Deniz Adar!

TFF’de yılların emektarı Gürsel Bey’in yerine geldi Deniz Adar.

Yayınlarla ilgili departmanda çalışıyor. (Ne yazık ki)

Çünkü basının dilinden, ruhundan anlayan birisi burada görevlendirilmemeliydi.

Deniz Adar bu duygulardan milim anlamadığı için sürekli bir çatışma halinde.

Ne şekilde geldiği, o koltuğa nasıl oturduğu konusunda bir fikrim yok… Tahminlerim var!

Bir önceki WS durumu her şeyin özeti aslında! Şimdi değiştirmiş… Muhtemelen tepki geldi… Normaldir çünkü sen devletin resmi bir kurumunda çalışıyorsun ve attığın adıma dikkat edeceksin. O profil fotoğrafı ile de güç gösterisi yapamazsın, bilakis kendine güldürürsün!

Deniz Adar o koltuğa hakkıyla gelmişse ne ala ama torpille gelmişse de kazandığı parayı çoluk çocuğuna yedirmemesini tavsiye ederim…

Eğer bir torpil varsa, gece yastığa kafasını koyduğunda rahat uyuyabiliyor mu merak ediyorum? Ben uyuyamam!

Bu yazıyı okuduktan sonra yediği ilk yemekte aklına düşeceğim belki de.

Dediğim gibi… Gazetecinin, yayıncının ruhundan dilinden anlamıyor ve tanımadığı üçüncü şahıslarla inatlaşıyor.

Deniz Adar denilen personelin beni ve kurumumuzu yani Nokta TV’yi ilgilendiren tarafı art niyetli olması ve çalıştığı yer ile ilgili ileri geri konuşması.

Başta Başkan Mehmet Büyükekşi, Genel Sekreter Mustafa Baltacı ve sorumlular bu yazdıklarımı dikkatli bir şekilde okusun ve Deniz Adar’ı daha yakından tanısın.

Deniz Adar kişisel hırsını ekmek yediği işin içine dahil ederek kurumumuzun kamu hizmeti sağlamasını engellemektedir!

Çalıştığımız Belediye Derincespor’a bizim yayın yapmamamız için tacizde bulunmuştur.

Geçen hafta kendisi ile tartıştım ve hayatımda ilk kez benden büyük birine sesimi yükselttim.

Çünkü fazlasıyla hak etti. Eğer benim hakkıma birisi tecavüz ederse ben armut toplamam!

Kimse babamın oğlu değil, kral da olsa faydasız! Anlatırım!

2 hafta önce Derince kulübüne “Onlar YouTube'den yayın izni vermiyorum” dedi. Biz de bunun üzerine tüm anlaşmalarımızı iptal ettik, bize soru soran vatandaşa “Yayın yapmayacağız” dedik. Ancak cuma akşamı mesainin bitimine 10 dakika önce izin belgesi gönderecek kadar ehli keyif bir şahıs!

Bunun adı düpedüz komplodur ve bunu yapan kişi Deniz Adar’dan başkası değildir.

Ben de kendisine, bize karşı takındığı tavrından ötürü çok şey yazdım. Bezdi ve aramak zorunda kaldı.

Tartıştık… "Pazartesi’den itibaren senin bize yaptıklarını herkesle paylaşacağım" dedim ve “El mi yaman bey mi yaman göreceğiz bakalım diyerek güya mekanın sahibi olduğunu anlattı. Böyle bir emekçi olabilir mi… Dinlemez, karşısındakinin fikrine saygı duymaz, iletişime kapalı bir kişi nasıl olursa iletişimin en yoğun olduğu görevlendirilir! Şunu merak ediyorum...

Deniz Adar daha önceden de şunları da söyledi. “Burada kimin ne yaptığı belli değilmiş. (Burada dediği şu an ki çalıştığı yer) Koca TFF’yi fakstan kurtardım” diye de ekledi. Yani bizim Gürsel ağabeyi bir bakıma eleştirdi, onun teknolojiden uzak olduğunu aktardı. Yani eski mesai arkadaşını resmen önümüze attı. EKMEK yediği kurumun eski çalışanı ile ilgili böyle bir denir mi Deniz Adar! Bu yaptığın ayıptan öte günahtır!

Neden koskoca adamı bize karşı küçük düşürüyorsun ki?

Ancak ben Gürsel abiyi ezdirmedim ve “Onun da uzun yıllar bu kuruma hizmeti oldu. Bence başka yerde bu şekilde konuşma” dedim.

