Kocaeli’de çocuklar teneffüse çıkamıyor! Kantin kira zam oranları herkesi yaktı

Okul Aile Birliği Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle ortaya çıkan zam fiyatları hem öğrencileri hem de kantincileri doğrudan etkiliyor. Bu durumu Kocaeli Kantin İşletmecileri Başkanı Aykut Sunar’la konuştuk.

Kocaeli’de çocuklar teneffüse çıkamıyor! Kantin kira zam oranları herkesi yaktı

Tüm Türkiye’de 2024-2025 eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte ortaya çıkan sorunlar kamuoyunda tartışılmaya devam ediyor. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda ortaya çıkan temizlik sorunu, atanamayan öğretmenler, eğitim kalitesi derken bir de ekonomik krizin derinleşmesi sonrasında okul kantincileri de bu halkaya dahil oldu. Okul kantincileri yeni yönetmelikle birlikte 5 yılda bir kira güncelleyecekler fakat ortaya çıkan ve devletin belirlediği zam oranları hem işletmecileri hem de öğrencileri derinden etkiliyor. Yeni durumu Türkiye Kantin İşletmecileri Esnaf Federasyonu Başkan Yardımcısı ve Kocaeli Kantin İşletmecileri Başkanı Aykut Sunar’la konuştuk.

EN YAKICI SORUN: KİRA ZAM ORANLARI

Kantinciler son dönemde çok fazla seslerini duyurmaya çalışıyorlar fakat gündemi kaçıranlar var. Son zamanlarda ne değişti de itirazlarınız çoğaldı?

Öncelikle çok teşekkürler. İyi ki basınımız var, sizin sayenizde sesimizi bir nebze olsun duyurabiliyoruz. Şimdi normalde artık biz de kamuoyuna şikâyet vermekten çok yorulduk. Niye? Devlete kiracı olmak zor bir şey. Derdimizi ancak kamuoyu vasıtasıyla, gazeteciler vasıtasıyla paylaşabiliyoruz. Devletin bürokratın bize karşı üstünlüğü olduğu için mecburen kamuoyuna konuşmaktan başka çaremiz yok. Pandemiden bu yana her sezona sorunlarla başlıyoruz. Daha önceki sorunumuz 5 yılda bir ihale yapılmasıyla ilgiliydi. Ağustos ayında değişen Aile Birliği Yönetmeliği sonrasında 5 yılda bir ihale meselesi çözüldü dedik, 20 yıl maddesi eklendi. Bu tür değişikliklerde bazen hukuki olarak muallakta kalan cümleler eklenir ya, şu an kantinciler o sıkıntıyı çekiyor. Oraya koydukları 5 yılda bir kira güncellenir maddesi bizi çok büyük sıkıntıya soktu, en yakıcı problemimiz bu şu an. Evet biz zaten bir yıl, bir yıl ÜFE-TEFE zammı yapıyorduk. Tamam diyoruz, 5 yılda bir devlet de baksın ve kiralarımızı güncellesin fakat bunun bir mantığı olması şart. Örnek veriyorum bu Aile Birliği Yönetmeliği değiştikten sonra 5 yıl 20 yıla çıkınca bazı bürokratlar, müdürler, buna çanak tutan Milli Emlak Yöneticisi harekete geçti. Şimdi bir komisyon var, kantinlerdeki 5 yılda bir güncellemeye onlar karar veriyor. Komisyonda; Milli Emlak Temsilcisi, Şube Müdürü, Okul Aile Birliği Başkanı, Esnaf Odası Başkanı ve okul müdürü yer alıyor. Orada azınlıkta kalan zaten gördüğünüz gibi esnaf. Üstelik Milli Emlak Temsilcisi özellikle son dönemde gelen arkadaş ısrarlı, tehditvari açıklamalarıyla da komisyondaki kira oranlarını doğrudan etkiliyor. Bu arkadaş komisyonda, “Benim önerdiğim oran olmazsa okulları ihaleye çıkarırım” söylemleriyle bu zamların en büyük sebebi.

ÖĞRENCİLERİN CEBİNDEN ÇIKIYOR

Peki şimdi yeni durumda nasıl bir zam tablosu çıktı ortaya?

Biz tekraren söylüyoruz ki, güncellenmesin demiyoruz ama ortada bir sıkıntı var. Bu kira zamları 500’den başladı 600-700 mesela örnek veriyorum… Bir tane okul var, %1000 zam var ya! 4 700 liradan 53 bin liraya çıktı kira. Yarbay Refik Cesur İlkokulu. TBMM İlkokulu 6 bin 600 liradan 60 bin liraya çıktı. Böyle bir sürü kantin var, iş kaybetmemek için eleman çıkaran var, kimisi işi bıraktı. Bırakmalar, eleman çıkarmalar ve yüksek kira elbette piyasaya da yansıyor. Burada maddi kayıp olarak öğrenciler ve kantinciler aynı yerdeler. Kantinciler devletten ne kadar zam görürse, öğrencilerin cebinden o kadar fazla harçlık çıkıyor, bu mecburiyet.

Şimdi ortada sorunlar var ve büyüyorlar. Birincisi üç harfli marketler bizden 4-5 zam geriden geliyor, onların fiyatlarıyla yarışmamız mümkün değil. Enerji giderlerimiz arttı, işçi maliyetleri arttı. Teşvikler yok edildi, çıraklık vs. olayları bitti neredeyse. Bir de üstüne siz %1000 zam yapıyorsunuz kantinci ne hale geldi tahmin edebiliyor musunuz?

NEREDEYSE TEK TENEFFÜSE DÜŞECEK

Bu zam oranları teneffüsleri ve öğrencileri nasıl etkiledi, gözlemleyebiliyor musunuz?

Üstelik hiçbir çocuk enflasyona göre güncellenerek harçlık almaz. Eylül’de ne verildiyse bir eğitim dönemi öyle geçer. Bir araştırma yaptık kendi aramızda. Eskiden çocuk sabah başlayıp akşama kadar teneffüslere geliyordu. Ara ara değil, hep gelirdi. Şimdi zamlar arttıkça kahvaltı, akşam yemeği bitti geriye bir tek öğlen yediği kaldı. 700 öğrencilik bir okulda taş çatlasın 150 çocuk aralıksız kantine gelebiliyordur. Böyle böyle eriyor, sürekli gerileyen bir sektör oldu bu. Bu bize de direkt yansıyor, ekmek teknemiz burası. Biz ne yapıyoruz? Müdürlerle, yöneticilerle, bu işin paydaşı kimse konuşmaya çalışıyoruz ama sonuç alamadık.

ÇÖZÜM YOLU

Peki şikayetleri bir tarafa bırakalım, çözüm nedir?

Daha adil bir yaklaşım şart. Evet buradan biz bir para kazanıyoruz ama bu kira oranlarıyla bu iş zorlaşıyor. Öğrenci ticari meta olmamalı, bizim için de geçerli bu devlet için de. Okulların tek geliri biziz bu yüzden bürokratlar ne kadar çok zam yaparsam o kadar kendime bakarım anlayışında. Peki öğrenciler ne olacak? Her şeye rağmen kantinciler insaflı kalmak istiyor. Yüzde 1000 zam yaparsan ne bekliyorsun ki sonuç olarak? Mecburen Bakkallar Odası’nın açıkladığı tavan fiyatı uygulanacak. Mecburuz buna. Bazı okul tostu 30’a bazısı 70’e satılabilir. Bu tamamen devleti koyduğu kira meselesiyle ilgili. Çözüm bürokratlarda fakat belirli bir kısmı duyarsız. Ayrıca bu çok önemli! Kocaeli milletvekillerinden şikayetçiyim. Kocaelili milletvekillerinin umurunda değiliz, bizi temsil etmeleri gerekiyor ama 20-30 bin kişilik bir kantinci ailesiyiz. Bu kadar eleştiri sunuyoruz, hiç mi ilginizi çekmedi? Kediyi, böceği haber yapan vekiller bizi haber yapmıyor, önemsemiyor. En büyük sıkıntımız hep söylüyorum ki devletin kiracısı olmamız, elimiz bu anlamda çok güçsüz.

MİLLİ EMLAK TEMSİLCİSİ ELEŞTİRİSİ

Milli Emlak temsilcisi çok eleştiriliyor… Empati eksikliği mi var?

Zaten empati yapsak Türkiye’de de dünyada da sorun kalmaz. Biz diyoruz ki ticareti biliyor musunuz? Devletten maaş alıyorsunuz ama piyasadaki kirayı belirliyorsunuz. Bize cevap şu oluyor, “Devletin menfaatlerini düşünüyoruz.” Biz de menfaatlerini düşünüyoruz kardeşim ama önemli olan dengedir, insandır. Şeyh Edebali ne diyor? “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın”. Beni yaşat ki ben de ona göre bir yol haritası belirleyeyim. Milli Emlak temsilcisinin en büyük sorunu devletin menfaati diyerek onlarca kişinin ekmeğiyle oynaması. İkincisi binlerce öğrencinin alım gücünü azaltıyor. Üçüncüsü sorun kantin işletmecisinin piyasasında rekabeti önlüyor, şimdi siz bugün Fethiye Caddesi’nde bile bu kadar yüksek kira fiyatı ve zam oranı bulamazsınız. Bu kafayla öğrencinin hakkı yenir olan da budur. Ayrıca biz her yerde düşsün, yükselsin konusunda değiliz. Mantık taraftarıyız. Bazı yerlerde mesela üye kantincilerimiz insafını sürdürüyor.

Örnek var mı mesela?

Mesela bir okulu örnekleyeyim. Hala dip fiyattan satmaya çalışıyor. Kirası yüzde 500 zam aldı, Yahya Kaptan İlkokulu piyasaya nazaran uygun fiyattan satış yapıyor. Şimdi ne yapacak? Adamın kirasını 7 binden 35 bine çıkarırsan ne kadar daha dayanabilir? Mecburen fiyatlara yansıtacak, olan öğrencinin harçlığına olacak. Halbuki makul bir seviye tutturulsaydı hiçbir zarar oluşmayacaktı. Kantinci kardeşimiz de mağdur, öğrenci de.

Aykut Sunar kantin Kocaeli Kantin İşletmecileri
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber