Asıl haber kötü haberdir

Nevzat Altun

Nevzat Altun

Tüm Yazıları

Bilinen ilk gazete Avrupa’da 1609 yılında çıkmış. Öncesinde seçkin ve zenginler haber kağıtları ile havadislere ulaşırmış. Devrimler, değişimler, dünya savaşları gazetelerin etkisini arttırmış. Zamanla radyo ve televizyonlar gazetelerin tahtını sallarken bu defa internet ve sosyal medya ile beraber gazete kavramı değişik bir boyuta geçmiş durumda.

Gazeteler; haber ve bilgi verme biçimleri konusunda çok eleştirilmiştir. Bu eleştiriler sosyal medya için ne kadar geçerlidir, siz karar verin. Zira gazeteler sadece haber ve bilgi veriyor sanılırken, yanlış yönlendirdikleri için “yararları mı çok zararları mı? Tartışmasına maruz kalmıştır. Bu tartışma sosyal medya ve internet kavramları ile devam ediyor.

Şimdi biraz gazeteler konusunda yapılan tespitleri sosyal medya, internet ve modern haberciliğe uyarlamaya çalışalım.

Sosyal medya kullanmıyorsan bilgisizsin. Sosyal medya kullanıyorsan bilgilerinin çoğu yanlıştır. Ne dersiniz? Çok da yanlış bir tespit değil.

"Hiçbir şey okumayan adam, gazete dışında hiçbir şey okumayan adamdan daha eğitimlidir." Bu sözü söyleyen kişi 21. Yüzyılda yaşamış olsa aynı şeyi sosyal medya için gönül rahatlığı ile söylerdi.

Bir başkası demiş ki ; "Gazete okuyarak dünyada olup bitenleri anlamaya çalışmak, saatin saniyesine bakarak zamanı anlamaya çalışmak gibidir." İnternet sayesinde hızlı haber alıyoruz. Bu haberler doğru olsa dahi bu sözün günümüze ne kadar uyumlu olduğu da ortada.

"Gazetelerde okuduğunuz her şey kesinlikle doğrudur, birinci elden bildiğiniz o ender hikâye dışında." Ya sosyal medya?

Yakın zamanda yaşadığımız deprem felaketinde haberin aktarılmasında hız, doğruluk, samimiyet, dürüstlük, gerçeği aktarma kavramları bir kez daha sorgulandı. Gazeteler, haber siteleri, sosyal medya bunu ıskaladı biraz. Ancak biz yine de okumaya devam ederken şu söz hep beynimizde yankılandı; "Yalanlar arasında okumaya devam ediyorum."

Sosyal medya ve gazete okumama üzerine ancak şöyle bir mazeret sizi ikna edebilir; “Önemli bir şey olursa annen seni arar."

Yanlış yönlendirdikleri için, sosyal medya haberi ve gazete okumak, yalan söylemesi için birine para ödemeye benziyor adeta.

Devletsiz medya mı, medyasız devlet mi ? Devletin müdahale etmediği bir medya mı yoksa medyanın olmadığı bir devlet mi? Ne soru bu kadar basit ne pratikte uygulaması.

Gazetelerin kattığı güzel şeyleri söylemeden geçmek olmaz; “İyi bir gazete, sanırım, kendi kendine konuşan bir ulustur."

Olur da o şanslı kişi siz oldunuz ve cep telefonunuzla yakaladığınız o olayı dünya ile “bir gazeteci gibi” paylaştınız ve fenomen oldunuz, sakın unutmayın aktarma biçiminiz sizi hafızalara kazabilir. Çünkü “Edebiyat iki kez okunacak bir şeyi yazma sanatıdır; gazetecilik ise bir seferde kavranacak şeyi.”