Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Atabey Çiçek: Süper Lig’de de Kocaelispor forması giymek istiyorum

Kocaelispor’un yeni santrforu Atabey Çiçek ile çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Başarılı bilinmeyen yönlerini de paylaştı.

Kocaelispor’un yeni santrforu Atabey

NOKTA GAZETESİ’NE KONUŞTU

Kocaelispor’a yüksek beklentilerle transfer edilen, alt yaş milli takımları ve yurt dışında da forma giyen Atabey Çiçek, Nokta Gazetesi’ne çok özel bir röportaj verdi. Son derece keyifli geçen röportajda sorulara samimi yanıtlar veren Atabey, Süper Lig’de de Kocaelispor forması giymek istediğini belirtti. İşte tüm yönleriyle Atabey Çiçek…

BABAM GENÇLERBİRLİĞİ’NE YAZDIRDI

Futbola 7 yaşımda Gençlerbirliği’nde başladım. O zamanlar ağabeyim Gençlerbirliği’nde forma giyiyordu ve ben de ağabeyim gibi futbolcu olmak istiyordum. Babam da aynı takımın yaz spor okuluna yazdırdı ve o yıl seçtiler. Yaşım küçük olmasına rağmen üst yaş grubuna alındım. Futbol okulundan A takıma kadar Gençlerbirliği’nin futbolcusuydum. 

18 YAŞIMDA İL DIŞINA ÇIKTIM

Çok küçük yaşta, 16 yaşımda A takıma yükseldim. Sürekli kiralandım. 2 kez 2. Lig’deki rezerv takım Hacettepe’ye kiralık gittim. Boluspor’a daha 18 yaşımda kiralandım ve ilk kez il dışına çıktım. Benim için o dönem baya zor geçti. Yarım sezon Bolu’daydım, burada şans bulamadım ve geri geldim. Hacettepe’de iyi bir sezon geçirince Bandırmaspor’a transfer oldum. Play-Off’ta rakibimiz olmuşlardı ve buradaki oyunumun ardından beni kadrolarına dahil ettiler. 

KİRALIK OLMAKTAN HOŞLANMIYORDUM

1. Lig’deki ilk sezonumda 15 gol attım ve o sezon sonunda Abdullah Avcı döneminde Başakşehir’e transfer olaraka 5 yıl buranın futbolcusu oldum. Okan Buruk geldiğinde yine kiralandım. Bu sezon hariç kariyerimin son 7-8 sezonunu kiralık geçirdim. Kiralık olmak gerçekten hiç hoşuma gitmiyordu. Kendini o takıma ait değilmişsin gibi hissediyorsun. 

YÜKSEK AİDİYET HİSSEDİYORUM

Kocaelispor’a direkt transfer geldim ve çok net ifade edeyim ki, yüksek bir aidiyet hissediyorum. Şu da kulüplerin genel olarak kiralık futbolculara bakış açısı da farklı olabiliyor. İşler yolunda gitmediğinde kendi futbolcularını ön plana atıyorlar ve sen de ister istemez mental olarak düşüyorsun. İnşallah bu sezon kariyerimdeki zirvelerden birini yaşamak istiyorum ve buna da göre de çalışıyorum. 

KOCAELİSPOR FORMASINI SÜPER LİG’DE DE GİYMEK İSTİYORUM

Geçmişte hedeflerim çok uçtu ama zaman ilerledikçe birçok şeyi öğrendim. Mesela hedefini çok yüksekte belirlememem gerektiğini anladım. Adım adım yürümen lazım. 2 yıllığına Kocaelispor’un futbolcusuyum ve önceliğim Kocaelispor’u Süper Lig’e çıkarıp bu formayı Süper Lig’de de giymek istiyorum. İlk ulaşmam gereken hedef bu ve bunun olması için elimden gelenin en iyisini yapacağım. 

