Ümidini ve cesaretini kaybetme!
Doğru hedef belirleyenler ve doğru kişilerle yola çıkanlar yola çıktıkları anda yarı yarıya hedeflerine ulaşmış demektir.
Buradan anlıyoruz ki en önemli şey insanın ulaşmak istediği hedefi çok iyi seçmesi gerekmektedir.
Hedefleri olan insanların önemli özellikleri vardır.
İdealisttirler, olaylardan kolay etkilenmezler, pes etmezler, uzun vadeli çalışmalar yaparlar, sadıktırlar, ekip çalışmasına ve yanındaki çalışma arkadaşlarına değer verirler.
Asıl anlamamız gereken, bu tür insanlar toplumda aykırı tipler olarak gösterilir.
Çünkü bu insanlar sorgulayan, çözüm arayan, olumsuzlukların arkasına saklanmadan pes etmeyen insanlardır.
En kolay olan olmuyor, düzelmesi mümkün değil söylemine uyup kenara çekilmek ve başarısızlığı ve mağlubiyeti kabul etmek olur.
Bu aynı zamanda gelecekten ümidi olan insanlarında çalışma azmini ve kararlılığını ortadan kaldırır bu en tehlikeli olandır.
Ümidini ve cesaretini kaybetmemek insanların geçmişlerinde kaybettikleri şeylerin en değerlisi hatta tek değerlisidir.
Ümidini ve cesaretini kaybedenler, her şeylerini kaybetmeye üstelik kendinle beraber hareket edenlere de kaybettirmeye mahkûm ederler.
SONUNA KADAR MÜCADELE
Biraz latife olsun diye esprili bir örnek vermek istiyorum.
Örneğin kurbağalar…
İki kurbağa gezintiye çıkarlar… Zıplaya zıplaya gezerken bir anda kendilerini derin bir süt kazanının içinde bulurlar uzun süre çırpınarak çıkmaya çalışırlar ve artık dayanacak güçleri kalmaz.
Kurbağanın biri “Artık dayanamıyorum” diyerek kendini bırakır, diğeri uzun süre pes etmez ve mücadeleye devam eder.
Uzun bir süre sonra ayağının bir şeye temas ettiğini hisseder bir de ne görsün kurbağanın çırpınması neticesinde kazanın dibinde bir yağ tabakası oluşmaya başlar.
Bunu gören kurbağa daha kuvvetli çırpınmaya başlar ve bir müddet sonra yağ tabakasından zıplayarak dışarıya çıkar kurtulur, mücadeleyi bırakan ise çoktan ölmüştür.
Bilmem anlatabildim mi.
BU TÜR TİPLER ÇIKACAKTIR
Mücadele, azim ve kararlılığımız toplumda karşılık bulmayacağı için sizi ve bizi hedefinden vazgeçirmeye çalışan insanlar çok olacaktır.
Çünkü onların bu cesaret ve kararlılığı gösterecek duruşları ve yürekleri yoktur, başarmaya çalışanları vazgeçirmeye ve ümitsizliğe iterler ve iyilik yaptıklarını zannederler.
Aslında kendilerine de zarar vermektedirler.
Bir başka kurbağa hikayesi ile devam edelim.
Kurbağaların önüne engeller koyarlar ve atlamalarını isterler fakat kurbağalar hedefleri atlayamaz çünkü hedefe tam gelirken “Atlayamazsın, atlayamazsın” sözleriyle karşılaşırlar. Fakat aralarından bir kurbağa hedefi atlar. Testi yapanlar buna bir anlam veremez araştırmaya başlarlar.
Sonuç çok çarpıcıdır. Kurbağa sağırdır…
Hedefine ulaşmak isteyenler, çevresinden gelecek olan olumsuz seslere sağır olmak zorundadır.
Bilmem yine anlatabildim mi?
Sen bildiğin doğrudan şaşma, cahillerin ve eğitimsizlerin ne dediği ile ilgilenme, onlara duruşunla cevap ver.
Bir şey mi dediniz?
Bu günlerde biraz ağır işitiyorum da…
Hee biletinizi mi aldınız?
Şimdiden hayırlı yolculuklar!