Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’den Fransız okulları açıklaması
Bakan Tekin: "Bundan sonraki süreçte anayasasının temel kanunu eğitimle ilgili yasal düzenlemelerin amir hükümleri doğrultusunda işlem yapıyoruz."
AK Parti TBMM Grup Toplantısı öncesi Fransız okulları ile ilgili soruları yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Bundan sonraki süreçte anayasasının temel kanunu eğitimle ilgili yasal düzenlemelerin amir hükümleri doğrultusunda işlem yapıyoruz. Okullar normal koşullarda bizim mevzuatımızda yeri olmayan okullar. Mevzuat içerisine girerlerse eğitimlerine devam edecekler. Etmezlerse yok hükmünde olacaklar zaten” dedi. Türkiye'de eğitim veren iki Fransız okuluna Milli Eğitim Bakanlığı tarafından mevzuata uymaları için uyarı yapıldığını söyleyen Yusuf Tekin, AK Parti TBMM Grup Toplantısı öncesi gazetecilerin Fransız okulları ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakan Tekin, anayasasının, Milli Eğitim Temel Kanunu ve eğitimle ilgili yasal düzenlemelerin amir hükümleri doğrultusunda işlem yaptıklarını belirterek, Fransız okullarını yasal sınırlar içerisinde eğitim ve öğretim vermeye davet etti. Okulların mevzuatta yeri olmadığının altını çizen Tekin, okulların mevzuat içerisine girerlerse eğitimlerine devam edeceklerini, girmezlerse yok hükmünde olduğunu belirtti.
"12 OKULUN ULUSLARARASI SÖZLEŞMEYLE KARŞILIKLI IKI ÜLKENIN ANLAŞACAĞI ZEMININE KAVUŞMASINI ARZU EDIYORUZ"
Yasal mevzuat ve anayasanın 90. Maddesi çerçevesinde ülkelerle ikili uluslararası anlaşmalar olduğunu hatırlatan Bakan Tekin: “Bir yasal mevzuatımız var. Bir de anayasamızın 90. maddesi çerçevesinde ülkelerle yaptığımız ikili uluslararası anlaşmalar var. Biz bu okulların hukuki statüye kavuşması için uluslararası sözleşme yapılmasını istiyoruz. Bu bahsi geçen yasal dayanağı olmayan 12 okulun uluslararası sözleşmeyle karşılıklı iki ülkenin anlaşacağı zeminine kavuşmasını arzu ediyoruz." Fransa ile görüşmelerinin devam ettiğini belirten Bakan Tekin "Pakistan ile de görüşmelerimiz devam ediyor. Uluslararası sözleşme yapıldı biz de karşılıklı ülke olarak özellikle Avrupa’daki Türk vatandaşlarımızın çocuklarını eğitim hakkından kendi kültürlerini ana dillerini öğrenebilecekleri bir zeminde uluslararası sözleşme yapmak için çaba sarf ediyoruz. 1993 yılından itibaren hükümetler sürekli özellikle Fransa’yı uyarmışlar. 1993’ten beri hiçbir adım atılmamış. Bizim yapmak istediğimiz de Fransa’nın da dahil olduğu diğer ülkelerle de karşılıklı uluslararası sözleşmeler yapmak.” olduğunu belirtti.