Uzman çavuşlar vefa bekliyor! Şehadete koşanlara sahip çık Türkiye

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bel kemiği olan uzman çavuşların birçok sorunu var. Ve bu sorunları herkesin bilmesi, konuşması gerekiyor.

Biliyorum şehit haberleri hepimizin yüreğini yakıyor, ateş sadece düştüğü yeri yakmıyor. İsyan ediyoruz, öfkeleniyoruz… TSK’nın en çok şehit ve gazi veren camiasını oluşturan uzman çavuşlar -30 dereceye kadar görevde vatan aşkıyla ısınıyor.

Birçok haksızlığa uğramalarına rağmen kazan kaldırmıyorlar, vatanları için teröristlerin inlerine kadar giriyorlar. Bu ülke için en çok şehit veren camia olmaktan da gurur duyuyorlar.

Yaptıkları fedakarlığa karşılık tek istekleri mesleki güvence… Dağ başlarında taşıdıkları kilolarca çanta değil, kadro sorunu onlara yük oluyor.

Uzman çavuşlar 1986 yılından beri 3269 sayılı uzman erbaş kanununa göre çalışıyor. Alımları ise terörün en yaygın olduğu dönemde başladı. O yıldan beri hiçbir değişime uğramamış bu kanun.

Tabi tutuldukları sözleşmenin şartları ise çok ağır. Ben uzman çavuşların sorunlarını ve bu sözleşmenin şartlarını öğrendikten sonra bunu büyük bir haksızlık olarak gördüm. Bu şartların görmezden gelinmeden, acilen iyileştirilmesi gerekiyor.

Uzman çavuşların sözleşmeleri 1 ile 5 yıl arasında yenileniyor. Ancak her sözleşme yenileme sürecinde spor ve sağlık testlerinden yeniden geçiyorlar. 25 yaşındaki bir uzman çavuş ile 50 yaşındaki bir uzman çavuşun bu test sonucunda kan değerleri aynı olmalı ve aynı mesafeyi koşmaları gerekiyor…

Bu şartları geçemeyen uzman çavuşun sözleşmesi yenilenmiyor… Hastalıklar yönetmeliği ise en can yakan sorunlardan biri. Her hastalık için iyileşme süreci 90 gün olarak belirlenmiş.

Şeker, tansiyon, fıtık, psikolojik hastalıklar ise direkt fesih sebebi. Kanseri yenseniz bile sözleşmeleri fesih edilebiliyor. Uzman çavuş bir baba, evladına karaciğerinden bir parça verince dahi sözleşmesi iptal ediliyor.

Uzman çavuşlar insani olmayan bir yönetmelik ile karşı karşıyalar. Sözleşmelerinin yenilenmesine az kala, endişelenmeye başlıyorlar. Çünkü sözleşmelerinin yenilenmeme ihtimali var. Adeta meslek hayatları boyunca hasta olmamak için dua ediyorlar…

Üstelik sağlık durumları yüzünden sözleşmeleri fesih edilen uzman çavuşlara ‘Adi malul’ deniyor. Uzman çavuşlar ‘adi’ kelimesinin kaldırılmasını istiyor. ‘Adi malul’ yerine ‘sağlık malulü’ denilmesini istiyorlar.

Üst rütbeleri tarafından ‘kendisinden faydalanılamayacağı’ düşünülen uzman çavuşların da sözleşmeleri fesih edilebiliyor. Kendilerine yönelik bir ödüllendirme yok ancak ceza alabiliyorlar.

Yıllar geçse de rütbeleri yükselmiyor. Yolun sonunda bazı emekliler en düşük emekli maaşa razı geliyorlar. Meslek hayatları boyunca bir tabak sıcak yemeğe hasret kalan uzman çavuşlar emekli olunca da pek rahat bir yaşam süremiyor anlayacağınız.

Uzman çavuşlar şehit olduklarında ise ailelerine verilen şehit maaşı yükselmiyor. Şehit astsubay ve şehit subaylar için verilen maaşlar yükselebiliyor. Hepsi aynı mevzide vatanı savunmasına rağmen… Şehitler arasında bu ayrımcılık neden? Şehitler arasında ayrımcılık olur mu?

Ayrımcılık ordu evleri ve askeri kamplarda da devam ediyor. Uzman çavuşlar bu alanları kullanamıyor. Bir uzman çavuş çocuğu kampa giderek yüzemiyor. Şehit babası orduevine giderek bir bardak sıcak çay dahi içemiyor.

Bunca fedakarlık yapan, Anadolu'nun kerpiç yıkık dökük evlerinde yetişen uzman çavuşlar bu sözleşmeyi hak etmiyorlar… Ekstra bir istekleri de yok. Sadece iyileştirme bekliyorlar.

Vatanı için gözünü dahi kırpmadan çatışmaya giren uzman çavuşların geleceklerinden endişe etmemek istemeleri en doğal hakları değil mi sizce de?

Uzmanlar Federasyonu Genel Başkanı Ali Tilkici ise iyileştirmeler ile daha profesyonel olacaklarını ve mesleki güvencenin devlete hiçbir yük olmadığını sık sık dile getiriyor.

Uzman çavuşların 406 kalem sorunu mevcut. 926 sayılı TSK personel kanunu içerisinde olmak istediklerini belirten uzman çavuşlar ‘vatan savunmasının sözleşmesi olmaz’ diye haykırıyor.

Her asker vatanımız için şehit olduğunda ‘Şehitler ölmez’ diyerek paylaşımlar yapanlar en çok şehit veren uzman çavuşların kadro sorununu konuşmuyor. Bu haykırışı duymuyor.

Uzman çavuşların sorunlarını herkesin bilmesi ve sürekli gündemde tutması artık her vatandaşın öncelikli görevi olmalı. Uzman çavuşlar robot olarak görülmemeli. TSK’daki bu ayrım bitmeli.

Bu vatan için savaşan her askerimiz bizim için eşit ise kanun önünde de eşit olmalı. Uzman çavuşlara kadro verilmesi ülkemizin en önemli sorumluluklarından biridir.

SON DAKİKA HABERLERİ

Cansu Kızılkaya Diğer Yazıları