Khatun!

Merhabalar sevgili okurlarım..

Bu yazımda kadınlarımıza değinmek istedim..

Kadın konusu doğrudan insanın varlık konusudur.

Batı ülkeleri kendi tarih ve sosyal gelişimi içerisinde kadın konusunda gerçekçi olmayan davranışlar sergileyerek kadını aşağılamışlardır.

Bu davranış biçimi orta doğu ülkeleri içinde geçerlidir.

Oysa ki! Bu Türk dünyasında ki kadın için geçerli değildir.

Mesela Türk söylencelerine göre Amazonların ya da bu söylencelerde verilen isimlerle “Alp kızların-Savaşçı kadınların-Turan soylu kadınların” varlıklarını uzun süre korudukları ve sürdürdükleri bilinmektedir.

Türk toplumunda kadının saygın bir yeri vardır.Orta Asya da kurulan ilk Türk devletlerinde kadın ve erkek eşit haklara sahipti.

Devlet yönetiminde,hakanların yanında KHATUN(HATUN) adı verilen eşleri de söz sahibiydi.Kadınlar ata biner,ok atar,top oynar,güreş yapar ve savaşlara katılırdı.

Türkçe “Eş” ve “Yarim” kelimesi kadın erkek eşitliği açısından “Eş-Eşit ve yar-Yarım kelimesinden türeyerek ifade edilmiştir.Kadın kelimesi ise İskit/Saka Türklerinden beri Kağan eşi veya Kadın hükümdar anlamında kullanılan “KHATUN” kelimesinden türetilerek “Kadın ve Hatun” şekline dönüşmüştür.Eski Türk toplumunda kadın bir değer iken,günümüzde ülkemizde yozlaşmış,unutulmuş,dejenere olmuş bir kültür kalıntısında kadınlarımıza verilen değer unutulmuş başlıca şu sorunlara maruz bırakılmıştır.

-Aile içi şiddete maruz kalmak,

-Toplumsal ve kültürel baskı,

-Eğitim-öğretim den yoksun bırakılmak,

-Çalışma hakkından yoksun bırakılmak,

-Çalışanlar için işyerinde ayrımcılık,

Vs.vs.vs.

Bunları saymakla bitmez.

Peki Türk kadınını bu noktaya getiren nedir?

Bence kimlik kaybıdır..

Kendi kimliğini kaybeden bir toplum ötekileşmeye başlar ve asimile olarak yok olur.

Biz Türk toplumuyuz dolayısıyla bu toplumun ezelden gelen kurallarına göre yaşasaydık yukarda saydığımız sorunlar olmamış olacaktı.

Şimdi bu konu ile alâkalı arap ve Türk kültürünü karşılaştıralım..

Arap kültürü ile Türk kültürü arasında sadece kadının statü farkı yoktur.

Arap kültüründe kadının kendisi de yoktur “adı” da yoktur.Yanlış anlaşılmasın arap kadınını küçümsemiyorum.Kadın her yerde kadındır ve saygıyı,korumayı,kollanmayı hakeder.

Arap kültüründe kadınlara ad sıra ile verilir.Sıralanır ve sınıflandırılır.

Mesela ilk kız çocuğuna Elif(Arap alfabesinin birinci harfi,ikinci kız çocuğuna Saniye(sani arapça iki demektir),üçüncü kız çocuğuna Tilte(Arapçada üçüncü demektir),Dördüncü kız çocuğuna Rabia(Arapça da dördüncü) demektir.Bunları sıralayarak çoğaltabiliriz.Burada kast ettiğim verilen isimler değil kadının numaralandırılmasıdır..

En saçması da “Kusur,özür,edep yeri” anlamına gelen “AVRAT” kelimesini kullanmalarıdır.

“Ey kahraman Türk kadını,sen yerde sürüklenmeye değil,omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın”

Mustafa Kemal Atatürk.

“Allah sizden,kadınlara karşı iyi ve hayırlı olmanızı ister,çünkü onlar,sizin analarınız,kızlarınız veya teyzelerinizdir.

Hz.Muhammed S.A.V.

“Kadınlar insandır,biz insanoğlu”

Neşet Ertaş.

Bu kadar bilgin insanın kadınlar hakkında düşüncelerini yok sayıp onlara “AVRAT” demek,bilgisizlik ve körlemesine yaşamaktır.

Türk Kadını “KHATUN” dur,”EŞ” tir.

Bu vesileyle,

Körlemesine kendi töresini yok sayıp,başka kültürün boyunduruğu altına giren insanlarımızın silkelenip kendine gelmesi ivedi bir konudur..

“Kadını sev,kolla,değer ver”

Sevgiyle kalın dostlarım...

SON DAKİKA HABERLERİ

Cengizhan Göksu Diğer Yazıları