MÜZİK DİNLEMEYİ ÇOK SEVERİM

Bu sezon 9 numarayı istiyorum. 99’u da istiyorum. Okan ağabey benden büyük ve benden önce de buradaydı. 9’u giymek isterse giyer, ben de 99’u giyerim. Müzik dinlemeyi çok seviyorum. Biraz da DJ’lik yapmaya çalışıyorum. Müzik kabinim var ve orada ufak tefek amatörce DJ denemeleri yapıyorum. Günün 24 saati müzik dinleyebilirim. Uyanır uyanmaz müziği açarım. Herhangi öne çıkardığım bir sanatçı yok. Türkü de dinlerim, yabancı da dinlerim, yeter ki melodi olsun.

İLK ARAYAN KULÜP KOCAELİSPOR’DU

Kocaelispor’u uzun uzun anlatmaya hiç gerek yok. Büyük bir camia olduğunu herkes biliyor. Bu büyük bir etken. Bandırmaspor’da sezon bittiğinde beni ilk araya kulüp Kocaelispor’du. Engin başkanımız “Düşünür müsün” dedi “Gurur duyarım” dedim. Ertuğrul hocamızın anlaştığını okudum. Samsun’da beraber çalışmıştım. Kendisi de aradı ve planlarında olduğumu belirtti. İkisi bir araya gelince reddedemeyeceğim bir durum söz konusu oldu. İyi ki Kocaelispor’u tercih etmişim. Çok da mutluyum. 

SOSYAL MEDYAYA ÇOK BAKMAYI TERCİH ETMİYORUM

Samsunspor gibi Adana Demirspor gibi büyük camialarda oynadım. Baskının ne olduğunu ve nasıl yönetilmesi gerektiğini öğrendim. Sosyal medyaya çok fazla bakmayı tercih etmiyorum. Genel manada mesajları takip ediyorum ama detaya girip yoğunlaşmıyorum. Çok iyi ya da çok olumsuz mesajlar olsa bile bunlara takılı kalmamam lazım diyorum. Çünkü bizim işimizde fiziksel yeterliliğin yanında mental yeterlilik de kıymetli. 

ODA ARKADAŞIM ONUR ATASAYAR

Şu anki ortamdan çok memnunum. Genç ve yetenekli futbolcularımızın sayısı da fazla. Önceden Samsunspor’da beraber oynadığım kaptan Yalçın ağabey var. Onur Atasayar ile eskiye dayanan bir arkadaşlığım var. Genç milli takımlarda birlikteydik. Kocaelispor’daki oda arkadaşım da Onur’dur. Futbol küçük camia ve farklı güzelliklere ya da olumsuzlara denk gelebiliyorsun. Önemli olan iyi insan olabilmek ve bu yönünle de akıllarda kalabilmek. İnşallah Kocaelispor’da iz bırakan futbolculardan birisi de ben olurum 

TEMPOMA GÜVENİYORUM

Kendimi tipik bir 9 numara olarak tanımlayabilirim. Duran toplara iyi vurduğumu düşünüyorum ancak hareketli toplarda da yani gol vuruşlarında da fena değilim. Hava hakimiyetim ve tempoma da güveniyorum. Belçika’ya gittiğimde oradaki antrenörlerim de şaşırdı. Bir Türk futbolcunun yurt dışında temposu karşısına çıkıyordu. Benim bu zorluğu yaşamamamın nedeni Gençlebirliği’nde aldığım alt yapıydı. 

TUNCAY MARANCI VE YÜCEL KOÇAK HOCALARIMA TEŞEKKÜR EDERİM

Gençlerbirliği’nde özellikle iki hocamın ismini vermek istiyorum. Tuncay Marancı ve Yücel Koçak hocalarıma sizlerin aracılığı ile teşekkür ederim. Kesinlikle hak ettikleri yerde değiller. Benim ile özel olarak ilgilendiler, bu günlere gelmemde çok emekleri var. 28 yaşıma geldim, bazı şeyleri küçük yaşlarda vücuda ve beynine entegre edince ilerleyen süreçte daha rahat ediyorsun. İşte ben bu hocalarımın verdiği alt yapı ile Atabey oldum. İnşallah uzun yıllar üst kademelerde kendilerini görürüm.

