Kandıralılar bir kez daha ‘hayır’ dedi! Adem Arı: Bizi izlemeye devam edin

Kandıralılar, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin Kandıra’ya yapmayı planladığı çöp tesisine karşı bugün Sabri Yalım Parkı’nda eylem gerçekleştirdi. Kandıra Kültür ve Çevre Derneği (KANÇED) Yönetim Kurulu Başkanı Adem Arı açıklamasıyla bölge halkı bir kez daha projeye “hayır” dedi.

Kocaeli Haber - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Kandıra Akçakese ve Pirceler Mahallesi’ne yapılması planlanan çöp depolama alanı nedeniyle bölgede ağaçların kesileceğini ve su kaynaklarının yok edileceğini duyan Kandıralılar ayaklandı. Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci devam eden projeye karşı sonuna kadar mücadele edeceklerini söyleyen yüzlerce vatandaş, alana giderek basın açıklaması gerçekleştirdi.

“KANDIRALI BURADA TAHİR BAŞKAN NEREDE?”

Hep bir ağızdan haykıran Kandıralılar programda; “Kandıra yeşildir, yeşil kalacak, Kandıralı burada Tahir Başkan nerede?, Akçakese suları milli servettir” şeklinde sloganlar atarak tepki gösterdi.

“ANLAYANA SİVRİ SİNEK SAZ...”

Kandıra Kültür ve Çevre Derneği (KANÇED) Yönetim Kurulu Başkanı Adem Arı yaptığı açıklamada, “ Kandıra’ya yapılması düşünülen Atık Bertaraf ve Düzenli Depolama Tesisine karşı duruşumuzda bugüne gelindi. Sarıhocalar Kavşağı, Kandıra derken bu meydanda sesimizi duyurmak için toplandık. Proje sahibi araçları siyah plaka olan bir kurum olsa da projenin yerinin yanlış belirlendiğini söyledik, haykırdık, yazdık. Direnişimizi diri tutmak için bugün siz değerli özgür basınımız aracılığı ile sesimizi bir kere daha haykıralım istedik. Duymayan kalmasın, duyana hatırlatma olsun dedik. Derler anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna az.

“CUMHURBAŞKANIMIZ ‘SUYA NAKŞETTİK’ DİYOR”

Bizim için tesis sadece Kandıralının, tesis etrafındaki köylerin meselesi değildir. Ülkemizin beka sorunu sularımızdır, ormanımızdır. Ne diyor önceki hafta kendisini canlı canlı dinlemek için salona girişimizin engellendiği sayın Cumhurbaşkanımız; “Temiz suya erişim bir beka meselesidir. Öyle ki tarih boyunca kurduğumuz medeniyet bahçelerini suyla yeşerttik. Evlerimizi, şehirlerimizi, meydanlarımızı suyun bereketiyle şenlendirdik. Camilerimizi, sokaklarımızı, caddelerimizi suyollarıyla, çeşmelerle,şadırvanlarla donattık. Bahçelerimizi su kanallarıyla, havuzlarla, fevvarelerle süsledik. Su yollarının bakım ve inşasının yanında halka ücretsiz su dağıtmak için su vakıfları kurduk. Bunun da ötesine geçerek, millet olarak aşkımızı, tutkumuzu, sevdamızı suyla anlattık, suya nakşettik.”

“DEMOKRASİ KORKUNUZ DEĞİL MİYDİ?”

Bu topluluğu iyi resmedin iyi haber yapın. Bu topluluk tarihe geçecek. Kandıra Ak Parti İlçe Kongresinde Tahir Başkan bir hanım arkadaşımıza “bilimsel verilerle gelin” demişti. Biz ÇED Başvuru Dosyası yayınlanalı beri üç boyutlu savaş veriyoruz: Sosyal, bilimsel, hukuksal boyut; İşte sosyal boyut. Hani Tahir başkan Kandıra’da aynı hanım arkadaşımıza “Sizi benim karşımda konuşturan demokrasi”demişti ya. Kendisine sormak istiyoruz; “Dilovası’ndan sizi seçim öncesi vazgeçiren demokrasi korkunuz değil miydi?” ÇED’i çıkmış temeli atılmış Umuttepe’den Milletvekili Hülagü’nün sadece “Üniversite önünden geçecek çöp arabaları” vurgusu ile vazgeçmeniz demokrasi korkunuzdan değil miydi? Hangisinden bilimsel kaygılarla vazgeçtiniz?

