Muharrem İnce’nin şaşırtan yükselişi ve baş döndüren zikzakları

Muhalif kesimde son günlere kadar gizleme ihtiyacı duyulmayan bir istihzayla karşılanan, bıyık altı tebessümlere neden olan Muharrem İnce’nin siyasi sahnedeki varlığı birden bire ciddiye alınır oldu.

Bunun nedeni güvenilir araştırma şirketlerinin yeni seçim anketlerinde ortaya çıkan sonuçlar. Bu anketlerde Memleket Partisi’nin yüzde 5-6 bandında, Cumhurbaşkanı adayı olması durumunda Muharrem İnce’nin de yüzde 10 civarında bir desteğe sahip olduğu görülüyor.

Muharrem İnce bu oy oranıyla tek başına bir HDP ediyor! Yıllardır seçimlerin kazanılması için HDP kilit parti olarak gösterildi. Şimdi Muharrem İnce tek başına bir kilit haline gelmiş durumda.

Uzun zamandır Z kuşağına dokunmaya çalışan onca parti bunu başaramazken, Muharrem İnce tiktok marifetiyle bunu başarmış!

Siyasette popülizmin gücü yaşanan onca deneyime rağmen göz ardı edilebiliyor. Oysa popülizmin kitleleri sürükleme yeteneğini Donald Trump ispat edemediyse daha kim edebilir?

Bizim siyasi tarihimizde de bir Cem Uzan ve Genç Parti deneyimi var üstelik. AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 seçimlerinde büyük bir sürpriz yaparak 7,25 oy alan Cem Uzan, diğer partilerin bütün hesaplarını bozarak seçim sonuçlarını belirlemişti.

Peki, yıllarını CHP’de siyaset yaparak geçirmiş, CHP Genel Başkanlığı için kurultaylarda yarışmış, partisi tarafından Cumhurbaşkanı adayı yapılmış Muharrem İnce, muhalefetin 14 Mayıs’ta ilk turu yapılacak tarihi seçimi kazanmasını tehlikeye atacak bir tutumda ısrar eder mi?

Şimdi iktidar da muhalefet de gözünü İnce’ye dikti ve ağzından çıkan sözleri yorumlayarak seçeceği istikameti tahmin etmeye çalışıyor.

Ama tam bir popülist siyasetçi olan İnce’nin ne yapacağını öngörmek o kadar kolay değil. Bir hafta içinde öyle zikzaklar çizdi ki izleyenlerin başı döndü.

İnce önce “Kimse merak etmesin, gerektiği anda gereğini yaparım. Durumu değerlendiriyorum. Kendi adıma değil, Türkiye adına. Günü geldiğinde çekilmeyi bilirim. Kemal bey lehine çekilirim” açıklaması yaptı.

Bir gün sonra Ahmet Hakan’la yaptığı görüşmede kesin aday olduğunu duyurdu ve seçimin ikinci tura kalacağını, kendisinin Kılıçdaroğlu ya da Erdoğan karşısında kazanacağını söyledi.

Dün akşam katıldığı Teke Tek’te Fatih Altaylı’nın sorularını yanıtlarken de "İttifak öneriyorum: CHP, İYİ Parti, Memleket Partisi. Cuk oturur” çıkışıyla kafaları bir kez daha karıştırdı.

Altaylı’nın programında söylediklerinden Muharrem İnce’nin iki konuda tepkili olduğu görülüyor.

Birincisi Altılı Masa’da bulunan 4 partinin toplam oyundan daha fazla desteğe sahip olduğu halde bu partilere cumhurbaşkanlığı yardımcılığı, milletvekilliği, bakanlık verilirken kendisinin masa dışında kalması. Eğer kamuoyu araştırmalarında görünen oy oranlarına bakacak olursak İnce’ye bu noktada hak vermemiz gerekiyor.

Ama şunu da ekleyerek: O masa seçim ittifakı masası olarak kurulmadı. “Bir buçuk yılda yönetemediler” dediği o masada aylarca seçimden sonra Türkiye’nin nasıl yönetileceğine dair ilkeler konuşuldu. Ortak Politikalar Mutabakat Metni, 2 binin üzerinde yeni düzenlemeyi içeriyor. Muharrem İnce bu sırada ne yapıyordu? Tik tok’a video hazırlıyordu muhtemelen.

İnce’yi kızdıran ikinci şey ise, CHP’den geldiğini iddia ettiği şahsına yönelik saldırılar. Bu konuda da haklı olduğu yanlar var. Yarın öbür gün pazarlık yapmak zorunda kalacağınız bir siyasi aktöre bu kadar sert girişmek hangi akla hizmet ediyor? Şu aşamada İnce’yi kışkırtmak, olası bir anlaşmayı tehlikeyi atacak saldırılarda bulunmak kime yarar?

Öte yandan bazı gazetecilerle arasının açılmasına neden olan, AK Parti’nin bot hesaplarla sosyal medyada kendisine destek verdiği iddialarının doğru olduğu çok açık. İnce, bunu kabul etmek zorunda değil elbette. Yine de gazetecilerden hesap sorması doğru değil. Ama iktidardan para aldığı yönündeki iddialar, “Saray’ın adamı” yakıştırmaları da el insaf dedirecek nitelikte.

Bence muhalif kesimin İnce’ye karşı bu türden ağır ve mesnetsiz suçlamaları durdurması gerekiyor. Bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek istiyorlarsa…

Sonunda Kılıçdaroğlu’ndan beklenen açıklama da geldi. Kılıçdaroğlu, önümüzdeki günlerde randevu talep ederek Memleket Partisi’ne gidecek. Bu görüşmeden çıkacak sonuç çok önemli.

Şunu da unutmamak gerekiyor ki, Muharrem İnce şu anda pazarlıkta elinin en yüksek olduğu günleri yaşıyor. İktidar ve muhalefetin mega seçim kampanyaları başladığında İnce’ye verilen destek azalacaktır, pazarlık gücü zayıflayacaktır. Her iki taraf da bu hesapları yapıyor olmalı. Bekleyip göreceğiz...