BENİM DE İHTİYACIM VAR

Dediğim gibi 28 yaşımdayım ve bir futbolcunun zirve dönemlerini geçireceği zamandayız. Benim bu sezon Kocaelispor’a çok önemli katkılar sağlamam lazım. Çünkü benim de kariyer sezonuna ihtiyacım var. Tabii ki gollü sezonlarım oldu ancak bu sezon benim çok daha önemli. İnşallah beraber yükseliriz. Daha da ileriye gideyim… Avrupa neden olmasın?

CEVABIMI SAHADA VERİYORUM

Gol sevinçlerimi çok abartan birisi değilim. Hayatta unutamadığım travmalarım var. Kısacası futbol kariyerimde, özellikle küçük yaşlardı haksızlıklar yaşadığım dönemler oldu. Kulüpleri ve camiaları öne çıkarmak istemiyorum ve kişiler üzerinden de hiçbir camiayı karşıma alacak değilim. Futbol dinamik ve değişken bir oyun. Beni üzenlere, bana travma yaşatanlara en büyük cevabı her zaman sahada vermeye gayret ediyorum. 

18 YAŞIMDAYKEN MANCHESTER CİTY’E GİDEBİLİRDİM

Milli takımda iyi performans sergiliyordum. 18 yaşımdayken Manchester City’den istediler. Gençlerbirliği’nde profesyonel de değildim, istesem gidebilirdim. Beni zaman zaman çok üzse de bizi biz yapan az önce bahsettiğim hocalarım ve Gençlerbirliği alt yapısıdır. Kariyerimde unutamadığım iki sezon var. Birisi Bandırma, diğeri de Belçika Westerloo sezonları. Özellikle Belçika… 

İNATLA AYAKTA DURMAK ZORUNDAYDIM

Belçika’daki sezon benim için çok farklıydı. Pandemi dönemiydi. Baya zorluk çektim. 10 gün otelde karantinaya girdim ve kulübün attığı programı otelde uyguladım. İlk kez yurt dışına çıkmışım, dil yok, ev yok, araba yok ve yanımda kimsecikler de yok. Gizli saklı otelin yanındaki ormanlık alanda saklana saklana koştum. “Ben burada yapamayacağım her halde” dedim. Ancak ayakta durmak ve inatla direnmek zorundaydım. 

DIŞARIDAN ÖYLE GÖRÜLEBİLİR 

Antrenmanlara katılmak için bile 10 farklı testten geçiyorsun. Testi geçemezsen bir daha teste sokuyorlar. Dikkat edin, bunu sadece antrenmana çıkmak için yapıyorlar. Fiziksel olarak takımda eşdeğersen seni antrenmanlara katıyorlar. Türkiye’de alışık olmadığımız bir durum bu. Dışarıdan Westerloo için “Belçika’nın orta düzey bir takımı” denilebilir. Ancak böyle değil. İçerisi bambaşka. 

HALI SAHA MAÇINA GİDER GİBİSİNİZ

Yurt dışında futbolcuların istirahat edeceği tesis kültürü yok. Zeminler, antrenman sahaları çok iyi ancak futbolcuları tesis içinde çok tutmuyorlar. Antrenmanını yaptın mı, hemen git. Hatta yemeğini bile evinde ye. Maç günleri sanki 8-9 halı sahaya gider gibi stada gidiyorsun. Bu beni olumlu yönde etkiledi. Westerloo’da lig ve kupada toplam 15 gol attım, 7 de asist yaptım. 

