İzmit’te Kobani açıklaması! CHP’li Gençtürk: Demirtaş’ın değil Cumhuriyet’in yarası

Kamuoyunda "Kobani" veya "6-8 Ekim olayları" olarak bilinen, 2014 yılında yaşanan protesto ve şiddet olaylarıyla ilgili 18'i tutuklu olmak üzere toplam 108 kişinin yargılandığı davada mahkeme, eski HDP'nin eş genel başkanlarına ağır hapis cezaları verdi. Eski HDP'nin eş genel başkanlarından Selahattin Demirtaş çeşitli suçlardan 42 yıl; Figen Yüksekdağ ise 30 yıl 3 ay hapis cezası aldı. Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'e ise "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 10 yıl hapis cezası verildi

ORTAK AÇIKLAMA YAPTILAR

Kobani davasında kararın çıkması sonrası Kocaeli’de siyasi partilerin il başkanlıkları bir araya gelerek duruma tepki gösterdi. DEM Parti, EMEP, SOL Parti, TİP ve Kaldıraç’ın ortak açıklamasında CHP’li isimler de katıldı. Açıklamada Eski Avrupa Birliği Bakanı Ali Haydar Konca, DEM Parti İl Başkanı Nuri Tan, EMEP Genel Başkan Yardımcısı Arzu Erkan, EMEP İl Başkanı İlhami Şahbaz, Sol Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen, Sol Parti İl Başkanı Hicran Turan, CHP İzmit Belediyesi Grup Başkan Vekili Nazım Gençtürk, CHP eski İl Başkanı Keramettin Gençtürk ve vatandaşlar katıldı. CHP İzmit Belediyesi Grup Başkan Vekili Nazım Gençtürk de konuşma yaptı. Ortak açıklamayı partiler adına DEM Parti İl Başkanı Nuri Tan gerçekleştirdi.

“DEMOKRASİ FIRSATI YOK EDİLMİŞTİR”

Ortak açıklamada, “Bu dava gizli tanıklarla, zorlama yorumlarla hazırlanan ve siyasi erkin karar verdiği bir kumpas davasıdır. Türkiye'nin en büyük siyasi kumpas davasının sonuna geldik. Bu bir hukuk davası değildir. Bugün normalleşmeden bahsedenler, yumuşamadan bahsedenler için Kobani Kumpas Davası bir milat. Kobani Davası Saray'ın eliyle yazılmış bir senaryodur. Kobanî Davası tam bir kumpas davasıdır. Saray'ın yargı eliyle yazılmış olan bir senaryodur. Demokrasi adına Türkiye tarihinde büyük bir şans olabilecek bir fırsat iktidar tarafından yok edilmiştir. Türkiye'de demokratikleşme için bir yol ayrımıdır. Bugün AİHM'nin verdiği kararı uygulamayan bir yargı var. Bu karar uygulanmış olsaydı, Kobanî Kumpas Davasından yargılanan bütün arkadaşlarımız serbest olacaktı.

“IŞİD’İ BESLEYEN KARAR”

Tam bir düzmece olan ve IŞİD'i esasen besleyen Kobanî Kumpas Davasında verilen karar aynı zamanda şu anlama gelmektedir. Türkiye'de ve Ortadoğu'da IŞİD ve benzeri örgütlerin önü açılmıştır. Tüm bunlara rağmen Kobanî ve Gezi'yi sahiplenmek bu kumpas davasını boşa çıkaracağı gibi, toplumun vicdanında açılan yarayı da iyileştirecek ve demokrasiye hizmet edecektir. Tüm kumpas davalarının önünü almak için, demokrasi güçlerini, vicdan sahibi çevreleri ve halklarımızı dayanışmaya çağırıyoruz” ifadeleri kullanıldı.

