Döviz kuru Şimşek dinlemiyor
Normalde beklenen, seçimin ardından belirsizliğin ortadan kalkmasıyla döviz kurlarının düşüş eğilimine girmesidir. Oysa seçim hiçbir belirsizliğe yer bırakmayacak şekilde tamamlanmasına rağmen, döviz kurunda fahiş artış devam ediyor. Bu sabah itibariyle dolar/TL, 20,91 seviyesine ulaşarak tarihi rekorunu kırdı. Euro/TL de 22,82 seviyesine gelerek bir kez daha zirve yeniledi.
Bunun nedeni, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ekonomi politikalarının piyasa gerçekleriyle örtüşmemesi. Erdoğan, piyasalara güven vermek için eski bakanı Mehmet Şimşek’i yeniden ekonominin başına geçirmeyi planlıyor. Bugün Reuters de Şimşek’in kabineye girmesinin “neredeyse kesin” olduğunu bildirdi. Ancak bu bile dövizin ateşini söndüremiyor.
Bloomberg yazarı Bobby Ghosh, dünkü yazısında Mehmet Şimşek’in bir vitrin süsü olacağını savundu. Ghosh "Erdoğan, Türkiye'yi gelişmekte olan piyasa yatırımcılarının çok sevdiği bir yer olmaktan çıkarıp Venezuela ve Arjantin kadar işe yaramaz hale getiren absürd ekonomik fikirlerinden açıkça vazgeçene dek, yapılacak herhangi bir atama sadece vitrin süsü olarak görülmeli” yorumunu yaptı. Yani Şimşek’in de Türkiye’ye yabancı yatırımcı getirmesi mümkün görünmüyor. Dövizin yükselişi de durdurulamıyor.
Gelelim Erdoğan’ın yarın akşam açıklaması beklenen yeni kabinesi ile ilgili bir başka kulise. Bu kez kabineye başta MHP olmak üzere, seçim ittifakı kurulan diğer partilerden de bakan alınabileceği konuşuluyor. Erdoğan’ın Bahçeli ile önceki akşam yaptığı sürpriz görüşmenin de bununla ilgili olabileceği tahminleri yapılıyor. Bugüne kadar MHP’yi ittifak içinde “muhalefet partisi” olarak konumlayan Bahçeli, bakalım bu kez elini taşın altına koyacak mı? Eğer Bahçeli kabul ederse, YRP ve DSP’den de bakan alınabileceği, Sinan Oğan’a görev verilebileceği söyleniyor. HÜDAPAR’a ise gelebilecek tepkiler nedeniyle kabinede yer verilmesi beklenmiyor.
Bir başka önemli görüşme de CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında gerçekleşti. Dün uzun saatler süren MYK toplantısının ardından Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nu parti genel merkezinde kabul etti. Seçimin kaybedilmesinin hemen ertesinde “değişim” mesajı veren İmamoğlu’nun CHP liderliğine soyunabileceği düşünülmüştü. Ancak Kılıçdaroğlu ve kurmaylarının en azından şu süreçte bir değişime soğuk baktıkları açık. Kılıçdaroğlu, adil olmayan şartlarda yarıştığı halde yüzde 48’i zorlamasını başarı olarak görüyor. Seçim kaybetmenin mazeretini bulunca bir değişime de gerek kalmıyor. Dün tuhaf bir çıkış yapan Kılıçdaroğlu, sonucun “ahlaki meşruiyetinin” olmadığını savunarak “Seçimi ahlaki meşruiyet açısından hukukçular da ilahiyatçılar da tartışmalıdır” dedi. Elbette ahlaki ve hukuki açıdan seviyenin dip yaptığı bir seçim süreci yaşadık ama muhalefet adayının bize böyle bir mazeret sunma hakkı yok. İlahiyatçılardan ne yapmalarını bekliyor acaba Kılıçdaroğlu? Bir dahaki seçime onlar mı katılsın?
Sonuç olarak CHP’de tüm MYK üyeleri istifa etti. Geleneğimiz bozulmadı: Sadrazamın kellesi gitti, padişaha bir şey olmadı.
KOCAELİSPOR’DA HAYIRLISI NEYSE O OLSUN
Cumartesi ve Pazar günü Kocaelispor’un mali ve seçimli olağan genel kurulu yapılıyor. Kocaeli Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek genel kurul öncesi, farklı bir heyecan söz konusu. 998 üyenin oy kullanma hakkına sahip olduğu seçimli genel kurul, yıllar sonra ilk kez iki adaylı olacak. Bir yanda mevcut başkan iş insanı Engin Koyun, diğer yandaysa kentimizin önemli markalarından Can Pişmaniye’nin sahibi Yaşar Can…
Açıkçası, ben de bu genel kurulun sonucunu merak ediyorum. Bildiğim kadarıyla, Yaşar Can’a kent kamuoyundan ciddi bir destek var. Engin Koyun’u isteyenlerin sayısı ise çok fazla değil. Ama kararı delegeler verecek. Bir önceki olağan genel kurulu sonrası Engin Koyun, üyelerle ilgili ciddi bir yapılanmaya gitmişti. Bu nedenle seçimi kazanması biraz daha olası görünüyor. Binlerce üyesi bulunan Kocaelispor’da başkanı sadece 998 üyenin belirleyecek olması, elbette aidatını ödemeyen üyelerin yarattığı bir sorun. Yıllık sadece 60 TL olan üye aidat borcunu ödemeyen binlerce üye, çok önemli genel kurulda oy kullanma hakkına sahip olamayacak. Engin Koyun’a sitem edelim ama sorumluluğun üyelerde olduğunu da hatırlatmamız gerekiyor. Ne diyelim, hayırlısı neyse o olsun...