Deniz Adar üzerine de “Ben buradan çok sıkıldım. Gitmek istiyorum. Tekim, yetişemiyorum” diyerek kendisine çok fazla iş yüklediklerine dair sızladı.

O kadar isyan ediyorsan çalışmazsın olur biter Deniz Adar! Seve seve yürür gidersin yani!

Zaten o an içimden dedim ki “Bana ne yahu… Bana neden anlatıyor bunları. TFF’de oda, koltuk bulmuş, şunun laflarına bak” diye iç geçirmedim değil…

Bu yazdığımı içimde tuttum. Keşke o an suratına okusaydım!

Hoş, TFF gibi büyük bir organizasyonu bir milyon Deniz Adar gelse, konuşsa sarsamaz…

Şimdi diyeceksiniz... "Erdem, hayırdır" Neden mi bu kişiyi yazdım…

Deniz Adar’ın geçen sezondan başladı bizle uğraşması…

Geçen sezonki Derince – Ordu 3. Lig finalinin yayın iznini göndermesine rağmen maçtan saatler önce arayıp “Maçı TRT çekecek, yayın yapamazsınız, FYS’den akreditasyonlarınızı iptal ediyorum” diyecek kadar görev bilincinden uzaktı.

Kurum olarak bir hafta boyunca çalıştık, operasyonlar hazırladık, tam yola çıkacağız ve bir bakıma üst perdeden “Yayın yapamazsınız” diyerek bizi kilitlemeye çalıştı.

Orada sadece köşede duran bir personel olmasına rağmen çok rahat bir şekilde, karşısındakini tanımadan etmeden, emrivaki konuşacak kadar özgüveni yüksek olması beni çok germişti açıkçası.

Onu tanıyan meslektaşlarım Deniz Adar için “Kim bu şahıs? Kafasına göre bize yukarıdan konuşuyor. Bu hakkı nereden buluyor? Nedir bunun cirmi?” diye sorduğumda “Erdem biz de çok çekiyoruz bundan. Gürsel abiye zaman zaman sitem ederdik ancak bu Deniz denilen kişi Gürsel abiyi mumla aratıyor” dediler.

Bende yanlış olmaz… Merak edenler özelden bana ulaşsın, konferans yapalım.

Derince – Ordu maçındaki yanlış tutumlarından ve yenen hakkımızdan ötürü, daha önce hiç yapmadığım bir şeyi yaptım ve Ak Parti Kocaeli Milletvekili Mehmet Akif Yılmaz’ı devreye sokarak yayının yapılmasını sağladım.

Deniz Adar sonra arayıp “Biz size yayın yapamazsınız demedim. Neden insanları aratıyorsunuz?” diyerek ev basit tabirle kıvırdı!

“İnsanlar” dediği de Mehmet Baykan… Eski Spor Genel Müdürü, an itibariyle milletvekili. Ama Deniz Adar’a göre “İnsanlar”

Yani bu kadar rahat olabilir mi bir insan?

Oturdukları yerden “Bu insanlar, ben sıkıldım, TFF’yi fakstan kurtardım” falan…

Bunlar nasıl cümleler!

Yalanlama şansı da yok…

Benim anlamadığım husus şu…

Sen işini yapsana Deniz Adar! Neden ona buna laf yetiştirip dert yanıyorsun. İnsanların umurunda mı senin orada neler yaşadığın. Sen mesaini işine ayır, başka işlerin peşinde koşmasana.

Neden kişisel hırslarını görevine alet ediyorsun. Ayıp değil mi?

Bu hakkı nereden ve kimden buluyorsun? Kime güveniyorsun? Kısacası sen kimsin ve kendini ne sanıyorsun!

Muhtemelen, Derince – Ordu maçındaki yayın olayını bize karşı itibar yaptı ve Nokta TV’ye cephe oldu.

Bakın… Belediye Derincespor Kulübü yeni sezonda da kurumumuzla anlaşıp yayın izni veriyor sağ olsunlar.

Maçları tarafsızlık ilkesi çerçevesinde bizzat ben anlatıyorum. Yayınların kayıtları da duruyor.

Bu sezon Aksaray’dan, geçen sezon Edirne’den, Kütahya’dan, Şanlıurfa’dan naklen yayınlarımızdan ötürü kutlamalar hatta dualar aldık.

Çünkü biz spora, halka hizmet ediyoruz, kamu işi yapıyoruz.

Ancak Deniz Adar denilen şahıs bizim kamu işi yapmamamız konusunda bireysel bir seferberlik ilan etmiş durumda!

