Sertif Gökçe: “cumhurbaşkanının yerinde olsam belediyelerin gelirlerini artırırdım!”
Belediyelerde gündem olan SGK borçları konusunda, “Cumhurbaşkanını yanlış yönlendiriyorlar” diyen Derince Belediye Başkanı Sertif Gökçe, “Ben cumhurbaşkanının yerinde olsam belediyelerin gelirlerini artırırdım” diye konuştu
Nokta TV Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akçaalan, Nokta TV Genel Yayın Yönetmeni Gülşah Yücel Ay, Nokta Gazetesi Haber Müdürü Emirhan Akman ve Nokta TV Muhabiri Eren Demirtürk ile Derince Belediye Başkanı Sertif Gökçe’ye ziyarette bulunduk. Belediye başkanlığı dönemi ve ilçenin gündemine dair merak edilen soruları yanıtlayan Gökçe, Nokta Medya’ya dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Söz konusu açıklamalarında Gökçe, Derince Belediyesi’nin mali yapısı ve belediyelerdeki SGK borcu gündemi hakkında konuştu. İşte o röportajımız...
“ŞU AN İTİBARİYLE PİYASAYA ESNAFA HEMEN HEMEN HİÇ BORCUMUZ YOK”
Gülşah Yücel Ay: Başkanım göreve geldiğiniz zaman bir basın toplantısı gerçekleştirdiniz, bu toplantıda belediyenin mali yapısını açıkladınız ve 330 milyona yakın bir borç olduğunu söylediniz. Yelken Kafe gibi, Çenesuyu gibi iştiraklere dikkat çektiniz. Tabi bu borçlara bakmayacağınızı, belediyenin mali yapısında bir kurumsallaşmaya gideceğinizi beyan etmiştiniz. Şu an gelinen aşamada mali yapı nasıl?
Sertif Gökçe: “Esnafa o dönemde 35 milyona yakın borç vardı, çok yüksek bir borç değildi fakat şu an itibariyle piyasaya esnafa hemen hemen hiç borcumuz yok. SGK ve vergi dairesine olan borçlarımız ise devam ediyor. 300 milyon olarak açıklamıştık yine o civarda borçlarımız. Bununla ilgili SGK ve Vergi Dairesi ile görüşmelerimiz var, her ikisiyle de arsa takası teklifimiz var şu an değerlendirme aşamasında fiyat olarak. Hatta SGK geldi, fiyat değerlendirmesi de yaptı. Ona itiraz ettik, yeniden fiyat değerlendirme talep ettik. Eğer SGK ile anlaşırsak önümüzdeki dönemde borçlarımızı kapatıp, sıfır borçlu bir belediye yaratmak istiyoruz.”
“SADECE CHP’Lİ BELEDİYELER İÇİN DEĞİL, TÜM BELEDİYELER İÇİN GEÇERLİ”
Emirhan Akman: SGK konusunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın belediyelere dair ‘silkeleyin’ açıklaması sizi etkileyecek mi? Derince Belediyesi bu süreçten nasıl etkilenecek acaba?
Sertif Gökçe: “Tabi etkiler fakat Cumhurbaşkanını yanlış yönlendiriyorlar. Bugün 19 bin lira açlık sınırıyken, milyonlarca insan 17 bin lira asgari ücretle geçinmek zorunda. Emeklilerimiz 12 bin lira maaş alıyor. Türkiye’de sosyal patlama olmuyorsa, sosyal denge bozulmuyorsa bu belediyeler sayesindedir. Bu sadece CHP’li belediyeler için değil, tüm belediyeler için geçerli. Hiç görevimiz olmadığı halde biz bütçenin ciddi bir kısmıyla okullarımıza yardım ediyoruz. Bütün camilere biz yardım ediyoruz, sivil topluma biz yardım ediyoruz. Kent Lokantası’nda şu an 600 kişi yemek yiyebiliyor, Aşevimizde ise 1200 kişi faydalanıyor. Belediyeler bu paraları tamamen sosyal projelerde kullanıyor, toplumun en dezavantajlı gruplarına biz yardım ediyoruz. Kırtasiye yardımı, giysi yardımı, Kent Lokantası’nda düşük ücretle yemek veriyoruz, işçiler, dar gelirlilere yardım ediyoruz.
“BİZİM GÖREVİMİZ DEĞİL DEMİYORUZ”
Bu bizim görevimiz değil demiyoruz. Dolayısıyla belediyeler aslında devletin, bakanlıklarının eksik bıraktığı alanlara yardım ediyor. Biz bunu yaparken başka belediyeler de yapıyor elbette. Bu nedenle belediyeleri çok sıkıştırmak aslında bütçesi, azalırsa bu tür yerlere yardım edilmezse sosyal denge bozulur. Bence Cumhurbaşkanı Erdoğan’a biri bunu doğru anlatırsa merkezi iktidarın yapamadığı, yapmadığı, yetmediği yerlerde yerel siyaset açığı kapatıyor bunu anlayacaktır. Normal şartlarda belediyelerin temel görevi temizlik işleri, park bahçe, yol gibi temel hizmetlerdi.”
“KENT LOKANTASI VE KREŞLER BELEDİYENİN GÖREVİ DEĞİL AMA BİR İHTİYAÇ”
Gülşah Yücel Ay: Evet ancak beklentiler değişti.
Sertif Gökçe: “Evet tam olarak öyle oldu ama bu bir ihtiyaç. Kent Lokantası ve kreşler belediyenin görevi değil ama bu bir ihtiyaç. Normal şartlar altında biz neden zarar edelim? Ama bunu bir ihtiyaç görüyoruz. Sokakta bizi gören 100 insanın 95’i bize teşekkür ediyor. Eğer Kent Lokantası ve kreşe ihtiyaç olmasaydı, belediyelerde yol, su kanalizasyon işlerini yapardı ama beklentiler değişti. Böyle olunca sosyal belediyecilik öne geçti. Ben cumhurbaşkanının yerinde olsam belediyelerin gelirlerini artırırdım. Çünkü hizmet yerelde daha çok görülebiliyor. Bakın ben, yarın halk günü mesela ortalama 300 kişiyle görüşeceğim. Bu vatandaşlarımızın çoğu dezavantajlı gruplar, ihtiyacı olan insanlar.”
“EN ZORU İSTİHDAM SORUNU ONU ÇÖZMEK BİRAZ DAHA ZOR”
Emirhan Akman: Peki başkanım orada ne talepler ortaya çıkıyor?
Sertif Gökçe: “En büyük istek tabi iş, istihdam. Onun dışında mesela hastaneden randevu alamamış, gün alıyoruz. SEDAŞ’la problemi var, onu çözüyoruz. Aklınıza ne gelişe, vatandaşın hangi kurumla sıkıntısı varsa onu çözüyoruz. Hatta aile içi problemler için onlar da fazla geliyor, benim avukat olmam nedeniyle en az her Çarşamba 10-15 kişi bu nedenlerle geliyor, aile içi vs.”
Emirhan Akman: Aslında bir sosyal uzlaşı yaptığınız.
Sertif Gökçe: “Tabi elbette, kalp hastası randevu alamamış, tanıdığımız dostlarımıza sorunu çözüyoruz. Okulla ilgili bir sorun oluyor, okul müdürü ya da şube müdürüyle çözüyoruz sorunu. Hukukla ilgili sorun varsa, ben ya da kurum avukatlarımız çözüyor. Tabi en zoru istihdam sorunu onu çözmek biraz daha zor.”