Çevre Örgütlerinden Anagold’a suç duyurusu!

Erzincan İliç'teki Anagold Çöpler Altın Madeni'nde meydana gelen liç alanının kayması nedeniyle toprak altında kalan dokuz işçiye ulaşılamaması, bölgedeki ailelerin bekleyişini endişeyle sürdürüyor. Olay, çevresel risklerin yanı sıra iş güvenliği konularında da ciddi soru işaretleri yaratırken, uzmanlar bölgede canlı yaşamını olumsuz etkileyebilecek ciddi çevresel risklere dikkat çekiyor. Kocaeli Ekoloji örgütlerinin çağrısı ile bir araya gelen çevreciler bugün Kocaeli Adliyesine giderek suç duyurusunda bulundu.

“İHMAL SUÇU DEĞİL KASITLI FİİLDİR”

Açıklamayı yapan grup adına Melis Tantan gerçekleştirdi. Tantan konuşmasında, “İliç’te ekokırım suçu işlenmiştir. Yaptığımız suç duyurusu ile İliç’te yaşanan, telafisi mümkün olmayan ağır doğa tahribatının, bir çevre felaketi değil “ekokırım suçu” olduğunu vurgulamak isteriz. Ekokırım, doğanın katledilmesi, gelecek kuşakları da etkileyecek şekilde, ağır ve telafisi mümkün olmayan doğa tahribatı, yani ekolojik yıkımdır. Böylesi büyük ölçekte doğa tahribatına sebep olan “kasıtlı fiiller” ise ekokırım suçudur. Bu bağlamda, İliç’te yaşananlar kesinlikle “ihmal suçu” değildir. Öngörüldüğü, uyarıldığı, ölçümlendiği, verileri sunulduğu halde, sonucu bilinerek yapılan bu kasıtlı fiiler, ihmal edildi denilerek geçiştirilemez veya örtbas edilemez.

“İNSAN ELİYLE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ”

Su döngüsü marifetiyle, Fırat Havzası’nın tamamına yayılmasına uzmanlar tarafından kesin gözüyle bakılan bu “sınır ötesi doğa tahribatı”, yani ekolojik yıkım, hava küre, yer küre ve su küreyi, çok ağır ve geniş ölçekte kirletmiş, gelecek kuşakların sağlıklı bir çevrede yaşam hakkını ellerinden almıştır. Başka bir deyişle, İliç altın madeninden yayılan tehlikeli atıklar, hem coğrafi bakımdan sınır ötesine taşan, hem de o coğrafyada yaşayan tüm canlılığı tehdit eden, “devasa ölçekli bir suç mahalli” haline insan eliyle dönüştürülmüştür.

“SUÇLULARIN TESPİT EDİLMESİNİ İSTİYORUZ”

Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş, yöneticileri ve çalışanları ile gereken idari önlemleri almayan, denetim yapmayan olaya yol açan izin ve ruhsatları veren kamu görevlilerinin tespit edilmesini, yapılacak soruşturma sonucunda, tespit edilen şüphelilerin atılı suçlardan cezalandırılmaları, şüpheli şirkete verilen tüm izinlerin TCK madde 60 gereğince iptali istemli olarak kamu davası açılmasını talep etmekteyiz” ifadelerini kullandı.