Kapatmak çözüm değil

Bugün İzmit Kent Meydanı ilk mitingine ev sahipliği yaptı.

Alanın giriş ve çıkışı polis ekipleri tarafından kapatılmıştı.

Aynı bölgede cumartesi ya da hafta içi bir gün miting olsa çarşı çok çile çekebilirdi, ama pazar olması kent için de bir avantaj oldu.

BBP’liler mitingden önce bir gün önce yaptıkları basın toplantısında tamamen organik, taşıma yapmadan bir organizasyon yapacaklarını dile getirmişti.

Anladığımız kadarıyla da öyle olmuş.

BBP’nin genç ve dinamik il başkanı Kaan Şengil, mitinge yaklaşık 5 bin kişinin katıldığını ifade etti.

Emniyete dayanan kaynaklara göre yaklaşık 2 bin kişi mitinge katıldığı sözlü olarak alandaki muhabir arkadaşımız Serhat Güneş’e de söylenmiş.

Bende mitingi en kalabalık anında yerinde gözlemledim.

5 bin söyleminin doğruluğuna bu sebeple katılmıyorum.

BBP, ülkede çok büyük bir oy oranına sahip bir parti değil.

Son dönemlerde teşkilatları da hareketlendirdiler.

Bu hareket hemen sayısal olarak kendini gösteremez.

O yüzden alanda toplanan sayıya pek fazla takılmamak lazım.

Buna rağmen İzmit’in merkezinde miting yapmak, hem de taşıma yapmadan miting yapmak bir medeni cesarettir, bunu da atlamamak gerek.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin konuşmasını da dinledim, zaten haberleri sizler de okumuşsundur.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, ağırlıklı olarak HDP’ye yüklenen bir açıklama yaptı ve HDP’nin kapatılması gerektiğini ifade etti.

Şunu ifade ederek görüşümü paylaşayım.

HDP, PKK gölgesinde yıllardır bu ülkede siyasi faaliyet yapan, teröre kucak açan, asla bir Türkiye partisi olamayacak bir oluşumdur.

Bu gerçeği inkar eden ya kördür ya da art niyetlidir.

Fakat parti kapatmak çözüm değil.

Hatırlarsınız, HDP’den önce DTP vardı. Kapatıldı. Ne oldu? HDP açıldı.

İttifak ortakları HDP’nin her fırsatta teröre destek olduğunu, terör gölgesinde siyaset yaptığını yılmadan dile getirmelidir.

Ancak HDP’ye oy veren Kürt seçmene de yanaşma yolları aranmalı, bu işin üzerine daha çok kafa yorulmalıdır.

Mesela Mustafa Destici HDP’ye yüklenirken, HDP tarafından kandırılmış Güneydoğu bölgesinin seçmenine de bir dal uzatabilmelidir, ifadelerini o noktaya evirmelidir.

Bir şekilde o seçmene ulaşabilmenin, gönül bağı kurabilmenin yolları aranmalıdır.

Mitingin en büyük mağdurları

Miting ve mağduriyet kelimeleri yan yana geldiği zaman konu genelde biz oluyoruz.

BBP’nin miting yapacağı günler öncesinden belliydi.

Cumartesi günü düzenlenen basın toplantısında BBP kanadı, gazeteciler için bir çalışma alanı oluşturacağını da söylemişti.

Ama gel gör ki…

Miting alanına görevini yapmak için giden, hatta şöyle söyleyelim;

O kadar hazırlığı, coşkuyu, siyasi söylemi kamuoyuna duyuracak en büyük reklam ortağınız oradaki muhabirlerdir.

En başta onlara rahat bir çalışma alanı sağlamalısınız.

Maalesef bu mitingde BBP bunu başaramadı.

Arkadaşlarımız zorlu koşullarda haberlerini gazeteye yetiştirmek zorunda kaldı.

BBP’nin WhatsApp grubunda yetkililer özür de diledi.

Ne diyelim…

Bir dahakine böyle olmaz inşallah.

SON DAKİKA HABERLERİ

Furkan Çalışkan Diğer Yazıları