Bünyamin Çiftçi mi? AK Parti mi?
CHP Çayırova ve Büyükşehir belediyeleri meclis üyesi Halis Koç dün bomba bir iddiayı paylaştı.
Halis Koç, Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi’nin Cuma namazı çıkışında 40 yaşlarında bir vatandaşa herkesin gözü önünde tokat attığını açık açık yazdı.
Gazetemizin muhabiri Serhat Güneş bu açıklamayı hemen yakaladı, haberini yaptık.
Haberini yaptığımız sırada Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi’ye ulaşmaya çalıştık.
Halis Koç’un iddialarını sormak için ben dün akşam 3 defa belediye başkanını aradım, açmadı.
Daha sonra özel kaleminden bana dönüş sağlandı.
Bünyamin Çiftçi’yle görüşmek istediğimi, meclis üyesi Halis Koç’un iddialarını soracağımı beni arayan numaraya bildirdim.
Ancak geri dönüş sağlamadılar.
Yine dün akşam Çiftçi’de tokat yediği iddia edilen Fatih Çelik’e ulaşmaya çalıştım.
Ancak Fatih Çelik de bir açıklama vermekten çekindi.
Olayı soğumaya bıraktım.
Bu sabah yeniden Fatih Çelik’e ulaşmaya çalıştım yine bir sonuç alamadım.
Döndüm Bünyamin Çiftçi’yi yeniden aradım, yine bir açıklama alamadım.
Sanırım biz yapmamız gerekeni yaptık.
Şimdi olayla ilgili herhangi bir soru işareti yok gibi görünüyor.
CHP İl Başkanı Harun Yıldızlı da konuyu gündeme taşıdı.
Yani bu tokat hadisesinin doğruluğuyla ilgili herhangi bir şüphe unsuru ortada yok gibi.
Çünkü Bünyamin Çiftçi haklı olsa, tokadı atmamış olsa neden kaçsın? Neden sussun?
Haklı olan insan kendini savunmaz mı?
Aradan geçmiş 24 saat, Bünyamin Çiftçi hala tek bir kelime edemiyorsa demek ki suçlu.
Suçlu ki konuşamıyor.
Ben Bünyamin Çiftçi’nin suskunluğunu bir kabulleniş olarak nitelendiriyorum.
Hoş, en azından açık bir özür dilenebilirdi.
Ben bir hata ettim, nefsime yenildim, sebebi ne olursa olsun itme-tokat adı her neyse, vatandaşa böyle davranmamalıydım diyebilirdi.
Tabi bu bir yüksek gönüllülük meselesi.
Şimdi bu olay, öyle yabana atılacak bir cinsten değil.
AK Partili bir belediye başkanının vatandaşa tokat atması, ülke çapında ses getirecek bir olay.
Sebebi ne olursa olsun rezil bir durum, felaket bir durum, açıklanamaz bir durum.
Bünyamin Çiftçi, konu ne olursa olsun kimseye böyle bir harekette bulunamaz.
Çünkü Bünyamin Çiftçi, sadece kendini temsil eden bir insan değil.
Çayırova’yı temsil ediyor, AK Parti’yi temsil ediyor.
Oturduğu makamın ağırlığını 3,5 yılı geride bırakmış bir belediye başkanına anlatmamıza gerek yok diye düşünüyorum?
Çevreden ne kadar tahrik olursa olsun Bünyamin Çiftçi kendini frenlemeliydi.
O zaman Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu gördüğü ilk yerde ağzını burnunu kırsın.
Ya da Kılıçdaroğlu gitsin Erdoğan’a yumruğu sallasın.
Herhalde bu iki figürün birbirine söylediği sözler kadar sert bir tartışma yaşanmamıştır Bünyamin Çiftçi ile Fatih Çelik arasında.
Çiftçi’yi oradaki tahrik haklı çıkaracaksa; AK Partililer şehit yakınına ağza alınmayacak küfürler eden Lütfü Türkkan’ı eleştirmeyecekti.
Sonuçta o da tahrik edilmiş ve çirkin bir hadiseye sebep olmuştu.
Yani tahrik meselesini geçiniz…
Bugün konuyla Çelik ailesiyle Bünyamin Çiftçi arasında görüşmeler yapıldığına dair duyumlar da aldım. Bakalım, ilerleyen günlerde olay daha da netleşir diye düşünüyorum.
Burada asıl parantezi AK Parti’ye açmak gerekiyor.
AK Parti şimdi ne yapacak?
AK Parti susacak, olayı soğumaya mı bırakacak?
Yoksa ortaya bir dirayet koyup, AK Parti’nin alnına çalınmış bu kara lekeyi temizlemeye mi çalışacaklar?
Ben en çok bunu merak ediyorum.
Hali hazırda AK Parti’den konuyla ilgili bir açıklama da gelmedi.
Çünkü bu olay unutulmayacak, unutturulmayacak.
Her fırsatta AK Parti’nin önüne çıkacak.
AK Parti hep yersiz bir savunma yapmak durumunda kalacak.
AK Parti, Bünyamin Çiftçi üzerinden hem yerelde hem genelde durmadan dayak yiyecek.
Bakalım, AK Parti’nin tepe kadrosu bu konuyla ilgili bir aksiyon alma cesareti gösterecek mi?
Bunu inanın çok merak ediyorum…
Bir vatandaş olarak yapılması gereken şu diye düşünüyorum.
AK Parti İl Teşkilatı, yüksek sesle bu olayı kınamalı, sesini yükseltmeli.
Asla tasvip etmediğini yüksek sesle dile getirmeli.
Kapalı kapılar ardında değil, kamuoyuna yansıyan bir olayı kamuoyunun gözü önünde temizlemeye çalışılmalı.
Ve AK Parti İl Teşkilatı, Bünyamin Çiftçi’ye bir disiplin cezası da vermeli.
Vermeli ki; samimi olsunlar.
Sonrasında Bünyamin Çiftçi ile Fatih Çelik, kamuoyunun karşısına çıkarılmalı.
Bir basın toplantısı düzenlenmeli.
Önce Bünyamin Çiftçi açık açık özür dilemeli, Fatih Çelik’ten, ailesinden ve Çayırovalılardan af dilemeli.
Sonrasında ise bu iki isim kamuoyunun gözü önünde kucaklaştırılmalı.
Bu yol izlenirse, Çiftçi de görevine devam edecekse en azından AK Parti’nin Çiftçi’ye sahip çıkmak için tutunacak bir dalı olur.
Ve en önemlisi; AK Parti bu çirkin olaya karşı tavrını net bir şekilde göstermiş olur.
Yoksa bu olay AK Parti’nin daha canını çok yakar.
Benden söylemesi…