İTİRAZ BİLE EDEMİYORSUN

Genel olarak bakıldığında iyi bir sezon geçirdim ve ertesi sezon Süper Lig’e, Başakşehir’e transfer yaptım. Belçika’da maçlar çok tempolu, topun oyunda kalma süresi hayli fazlaydı. Mesela bir pozisyonda hakeme itiraz ediyorum, etrafıma bakıyorum benden başka kimse yok. Ancak burada farklı. Hemen hakemin etrafını kapatabiliyorsun. (Gülüyoruz) 

UNUTAMADIKLARIM

Ümraniyespor’da oynarken kupa çeyrek finalinde Trabzon’u elemiştik. 90+8’de orta sahadan getirdiğim topu gole çevirdim. O gol çok değerliydi. Çünkü 1. Lig’de olmasına rağmen Ümraniye tarihinde bir ilk gerçeklemiş, Türkiye Kupası’nda yarı finale çıkmıştı. Yarı finalde Akhisar’a elendik. O sezon da Süper Lig’e Denizli ve Gençlerbirliği direkt yükselmişti. Bir de 2. Lig’deyken Samsunspor forması ile çekiştiğimiz Manisa maçının ikinci yarısında oyuna girdim ve 2-0’ken skoru 2-2’ye getiren golleri attım. Bu goller de değerliydi. Hem kendimi gösterdim hem de Manisa’nın farkı açmamasına engel oldum.

SAMSUNSPOR’DA ŞAMPİYON OLDUK, AMA?

Pandemi döneminde Samsunspor’da şampiyon olduk ancak dünyadaki genel şartlar nedeniyle şampiyonluğu kutlayamamıştık. Mesela bu konu içimde her ukde kalmıştır. Ertuğrul hocamız buradayken yaptığı toplantıda “Kimler daha önce şampiyon oldu?” diye sordu. Elimi kaldırdım ve Ertuğrul hoca ile göz göze gelip tebessüm ettik. O da şampiyon takımın hocasıydı ve o da biz futbolcular gibi kutlama şansına sahip olamadı. Zaman zaman bilgisayardan şampiyonluk maçlarını izliyorum ancak kutlamaları izlemek içime sinmiyor. İnşallah Kocaelispor gibi büyük bir camiada şampiyon olur, doyasıya şampiyonluğu yaşarız. 

KADIN VOLEYBOLCULARIMIZIN ŞAMPİYONLUĞU BENİ ÇOK ETKİLEDİ

Futbol dışında tenise ilgim var. Son Wimbledon’da Djokovic’i tuttum ancak Alcaras da gerçekten hak etti. Babam da bilardoyu çok sever. Hatta eve masa bile koymuştur. Sporda uluslar arası alanda başarılı olunca çok mutlu oluyorum. A Milli Kadın Voleybol takımımızın dünya şampiyonluğu beni çok etkilemiştir. Şu an dünyada 1 numaralar. Demek ki sistemli bir şekilde bir işe girişiyorsan ve doğru insanları doğru yerlerde tutuyorsan başarı da geliyor. Yoksa bu ülkenin genetik yapısı birçok spor branşında dünyada söz sahibi olabilecek nitelikte. Kadınlarımızı buradan da yürekten kutluyorum. 

NEDEN OLMUYOR FİKRİM YOK

Süper Lig ile 1. Lig arasında uçurum olduğunu düşünmüyorum. Futbolcular arasında küçük kalite farkları olduğu kanaatindeyim. 3 ve 2. ligler daha çok mücadeleye yönelik ligler. Bir de genel olarak ülkede zemin sorunu var. Özellikle alt liglerde. Neden olmuyor hiçbir fikrim yok. Bizim alanımız burası ve bu yeşil zemin üzerinde on binlerce, yüz binlerce insan ekmek yiyor. Sen istediğin kadar kaliteli ya da yetenekli ol ancak zemin iyi değilse sınırlanıyorsun. 

1. LİG SÜPER LİG’E GÖRE DAHA ÇETİN GEÇECEK 

1. Lig’den takımlar genelde birbirine denk oluyor. O gün daha çok isteyen, konsantre olan, mücadele eden takımlar skora daha yakın oluyor. Bence bu sezon 1. Lig, Süper Lig’e göre çok daha çetin geçecek. Her takım sezon başı şampiyonluğa oynamak için kuruluyor ancak gerçek anlamda fotoğraf 10. haftadan sonra kendisini göstermeye başlıyor. Bir de ben fikstür avantajına da inanmıyorum.  

