Canınız sağ olsun Bizim Çocuklar!
Pisipisine yarı finali kaçırdık.
Emin olun Hollanda elenmeyecek bir takım değildi. Çok ama çok yazık oldu.
Maçı analiz edelim.
Karşılaşmaya 5-2-3 sistemiyle başladık.
Top bizdeyken savunmada 3’lüye döndük, kanat beklerini orta sahaya çıkartıp, ataklarda 3-4-3 şeklinde dizilip pozisyon bulmaya çalıştık.
Takım halinde her zaman topun arkasında, alan daraltarak, zaman zaman önde baskı yaparak, takım savunmasını ve kademeleri iyi gerçekleştirdik.
Hızlı ataklar ve duran toplardan pozisyon bulmaya çalıştık.
Hollanda’nın ilk dakikalardaki baskısını kırdıktan sonra set oyunuyla topa sahip olmaya, olgun ataklar geliştirmeye çalıştık.
35’te kullanılan kornerin devamında top Arda’ya geldi ve Arda sağ ayağı ile ortaladı, Samet kafa vuruşu ile golü buldu.
Zaten Samet vurmasa arkasında Kaan, o da vuramasa Abdülkerim vuracaktı.
Takım halinde konsantreydik… İstiyor, hissediyorduk…
Devreye 1-0 önde girdik.
Açıkçası ilk devre tüm takım ve hocamızın planı harika işledi.
GAKPO’YA ÖNLEM ALAMADIK
İkinci yarının başında Hollanda’da Teknik Direktör Korman Veghorst’u oyuna alarak savunmamızın dengesini bozmaya çalıştı.
Hayli baskı kurdular, buna rağmen iyi direndik fakat hızlı paslarla bir iki kez çıkabildik.
Birinde Arda’yı düşürdüler, serbest vuruş kazandık, Arda’nın şutunda kaleci az da olsa dokundu ve top direkten dışarı gitti.
Bir diğer pozisyonda Kenan’ın şutunda kaleci topu son anda çıkardı, Kaan’dan savunma topu kornere çıkardı. Gol olsa 2-0’a gelecek olan maçı da farka götürecektik.
Ancak Hollanda’da ilk yarıda nefes aldırmadığımız Gakpo ikinci yarı etkiliydi.
Mert Müldür’ün üzerine oynadı ve soldan sürekli Depay ile birlikte gol için zorladı.
Bu ana kadar plan iyi işledi fakat 60’ta önde top tutmak ve tehdit oluşturmak adına Kerem-Cenk değişikliğini yapmalıydık.
Aslında duran toplarda rakibe çok fırsat da vermedik.
Bitime 20 dakika kala korneri pasla kullandılar, biz de bir an gafil avlandık ve Depay’ın ortasında stoperleri De Vrij bom boş yükselerek kafa vuruşu ile skoru 1-1’e getirdi.
76 da ikinci gol geldi. Uzaklaştıramadığımız top sonrasında sağdan gönderilen top 3 savunmacımızı geçti ve Gakpo, Mert’in de müdahalesi ile ağlarımızı buldu.
HAMLELERDE GECİKTİK
2. golü yiyene kadar hocamız oyuna müdahale etmedi.
Ne zaman ikinci golü yedik, müdahaleler geldi.
77’de Kenan yerine Kerem, Salih yerine de Okay oyuna girdi.
Ardından sonra Samet sakatlanınca 82’de yerine Cenk, Mert Müldür’ün ise Zeki dahil oldu.
Sistem olarak 4-4-2’ye döndük ve o dakikadan sonra önde top oynadık, net pozisyonlar bulduk.
Zeki, Kerem, Cenk ve 88’de oyuna giren Semih ile saç baş yolduk.
Objektif olmak gerekirse, maçın 15 dakika hariç Montella’nın planı gayet başarılıydı.
Ancak şu gerçeği de gördük. Bu türlü üst düzey maçlarda aksiyon alırken gecikirsen rakip cezayı kesiyor.
O yüzden teknik direktör ile yardımcıları maç öncesi ve maç anlarını an be an yaşamalı, kenar yönetiminin formu, dokunuşları yerinde olmalıydı. Bu dediklerim hayati olaylar.
Yine de maçı çevirmek için elimizden gelen her şeyi yaptık, hatırı sayılı net pozisyonlar bulduk.
Maç uzasaydı kesin 1 gol daha bulur ve turu geçerdik çünkü Hollanda tamamı ile savunmaya yönelik hamleler yapmıştı.
Bu turu geçip, İngilizleri de eleyip finale çıkmak hiç de sürpriz olmazdı.
Fransız hakem ve VAR hakemleri de maçın perde arkasında Hollanda’nın 12 ve 13. oyuncularıydı.
Herkesi yenebilirdik…
Olmadı… Çok çok üzüldük…
Canınız sağ olsun Bizim çocuklar!