Koç Vakfı: Maaş öderken para kazanmak
Koç Holding, dehşet bir yapılanma.
Toptancı bir bakış açısıyla Koç Holding kötüdür demiyorum asla.
Çok insanın ekmek kapısı.
Ancak Koç Holding’in kafama ve gönlüme sinmeyen bir uygulaması var.
Nedir o?
Koç Vakfı’na giriş var, çıkış yok.
Olmaz öyle şey! demeyin.
Anayasanın 33. Maddesinde;
“Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma ve bunlara üye olma ya da üyelikten çıkma hürriyetine sahiptir. Hiç kimse bir derneğe üye olmaya ve dernekte üye kalmaya zorlanamaz.
Bu madde hükümleri vakıflarla ilgili olarak da uygulanır.” yazıyor demeyin.
Çünkü Koç Holding’e bağlı herhangi bir şirkette çalışıyorsanız, vakfa giriş zorunlu.
Çıkış yok. Ya emekli olacaksınız ya da Koç Holding bünyesindeki şirketten ayrılacaksınız vakıftan çıkmak için.
Çalışırken çıkmak gibi bir seçeneğiniz yok.
O para kesilecek.
Sizin konuşma hakkınız da yok.
**
Koç Vakfı, tüm Koç Holding çalışanlarının girmesinin zorunluğu olduğu bir vakıf.
Tüm Koç Holding çalışanları, maaş aldıkları vakit yüzde 6 eksik alır.
Bu yüzde 6, Koç Vakfı’na kesilir.
Koç Vakfı, kesilen yüzde 6’lık dilim kadar, kendilerinin de yüzde 6 ekleme yaparak, vakfa üye olan çalışanlarına verileceğini taahhüt eder.
Aslıda baktığınız zaman işçiye kazandırıyor gibi görünüyor değil mi?
Ama Koç Vakfı diyor ki;
36- 59 ay arasında olanlara yüzde 30, 60-119 ay arasında olanlara yüzde 50, 120-179 ay arasında olanlara yüzde 70, 180-239 ay arasında olanlara yüzde 80, 240-299 ay arasında olanlara yüzde 90, 300 ay ve daha fazla olanlara yüzde 100 oranında ödeme yaparım.
Parayı vermenin koşulu da dilediği müddet çalıştırmak.
Ne kadar ilginç değil mi yahu?
**
Mesele anlattıkça daha da ilginçleşiyor.
Örneğin; Koç Vakfı’ndaki bu para ne oluyor, kesilen tarafından yönetilebiliyor mu? Diye sorabiliriz.
Yönetilemiyor dostlar.
Koç Vakfı, sizden kestiği para ile dilediği gibi yatırım yapıyor, fon alıyor, satıyor.
Sanıyorum Allianz üzerinden alınan paylarla ilgili, para sahibi çalışanlara yönetim hakkını tanımışlar yakın zamanda.
Valla ne diyelim ya!
Allah razı olsun.
Kıymetli bir izin olsa gerek.
**
Dümdüz bir hesap yapalım ister misiniz?
Koç Vakfı’na zorunlu olarak üye yapılan 74 bin çalışan var.
Maaşların yüzde 6’sının ortalama 2 bin liraya denk geldiğini düşünelim.
74.000x2.000 yaptığımız zaman…
Aylık 148 Milyon TL ediyor.
Yani Koç Vakfı, maaş öderken anayasaya aykırı olmasına rağmen zorunlu olarak üye yaptığı çalışanları sayesinde bizim düz mantık hesabımıza göre ayda 148 Milyon TL gelir elde ediyor olabilir. Belki daha azdır, ya da fazladır. Mühim değil.
**
Peki ben bunu neden yazdım?
Yine gelin, çok basit bir hesap yapalım.
X bir Koç Holding çalışanıyım.
50 ay boyunca çalıştım ve Koç Vakfı bende bugüne dek maaşıma göre 50 aylık ortalamada 1.000 TL kestiğini varsayalım.
Ben yatırım yapmak istiyorum ya; 50 ay geriye gidelim.