Ben eğer haklıysam, insanların yüzüne konuşan ve bu konuda da hiç kimseden çekinmeyen birisiyim.

Beni tanıyanlar bunu iyi bilir.

Telefonda anlattım ama Deniz Adar’ın yüzüne de kurumuza karşı da yaptığı yanlışları da onu ilk gördüğüm ortamda bir bir anlatacağım!

Tekrar ediyorum… Sadece ben değil, Deniz Adar’ı tanıyan herkes kendisinden şikayetçi.

Deniz Adar’a sinirleniyorlar, TFF’yi hedef alıyorlar.

Hal bu ki Deniz Adar orada sadece bir personel ancak o kadar yanlış bir politika ile orada makam işgal ediyor ki, olan TFF kurumuna oluyor.

Şu kısmı da önemli…

Gelelim olayın YouTube tarafına…

TFF, 2 sezon önce Fuchsports denilen kuruma 2 ve 3. Lig’in yayın haklarını verdi.

Hatırlayın, bu kurum tüm maçları YouTube üzerinden “Ücretli” şekilde yayınladı.

Bizde böyle bir şey olmadığı gibi cebimizden de hayli para çıkıyor. (Helali hoş olsun)

Kulüpler 2 ve 3. Lig’de kendi maçlarını YouTube kanalları üzerinden yayınlıyor.

TFF, akademi maçları başta olmak kendi yayınlarını YouTube sayfasından yayınlıyor.

Diğer tüm federasyonlar yayınlarını YouTube üzerinden aktarıyor.

Mesela ben dün Galatasaray – İzmit Belediyespor kadın basketbol maçını TBF’nin YouTube sayfasından izledim.

Dünya’da milyarlarca insan bu platformu kullanıyor.

Deniz Adar da buna dahil!!!

Ancak resmi bir basın kurumu olan, 40’a yakın insanın ekmek yediği, işi sadece gazetecilik ve kamu hizmeti olan Nokta TV’ye YouTube yayınından ötürü “Yasak” deniliyor.

Deniz Adar denilen personelin içinde zerre adalet, zerre vicdan varsa her hafta yapılan korsan yayınları, kaçak çekimleri takip eder!

Bakın… Maçları sadece YouTube üzerinden vermiyoruz. Noktatv.com’dan da Canlı TV’den de yayınlıyoruz.

Biz zaten YouTube kanalı falan değiliz… YouTube, yayın verdiğimiz platformlardan sadece birisi.

Her türlü lisansımız elimizde, İnternet TV’yiz ve uydu lisansımız da cebimizde.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Dairesi’ne kaydımızı bizzat ben takip ediyorum, sonuçlanmak üzere.

Ama Deniz Adar’a göre biz YouTube kanalıyız… Gelsin burayı bir görsün. Dudakları uçuklayacak “Ben bu insanlara çok büyük ayıp etmişim” diyerek pişman olacak.

Kısacası Deniz Adar... Sen bu işi yapma… Sana göre değil... Çünkü iletişimden uzak bir kişisin ve kime nasıl hitap edeceğini bilmiyorsun. Bu nedenle insanları karşına alıp da cephe olma! Emekli ol, maçları evinden izle... Ya da çocuklarına, eşine daha fazla zaman ayır... Dediğim gibi, sana iki gömlek büyük bu iş içinde kayboluyorsun!

Nokta Medya Ocak’ta kuruldu, daha 10 ayı bile doldurmadık ama şehrin en ciddi medya kuruluşu haline geldi.

İsteyen Nokta TV’nin, Nokta Gazetesi’nin Noktatv.com ve YouTube başta olmak üzere diğer sosyal hesaplarından ne tür içerikler ürettiğimizi de görür.

Deniz Adar, açık bir dille ifade edersem bize karşı suç işlemektedir ve görevini hakkıyla yapmamaktadır. Yargı hakkımız ise saklıdır.

Bu çifte standarda sahip olan şahsı sadece TFF’ye değil, haber alma özgürlüğü olan ülkemiz vatandaşına şikayet ediyoruz.

Ona hakaret etmeyeceğim… Evli çoluk çocuk sahibi kocaman bir insan… Onlara karşı da küçük düşürmem... Ben aileye önem veririm. Bir de değmez…

Şunu unutma Deniz Adar seni çok daha yakından takip edeceğim.

Bakalım bize karşı titizliğin başkaları için de geçerli olacak mı?

Dediğim gibi Deniz Adar…

Düşmez kalkmaz bir ALLAH (CC)!!!

SON DAKİKA HABERLERİ

Erdem Övüç Diğer Yazıları