Aile hekimlerinin kellesi koltukta!

Gün geçtikçe kötüye gidiyoruz, gün geçtikçe eksiliyoruz, gün geçtikçe enerjimiz düşüyor, gün geçtikçe düzlükten aşağı doğru yuvarlanıyoruz.

Dikkat ettiniz mi hiç güzel haberlerle uyanmıyoruz güne. Nerede bir sıkıntı nerede bir problem nerede bir daralma nerede bir cinayet nerede bir kavga haberi varsa, enerjimizi düşüren haberlerle gözümüzü açıyoruz.

Sağlık Bakanlığı yine her zaman ki gibi muhteşem bir karara imza atmak üzere. Ülkemiz de her geçen gün muhteşem projelere imza atıyoruz ya hani, bu da onlardan bir tanesi.

Sağlık çalışanlarının değerini pandemi de anlamıştık. Onları SÜPER KAHRAMANLAR ilan etmiştik. Sonrasında ise sağlık çalışanları, şiddetle tekrar gündemimize geldiler. Ne acıdır ki Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan sağlık çalışanları için GİDERLERSE GİTSİNLER demişti. Ve nitekimde öyle de oldu. Binlerce doktorumuz, hemşiremiz cidden yurt dışına gitti.

Şimdi ise bu olayların hemen akabinde gözleri AİLE HEKİMLERİNE DİKTİLER.

Bildiğiniz üzere Aile Hekimleri Sözleşme ve Yönetmeliği 1 Kasım’da yürürlüğe girdi. Peki neydi bu yönetmelik.

Aile hekimleri ile o sağlık merkezinde çalışanlara taban ek ödemesi ve teşvik ödemesinde gelen hasta sayısı etkili oluyor. Şöyleki, aile hekimleri hem gelen binlerce hastaya bakıyor hem de sağlık merkezinin finans giderlerini karşılamak zorunda kalıyor.

Sağlık Bakanlığı aile hekimlerine hem nüfusa dayalı maaş ödemesi hem de merkezin idamesiyle ilgili bir cari gider ödemesi yapıyor. Hekimler bu cari gider ödeneğiyle birlikte bina kirası, tıbbi sekreter vb. personel maaşları, faturalar, malzeme giderleri, bakım ve tadilat masrafları gibi sabit giderleri karşılıyor.

İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Nahide Toksan, teşvik alabilmek için öne sürülen şartları sağlayabilmenin mümkün olmadığını söylüyor.

Ayrıca ,

Okula gitmeyen öğrenci yüzünden öğretmenin maaşını, camiye gitmeyen cemaat yüzünden imamın maaşını kesmek gibi bir şey bu. Bence de sizce Sayın Nahide TOKSAN.

Yönetmeliğe göre hekimlerin teşvik alabilmesi için, kendilerine kayıtlı kişilerin yılda en az iki kere ASM'ye gelmesi gerekiyor. Eğer kendisine kayıtlı bir hasta yılda yediden fazla başka bir sağlık kurumuna müracaat ettiyse, aile hekimi yine teşvikten faydalanamıyor.

Kendisine kayıtlı 3 bin kişi olduğunu söyleyen Dr. Toksan, bunların neredeyse yarısının son 6 aydır muayeneye gelmediğini söylüyor.

Geri kalanların ise gebeler, kronik hastalığı olanlar ya da 65 yaş üstü kişiler gibi, yılda yediden fazla kez başka kurum ve hastanelere başvurması muhtemel kişilerden oluştuğunu söylüyor.

Sağlıklı bir kişi yılda iki kez aile hekimine başvurmaz, başvurmak zorunda da değil. Ancak ASM'ye gelmeyen hasta sebebiyle benim ücretim kesiliyor.

Bir an önce Aile Sağlığı Merkezlerinde görev yapan sağlık çalışanlarının problemlerini çözmek için kolları sıvamalı, kendilerini küstürmeden daha pozitif , iyileştirici maddeler ile kanun revize edilmeli. Zaten hastanelerin bunca yoğunluğunu aldıkları için kendilerine minnettar kalmamız gerekirken birde üzerine üstlük böylesine bir karara imza atıyoruz.

Tekrar ediyoruz, SAĞLIK ÇALIŞANLARI BİZLERİN SÜPER KAHRAMANLARI.