İkinci tur sert geçecek
Cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci tura doğru ilerlerken edindiğimiz izlenime göre, muhalefet son kozunu “sert” oynayacak. Gençlere ulaşmayı hedefleyen Kılıçdaroğlu, YouTube’ta yayın yapan Babala TV’de Mevzular Açık Mikrofon programına konuk olacak. Gençlerin aklına gelen her soruyu özgürce sorarak konukları terlettiği programa katılmayı daha önce riskli bulan Kılıçdaroğlu, bu kez cesaretini toplamak zorunda kalmış görünüyor. Bu programa katılan ilk turun adaylarından Muharrem İnce’nin kötü performansı nedeniyle oy kaybettiği, sakin kalmayı başaran Sinan Oğan’ın ise oy kazandığı tahmin ediliyor.
Kılıçdaroğlu dün de kampanyasını başlatan bir tweet attı ve gençlere seslendi. Hedefin sandığa gitmeyen gençler olduğunu tahmin ediyoruz. Kılıçdaroğlu, AK Parti listesinden Meclis’e giren HÜDAPAR’lıları kast ederek “domuz bağcılar yüce Meclis’e gönderildi” ifadesini kullandı. Kampanya süresince bu sertlikteki bir mesajı hiç duymamıştık Kılıçdaroğlu’ndan. HÜDAPAR ve Yeniden Refah Partisi’ni kast ederek “Kadınları cansız birer eşya gibi sahiplendirmek isteyenlere bütün yolları açtılar” suçlamasında bulundu.
Gerçekten de YRP ve HÜDAPAR’ın söylemleri, 21’inci yüzyıl Türkiyesi’nde sadece gençlerin değil, muhafazakar seçmenin bile tüylerini ürpertecek cinsten. Düzce’de seçim aracına kadın milletvekili adayının fotoğrafını koymak yerine, gölge şeklinde silüetini basan YRP, kadınları gerçekten ürkütüyor. İttifak listesinde yer aldığı için baraj sorunu yaşamamasına rağmen, sadece yüzde 2 civarında bir oy alabilen böyle marjinal bir partinin, 5 vekil çıkararak hükümet üzerinde bir baskı unsuru haline gelmesi, kabul etmek gerekir ki 50 artı 1 zorunluluğunun yarattığı bir anomalidir. Bu sistem ittifaklara zorladıkça, ana akım siyaset zayıflarken radikal partilerin önü açılıyor. Kız çocuklarının 10 yaşında mı, 12 yaşında mı evlenebileceğini tartışan, yarı insan yarı maymun bebeklerin doğacağını iddia eden bir zihniyet meşruiyet kazanıyor.
İktidar, Kılıçdaroğlu’nu HDP’nin desteğini almakla suçlarken, binde birlik oyu olan HÜDAPAR’ı 4 vekille Meclis’e soktu. Adayları henüz Meclis’te yemin edip etmeme kararı alabilmiş değil. TBMM’de yemin edip etmeyeceği sorulduğunda, radikal Kürt milliyetçisi seçmenlerini kızdırmamak için “Bakacağız” diye yanıt verdi genel başkanları. “Türk bayrağı” ifadesine karşı çıktı. Sadece devletin değil, tüm kamuoyunun terör örgütü olarak kabul ettiği Hizbullah’ın terör örgütü olduğunu inkar etti. Bunlar ikinci turda elbette seçmenin önüne tekrar tekrar konulacaktır. Seçmende karşılığı olmayacağını söylemek de çok zor.
14 Mayıs öncesinde son derece sert bir kampanya yürüten AK Parti ise, kulislere sızan bilgilere göre, daha pozitif bir kampanyaya hazırlanıyor. 28 Mayıs stratejisini sadece Kılıçdaroğlu’nu hedefe almak üzerine kuran AK Parti, güven ve istikrar vurgusu yapacak, sandığa gitmeyen ve şehirli seçmeni kazanmaya çalışacak.
Dün akşam katıldığı bir televizyon yayınında AK Parti’deki 7 puanlık düşüşü “Partimde maalesef bir düşüş, vekillerde eksiklik söz konusu” sözleriyle değerlendiren Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan da, bu sabah yaptığı sosyal medya paylaşımında direkt olarak gençlere seslendi. Erdoğan “Lütfen kimsenin hayallerinizle aranıza girmesine, sizi yıldırmasına, sizi korkutmasına, kendi zehrini size de zerk etmesine müsaade etmeyin. Egoları tavan yapmış, geçmişi başarısızlıklar ve seçim yenilgileriyle dolu şahsiyetlerin sizi kendi dipsiz karanlıklarına sürüklemesine asla izin vermeyin” diyerek Kılıçdaroğlu’nu hedefine alırken, gençlere “Sizlerle gurur duyuyorum. Sizler bizim umudumuzsunuz, göz bebeğimizsiniz, aydınlık yarınlarımızın teminatısınız” şeklinde seslendi.
Elbette Erdoğan’ı iyi tanıyanlar, bu tarzı uzun süre devam ettirmeyeceğini biliyor. Hazırlanan kampanyalara bağlı kalmıyor Erdoğan. Onun kampanyalar üstü, kendi tarzı var ve zaten son derece başarılı. Biz yine Erdoğan’ın sertleştikçe sertleştiğine tanık olacağız. Tahminim, tansiyonun her geçen gün biraz daha yükseldiği, çok sert bir kampanya dönemine girdiğimiz yönünde.