakarım. Yaklaşık 30 yıldır mesleğin itibarını yok ettiler ve bunu başardılar. Eskiden amcalar bizim önümüzde önünü iliklerlerdi, biz utanırdık. Oradan buralara geldik.