Kızardık…Acaba yüzümüz de kızaracak mı?

Son iki haftada 4 kırmızı kart yedik.

Bunların 3’ü stoper ve kanat bekleri arkasına atılan toplardan. Biri de hızlı atağı engellerken sert müdahaleden…

Şu kesin… Daha santrada rakibimizin ana planı belli oldu.

İki pas yapıp topu sol bekimiz Yunus Emre Gedik’in arkasına koşu yapan 2004 doğumlu Efe Taylan’a attılar. Genç Efe kontrolü düzgün yapsa maça golle başlayacaklardı.

İkinci denemeyi 2. dakikada gerçekleştirdiler.

Korner kullandık, top açıldı, Ahmet Oğuz, Fofana’nın önünden topu almaya çalıştı ama bunu başaramadı.

Devam eden atakta yine top savunma arkasına gönderildi. Appindangoye ile Caner’in arkasına yine Efe sarktı. Daha maçın ikinci dakikası, yılardır Süper Lig’de oynayan, bu kadar tecrübeli bir oyuncuya neden temas edersin?

Bırak gitsin adam… Yetişmeye çalış, faul yapacağına bırak belki kaleci kurtaracak, topu fazla dürtecek belki… Hiç olmadı bırak gol olsun!

Rakibin bütün oyunlarını 10 numaralı Ramirez kurdu.

Bunu o kadar basit şekilde, gözümüze sokarak yapıyor ki, maç boyu kimse bu isme önlem almadı.

Yanındaki Oğuz ile birlikte ikili, üçlü ve basit oyun nasıl oynanır gördük.

İki hızlı kanat, Fofana ve Efe zaman zaman kanat değiştirerek etkili olmak istedi.

Bizim savunma beklerimiz Ahmet Oğuz ve Yunus Emre Gedik kesinlikle gününde değildi.

Açıkçası 10 kişi kaldıktan sonra oyundan Markao çıkar diye düşündüm, hatta yanımdakiler de öyle düşündü.

Arda Musaoğlu kardeşime döndüm. Aynı anda ikimiz de aynı şeyi düşündük. Markao’yu çıkaramadık. Barış çıkmak zorunda kaldı.

İmdadımıza Cissokho yetişti. 18’de Pedrinho’nun başına sert müdahale sonrası dışarıda kaldı.

Artık iki takım da 10’ar kişiydi… Kısacası nefesi olan kazanacaktı.

Oğulcan bireysel çabayla Mendes’i kaçırdı, çaprazdan içeri giren Mendes’in plasesinde top Aynı futbolcu bir de penaltı vuruşundan yararlanamadı.

İlk yarının sonlarında yine Mendes’in getirdiği topta, rakibin uzaklaştırmadığı topu Pedrinho tamamladı ve içeriye 1-0 önde girdik.

Açıkçası kabus gibi başlayan maçın ilk yarısı harika sona erdi.

Şunu söylemek lazım… İlk kez bir takım bizden daha çok topa sahip oldu.100’53 rakip ise biz 47’ydij.

Gençlerbiriği maçından sonra bir takım bize karşı ilk kez bu kadar pozisyon buldu.

İkinci yarıya çok umutlu başladık. Rakip üzerimize gelecek ve açık alan bulacaktık.

Maçın kırılma anı Pedrinho’nun pas vermek yerine şutu tercih etmesiydi.

Oğulcan’a top gelse maç 2-0 olabilir ve o dakika lehimize bitebilirdi.

Saniyeler sonra top kalemizde golle sonuçlandı.

Oyuna kısa bir süre önce giren Diallo elini kolunu sallaya sallaya 60-70 metre topu taşıdı, Ramires’e pas verdi, bu futbolcu da golü attı.

Goller kaçırdık, penaltı kaçırdık, top da sevmedi açıkçası!

Ancak rakibin oyun planı, organizasyonu, en önemlisi oyun gücü ve oyuncu performansı daha iyiydi.

Kocaelispor’da bireysel manada sonuç yapamazsak, işimiz zorlaşıyor çünkü oyunumuz bizi kurtarmıyor!

Yıllardır söylüyorum… Bireysel performanslar, günü zaman zaman kurtarır ama şampiyonluk, güçlü bir oyun ve güçlü oyuncu performanslarının istikrarlı şekilde devam etmesiyle gelir.

Bu ligin en iyi ve en pahalı kadrosu açık ara bizde ama oyun gücü, organizasyon, oyun planı ve iştah bizde değil.

Maç sonundaki manzara bize şunu gösterdi 41 numaralı İzmitli Oktay Gürdal kardeşimize tezahürat yapan seyircimiz kendisini tribüne çağırıp formasını istediler.

Bu arada mental olarak bitmiş Beridze yerine Furkan Gedik’i oyuna alsak 70’den sonra takımdan ümidini kesen seyircimizin coşkusu artardı.

Mendes ve Pedrinho “Ben çıkmak istiyorum” demediği sürece de sahada olması gerekir.

Geçen haftaki Belediye Derincespor maçında şunu gördük bu kentin evlatları takımda olduğunda sinerji muazzam artıyor.

Maç bitmeden giden taraftar oldu.

Sezon başı, özellikle defa kez yazdım ve ekranlarda söyledim…

Bizim taraftarımız oyun olarak da üstün bir takım görmek istiyor.

Isıran, oyun hakimi, cesur ve modern bir futbolla stattan ayrılmayı arzu ediyor.

Son yarım saatteki biten enerjimizin de kesinlikle sorgulanması lazım!

Kimi oyuncularımızın çok isteksiz ve umursamaz oynadıklarını üzülerek gördüm.

İsim verip yıpratmak istemiyorum…

Takım içinde başka bir şey aramak istemiyorum çünkü ve ben saha içini yazmak istiyorum.

Son 2 maçtaki 4 kırmızı kart… Hadi Amed maçında hakem art niyetliydi. Bu maçta? İkisi de net kırmızı kart…

Amed maçında gördüğümüz kartın kopyası! İnanılır gibi değil gerçekten…

Çorum gibi zorlu bir deplasmanda mücadele edeceğiz… Krize girmemek için bu maçı kazanmak zorundayız!

NET!

SON DAKİKA HABERLERİ

Fatih Kurtoğlu Diğer Yazıları