En basiti, altın yatırımı yaptığımı düşünelim.
50 ayda 50 bin TL yatırım bütçesi oluşturmuşum demek oluyor bu.
50 ay öncesi, altının gramı Ekim 2020 fiyatı, 483 lira.
Ortalama altın fiyatını kabataslak olarak;
2021 ortalaması 550 TL,
2022 ortalaması 900 TL,
2023 ortalaması 1.500 TL,
2024 ortalaması olarak ise 2.700 TL dedik.
Altını çiziyorum, 1.000 liralık kesinti yapıldı benden, 50 ay boyunca.
Bir çalışan olarak ben Koç Vakfı’na 50 bin lira verdim.
Sözleşmeye göre 50 ay çalıştığım için vakıf bana taahhüdün yüzde 30’unu ödeyecek.
Ve işten ayrılırken vakıftan 65 bin TL aldım.
Sadece altın alarak yatırım yapsaydım bugün itibarı ile 50 ayda 51 gram altınım olmuş olacaktı. Hadi 50 gram biriktirdim diyelim.
Bugünün gram fiyatı ile 150 bin lira birikimim olacaktı.
Mesela TÜPRAŞ hissesi alsaydım, yani o parayı ben kullansaydım, belki daha da fazla param olacaktı.
**
Parayı kullanmanız yasak, parayı geri çekmeniz yasak.
Anayasaya aykırı.
Ama Koç Kültürü adı altında, holding her ay çok ciddi bir nakit girdisi sağlıyor.
Ne kadar ilginç değil mi?
Sanıyorum ki; içten içe buna itirazlar yükselmiş.
Ama ne yalan söyleyeyim…
Harika bir sistem.
Sayın Ekonomi Bakanımız Mehmet Şimsek için yeni vergi fikri aklına düşürebilecek, harikulade bir uygulama.
Tebrik ederim.
Allah daha çok versin Koç Grubuna.
Trabzonlulardan müthiş bir iş!
Kocaeli Trabzonlular Dernek Başkanı İbrahim İbrahimoğlu, samimiyetle çalışıyor dernek için. Tüm ekibiyle birlikte.
Dün Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Kocaeli Kent Konseyi’nin YEDE projesindeki desteğiyle hazırladıkları, “6 Üstü +1 Aşk Horon Oynamayan Kalmasın” projesinin final gösterisine bende katıldım.
Kocaeli Trabzonlular Derneği, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Kocaeli Kent Konseyi, Kocaeli Üniversitesi ve Dünya Kromozom Kardeşliği Derneği muhteşem bir işe imza atmış.
8 ay boyunca Down Sendromlu kardeşlerimiz eğitilmiş, müthiş bir tiyatral horon etkinliğine şahit olduk.
Down sendromlu 16 kardeşimizi, aynı sahnede, aynı oyuna hazırlamanın ne kadar zor olduğunu anlatmama gerek yok.
Hem duygulandık, hem gülümsedik, hem bu hayra vesile olanlara dua ettik.
Allah razı olsun.
Bir bölüm var ki; beni çok etkiledi.
Programın başında yine Down Sendromlu kardeşlerimizin seslendirdiği, proje belgeseli yayınlandı.
Ve orada bir kardeşimiz şunu söyledi:
“Bizim yaptıklarımızı görmenize ihtiyacımız var.”
Sonra düşündüm; yahu aslında birçoğumuz bu nedenle sıkıntı yaşamıyor mu bazen hayatta?
Bu yüzden tartışmıyor musunuz yeri geldiğinde anneniz babanızla, eşinizle, dostunuzla, iş arkadaşlarınızla ya da siyasette.
Ama hiç kimse bu kadar yalın ve net bir şekilde ifade etmiyor kendini.
Ve ikna oldum.
Çünkü onlar biz gibi dolandırmıyor işi, doğrudan söyleyebiliyor yeri geldiğinde.
İkna oldum; hakikaten bizde +1 fazlalar.
İpucu
Beni kabullen, kendini yanına al, gidelim.