BU LİGDE HİÇ BİR RAKİBİNİ KÜÇÜK GÖREMEZSİN  

Hiçbir rakibini küçümsemeyeceksin yoksa bu ligde ummadığın anda iş kazası geçirebilirsin. Rüzgarı almak da önemli. Birkaç maç iyi gittiğinde rakiplerin de kırılmaya başlıyor. Yeter ki iyi hazırlan ve iyi konsantre ol… Stadımız güzel, taraftarımız güzel, camiamız büyük, haliyle rakipler bize ekstra konsantre olacak. Bunun da farkında olarak hareket etmeliyiz. Özellikle sahamızdaki maçlarda kazanmaktan başka hiçbir şeyi düşünmemeliyiz. 

ARTIK YEMEK SEÇMİYORUM

Normalde yemek seçerdim ancak Belçika’ya gittikten sonra yemek seçmeyi unuttum. Çünkü çok farklı bir yemek kültürleri var. Ağız tatlarının çok iyi olduğunu düşünmüyorum. En sevdikleri yemek Türk kebabı ve döner. Bildiğimiz lezzeti önlerine biz koymuşuz. Eskiden kuru fasulye ve patlıcan yemezdim, şimdi en sevdiğim nimetler oldu. Annem sağ olsun, ne yapsa yerim. 

TEK KELİME İLE YETENEK

Arda Güler… Real Madrid çok doğru bir transfer yaptı. O’nu tek kelime ile anlatabilirim… Yetenek… Milyonda bir insanda olan farklı bir meziyete sahip. Dünya’nın iki büyük takımını kafa kafaya getirdi. Ve henüz 17 yaşında… Tarif etmekte zorlanıyorum… Arda kardeşimi öne çıkaracak husus yeteneğinin dışında duruşu olacak. Gözlemlediğim kadarı ile bu konuda da ciddi bir mesafe kat etti. Konuşması, duruşu ve tarzı onu gerçek manada bir yıldız yapacaktır. Buna adım kadar inanıyorum. Türk futbolu ve Türk genci açısından muhteşem bir vitrin. Allah yolunu bahtını açık etsin. Kendisini keyif ve heyecanla takip edeceğim.

GENÇLERİMİZE AĞABEYLİK YAPACAĞIZ

Bizim takımda da çok yetenekli kardeşlerim var. Bir kere çok saygılılar. Nerede ne konuşacaklarını ne yapacaklarını biliyorlar. Bizim de amacımız gençlerimize ağabeylik yapmak. Biz de bu yollardan geçtik. Saha içinde onlara bağırıp onları strese sokmaktansa daha güzel bir dille eksiklerini anlatmalıyız. Daha yolun başındalar ve küçük bir şeyden etkilenebiliyorlar. Sadece saha içi değil, saha dışında da büyüklüğümüzü göstermeliyiz. Neticesinde hayat deneyimleri fazla yok ve hataya müsaitler. 

PERSONELİMİZ MÜKEMMEL

Afyon şartlarına göre otel ve saha şartlarımız iyiydi. Zemin de fena değildi. Yenilendiği için biraz sert geldi. Tek sıkıntı sahalarda sinek biraz fazlaydı. Onun dışında problem yoktu. İyi çalıştık. Allah var hocamız güzel yüklendi. Bu da gayet normal çünkü bizi bu antrenmanlar götürecek. Kulübümüzün personeli de müthiş insanlar. Bana çok samimi yaklaştılar, kendi evimde gibi hissettim. 

HEP BİRLİKTE KUTLAYACAĞIZ

Sıradan gelecek ama zor ve uzun bir yola çıkıyoruz. Bizim bu yoldaki en büyük destekçimiz taraftarımız olacak. Tabii ki eleştiri yapacaklar, tepki gösterecekler ancak ilk dakikadan son dakikaya kadar desteklerini kesmemeliler. Biz futbolcular olarak bu formaya, armaya layık olmak için var gücümüzle mücadele edeceğiz ve şampiyonluğu inşallah şehir olarak hep birlikte kutlayacağız.