“YARALANAN BİRKAÇ TUTUKLU DEĞİL”

CHP’li Mehmet Nazım Gençtürk ise yaptığı konuşmada, “Hukuksuz, usulsüz, vicdanları yaralayan bir yargılama. Biz bu usulsüz ve hukuksuz yargılamaları ilk defa görmüyoruz. Ergenekon'da da gördük. Balyoz'da da gördük. Gezi davalarında da gördük. Bugün Kobene'de görüyoruz. Mağdurlar değişiyor ama siyasi erk hukuksuzluğunu, vicdansızlığını yargılama üstündeki hegomanyasını devam ettiriyor. Sanılmasın ki bugün bu hukuksuzluğun, bu usulsüzlüğün sonucunda yaralanan birkaç Tutuklu hükümlü değil.

“BU KARAR CUMHURİYETİN YARASI”

Demirtaş kanadı sanmasınlar. Bu karar Türkiye'nin yarası. Bütün insanlığın yarası. Cumhuriyetin yarası. Adalet, özgürlük, eşitlik, demokrasi isteyen herkesin yarasıdır. Demirtaş'ı kanattan yara. Yarın seni, beni kanatmayacak sanmasın. Siyaset değişmiyor. Yargılamanın üstündeki bu siyasi baskı kalkmadığı müddetçe daha acil, daha eşit, daha aydınlık bir yarın, hiçbirimiz için mümkün değil. Burada bir hukuksuzluk var. Burada usulsüzlük var. Bu yargılamalar birkaç kişinin dudağı arasından çıkan talimatlarla yapılmış yargılamalar. Sonuçları da böyle verilmiş yargılamalardır. Bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak sürecin takipçisi olmaya, dayanışmayı büyütmeye devam edeceğiz.

“BİZE SÖKMEYECEK”

EMEP İl Başkanı İlhami Şahbaz yaptığı konuşmada, "Kobani Davası, mahkemelerin ne kadar bağımsız olduğunu gösterdi. Davanın sonucunun 31 Mart Yerel Seçimleri'nn sonrasına bırakılması tesadüf değil. Bu dava hukuki bir dava değil. Sorunumuz ortak. Kobani meselesi artık herkesin meselesidir. Normalleşmeden bahsedenler bunu unutmamalıdır. Safları sıklaştıracağız. Gelecek için bunu yapmalıyız. Kobani davalarınız, Gezi davalarınız bize sökmeyecektir" dedi.

“BARIŞ UMUDUNA DARBE VURDUKLARINI DÜŞÜNÜYORLAR”

Sol Parti Başkanları Kurulu Üyesi Önder İşleyen ise, “Kobane Davası başlangıcından bugüne kadar tek her bir anında, tek bir satırında adaletin ve hukukun zerresinin bulunmadığı bir dava. Siyasi iktidar tarafından verilmiş bu karar bize gösterdi ki hayatla ölüm nasıl uzlaşmazsa özgürlük talebiyle baskı ve zulümle uzlaşmazdır. Bu kararla birlikte kendi kirli, karanlık iktidarlarını sürdürmek için ülkenin barış umuduna, kardeş umuduna bir darbe daha vurduklarını düşünüyorlar. Ama sevgili arkadaşlar önümüzde bu düğümü çözecek, bu çelişkiyi çözecek bir süreç var. Özgürlük, bu zulmü kazanarak, bu zulmü yenerek kazanılacak.

“GELECEĞİ KURACAK OLANLAR DİRENENLER OLACAKTIR”

Kürt'üyle, Türk'üyle, Alevi'siyle, Sünni'siyle tüm ezilenler olarak, emekçiler olarak, barıştan yana, eşitlikten, adaletten yana olan insanlar olarak bu ülkenin tepesine çökmüş bu karanlığı söküp atmamıza az kaldı. Bu iktidar yenilmeye, yıkılmaya mahkumdur. Bu ülkenin geleceğini kuracak olanlar, içeride olsun, dışarıda olsun, bu zulme boyu eğmeyenler. Teslim olmayanlar, direnenler olacaktır” şeklinde konuştu.