Nöbetçi Eczaneler
Gelin size bir hikaye anlatayım.
Geçmiş dönem, kaza adı verilen yerleşim yerlerine, belirli bir süreliğine atanan mülki idare amire “Beylerbeyi” denirdi. Bugün ise karşılığı “Vali” olarak ifade ediliyor.
*
Hikaye bu ya dönemin birinde bir kazaya bir “Beylerbeyi” atanmış…
4 yıl atandığı yerde görev yapan Beylerbeyi, güzel işlere imza atmış,
Çalışmış,
Hatası, doğrusu ile dört yılsonunda geride memlekete güzel eserler kazandırmış.
Şehir de “Payitaht’ın Beylerbeyinin görev yeri değiştirilecek” dedikoduları konuşulmaya başlanınca, süreç ne olacak diye merek edilirken, iki kişi harekete geçmiş…
*
Birisi şehrin Şehremini, diğeri ise Meclis-i Mebusanlarındanmış.
Hikaye bu ya Meclis-i Mebus şöyle diyordu;
“Rahat olun ben Payitaht’tan önemli isimlerle görüştüm. Beylerbeyi’nin görev süresi 1 yıl daha uzatılacak”
Şehremini boş durur mu?
“İyi olmuş. Bende bazı hükûmet nazırları ile görüştüm sorun yok. Beylerbeyinin görev süresi 1 yıl uzatılacak”
Tabi bu emin cümleleri kuran Şehremini ile Meclis-i Mebus çevresine Payitaht’ta ne kadar güçlü olduklarını da göstermiş oluyorlardı.
*
Hikaye bu ya,
Bir de aynı kazada iki Meclis-i Mebus ise şehrin Beylerbeyi’nin yerinin değiştirileceğini düşünüyormuş,
Biri demiş ki; “Ben daha önce bu kazada, subaşı olarak görev yaptım. Şimdi aynı yerde Meclis-i Mebusan olunca bazı yerlerde farklı düşünebiliyoruz, olmuyor” diyerek durumu anlatmaya çalışmış.
İkinci Meclis-i Mebus ise Payitaht’a şehir adına yeni bir Beylerbeyi ile değişim ve yenilenme talebini iletmiş.
*
Tabi iki farklı görüş,
İki farklı düşünce olunca…
Başlamış herkes merak etmeye,
Kimin dediği olacak?
Yani Payitaht’ta kim daha etkili diye ahali konuşmaya başlamış…
*
Fazla değil bir hafta geçmiş,
Payitaht, Beylerbeylerinin yeni görev kazalarını açıklamış…
Bizim Beylerbeyi ise emeklerinin karşılığını alarak yeni bir kazaya görevlendirilmiş…
Ancak Beylerbeyinin görev süresinin 1 yıl uzamasını bekleyen Şehremini ile Meclis-i Mebusun isteği yerine getirilmemiş…
Onların yerine Beylerbeyinin görev yerinin değişmesini isteyen iki Meclis-i Mebusun talebi gerçek olmuş.
*
Ahali durur mu?
Başlamışlar dilden dile,
Sokaktan sokağa kazada güç dengesini konuşmaya.
Ne diyorlarmış?
Hani bizim “Şehremini ile Meclis-i Mebus, Payitaht’ta çok güçlüydü”
YORUMLAR