“YERALTI SU KAYNAKLARI VAR”

Dilovası için üniversite hocalarının; ‘Burada yeraltı su kaynakları var’ sözünü dinlediniz teşekkür ediyoruz. Biz sizin karşınıza bilimle geliyoruz siz siyasetle geliyorsunuz. Bilim kurulumuzu oluşturduk. Çalıştık dosyalar, raporlar hazırladık. Çalıştay düzenliyoruz. Tahir Başkan sizi sularımızı gözlemlemeye davet ediyoruz. Gördük ki sularımızı, ormanımızı, arazimizi gözlemleyen her sağduyu sahibi buraya kesinlikle çöp tesisi yapılmamalı” dedi.

“YA NE YAPACAKTIK? SEYİRCİ Mİ KALACAKTIK?”

Biz dernek değil bir halk akademisi, halk enstitüsü kurmuşuz. Gelin gözlemleyin sularımızı, gelin gözlemleyin Kandıralıları her biri davasının gönül neferi olmuş. Hakkı savunan, kutsal sularımızı savunan Alperenler olmuş. Ata vatanımızda tarlalarımızla, arsalarımızla uğraştınız. Ya ne yapacaktık? Ata toprağımızın dedemin her santiminde çarık izlerinin olduğu, nasır tutmuş kınalı elleriyle keten yolan anamın tarlasının, anamın Tekeşinlerden Erikli’ye gelirken kana kana içtiği pınarlarımızın cansuyumuzun kirletilmesine seyirci mi kalacaktık?

“BURASI DEĞİRMEN ÇEVİRDİĞİMİZ SULAR”

Burası Orhan Gazi’nin Kandıra’nın fethi sonrası İzmit’i fethe giderken otağ kurduğu yer. Ordu ayrılırken bu güzel suyun etrafına hastalar, pirler yerleşsin” dediği yer. Burası Çaltepesi, burası Balaban, burası Ilkan, burası elinde orağı, çapası, tırpanı ile soğuk ayranını yudumladığı o ağacın altı. Burası unumuzu öğüttüğümüz değirmen çevirdiğimiz sular.

“DEDEMİN KORUYUN DEDİĞİ TOPRAKLAR”

Bu giydiğimiz hırkanın yününü veren koyunlarımızın su içtiği pınarlar. Burası Cumhurbaşkanımızın deyimiyle kültür kodlarımızı taşa, ağaca, suya nakş ettiğimiz topraklar. Burası Çanakkale’de şehit dedemin koruyun diye bıraktığı topraklar. Bizi yönlendirenlerden söz etmiş Büyükşehir Belediyemizin bürokratları, sonrasında dernek başkanının kişisel bilgilerini sarı basın kartı sahibi gazeteciyle paylaşmışlar. Bizi yönlendirenler kim? “Gelsin bana komşu olsunlar” diyen Şerife teyzem, “Abdest alacak su bırakmadınız” diyen Fatma Ablam, “Yürüyelim evlatlarım en önünüzde ben olacağım” diyen 93 yaşında Mustafa Dedem, “O gazete önünde tek başıma eylem yapacağım” diyen Hatice yengem...

“ÜÇ BOYUTLU FİLM ÇEKİYORUZ”

Profesöründen bir kelime duyduk onu araştırdık. Sizin ne menem projeleriniz olduğunu gördük. Burada toplananların her biri bize ufuk oldu, yol gösterdi,yoldaş oldu. Değerli basın mensupları; Biz sosyal, hukuksal ve bilimsel boyutlarıyla üç boyutlu bir film çekiyoruz. Senaristi de yönetmeni de işte karşınızda gördüğünüz bu insanlar. Bizi izlemeye devam edin” dedi.

Adem Arı KANÇED Kandıra
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber