Gökhan Ercan: Adayımız daha tanınır olmalıydı! Mesela Mustafa Sarıgül, Haydar Akar, Hikmet Erenkaya

Kocaeli Haber - Cumhuriyet Halk Partisi İzmit İlçe Başkanı Gökhan Ercan, gazetemizi ziyaret etti. Ercan’a ziyareti sırasında ilçe yöneticileri, Gökhan Eryargı, Emine Özdüzgün ve Caner Mandacı eşlik etti. Ercan 31 Mart seçim süreci ve İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet ile diyaloğu hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

“ANLATILABİLECEK BİR ADAY OLMALIYDI”

Gökhan Ercan yaptığı açıklamada “31 mart seçimlerine kısa bir süre kalmıştı. Büyükşehir adayımız tanırabilirliği yüksek bir isim olmalıydı. Mesela Mustafa Sarıgül, Haydar Akar gibi bir figür. Ya da Hikmet Erenkaya. Bu isimleri sahaya tanıtmakla uğraşmanıza gerek kalmazdı. Partililerimizin sokağa çıktığı zaman anlatabilecekleri bir isim olmalıydı. Toplumun karşısına ‘oooo hoşgeldiniz’ diyebilecekleri bir adayımız olmalıydı.

“HERKES YÖNÜNÜ İZMİT’E EVİRDİ"

Bizim adayı tanıtmak için vakit kaybetmememiz gerekiyordu. İyi bir orkestra oluşturabilirdik Kocaeli’de. Ama herkes yönünü İzmit’e çevirdi. İzmit’teki beklentiye cevap almaya çalıştı. Herkesin gözü kulağı İzmit’teydi. ‘İzmit’te kim belediye başkanı olacak, diğer oyuncuları nasıl oyuna sokabiliriz’ diye düşünüldü” dedi.

“FATMA HANIM ÇOK ÖNEMLİ BİR AKTÖR”

Seçim döneminde partililer arasında yayılan ‘Fatma Kaplan Hürriyet aday olmazsa, İzmit’i kaybederiz’ algısı hakkında konuşan Ercan, “Fatma Hanım çok önemli bir aktör. 5 yıl kenti yönetti. 15 yıl aradan sonra belediye başkanlığını kazandı. Öyle ya da böyle pandemi sürecinde belediye başkanlığı yaptı. Bir sosyal demokrat belediyecilik anlayışı ortaya koydu. Örgütün kaybetme tahammülü yoktu. O yüzden bu algı yükseldi” ifade etti.

“BİREYSEL KAYGILARDAN KURTULMAK GEREKİYOR”

İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet ile en başında yaşadıkları fikir ayrılıklarını değerlendiren Ercan, “Siyasetçilerin bireysel kaygılardan kurtulması gerekiyor. Partiyi yönetenlerin olaylara bireysel bakmaması gerekiyor. Ben ilçe başkanı değildim, partinin üyesiydim. Bu yüzden fikirsel ayrılıklar yaşayabilirdim.

“PARTİ TOPLUM KARŞISINDA BİR BÜTÜNDÜR”

İlçe başkanı olduktan sonra belediye başkanı ile toplum önünde, çalışma ortamında fikir ayrılıklarınızı tartışamazsınız. Bunu hiçbir başkanın yapmaması gerekiyor. Parti toplum karşısında bir bütündür. İlçe kongresinde Fatma Hanım beni desteklemedi. Ama beni destekleyenler de Fatma Hanım karşıtlığı üzerinden bir destekte değillerdi.

“SEBEP İZMİT ÖRGÜTÜDÜR”

‘Biz örgütü partimizi gerektiği gibi temsil edeceğiz’ dedik. Bu yüzden ön seçim istedik. Bu ön seçimin gelmesindeki en büyük sebep İzmit ilçe örgütüdür. Fatma Hanım karşıtlığı üzerinden bir propaganda yapmadık. Artı o dönemde Fatma Hanım’ın yanında olan arkadaşlarının da ilçe kongresinde bize destekleri vardı. Biz partinin birliğini ve bütünlüğünü savunuyoruz.

“SORUMLULUKLARIMIZ VAR”

Biz ilçe başkanı olduktan sonra sağ olsun Fatma Hanım siyasi ekibi ile birlikte ziyaretimize geldi. Güzel, keyifli bir sohbet yaptık. Ve ondan sonraki belediye programlarında bizi davet etti. Biz de ilçe başkanı olarak belediye başkanımızın programlarına gideceğiz. Gitmezsek bunu toplum karşısında nasıl izah edeceğiz? Bizim parti olarak topluma karşı sorumluluklarımız var.

“MÜSAADE ETMEYECEĞİM”

Zaman zaman tabi ki fikir ayrılıkları yaşayacaksınız. Ama bunu toplum önünde tartışmayacaksınız. Kapıyı kapatacaksınız, konuşacaksınız. Yöneticilerimiz niye var? Bunları konuşup, tartışacağız. Ben partide yönetici olduğum sürece ne dedikodu ne polemik olmasına müsaade etmeyeceğim. Uyum sürecinin doğru olduğunu düşünüyorum. Bu da partiye olumlu yansıyacaktır” ifade etti.