Gazze!

Ahmet Akçaalan

Ahmet Akçaalan

Tüm Yazıları

Geceler aydınlık oluyor,

Bu güneş değil,

Gökyüzünden üstlerine felaket yağıyor,

El kadar çocuklar,

Son defa güneş doğdu sanıyor…

*

Gündüzler gece azabına dönüşüyor,

Güneş doğmuyor,

Doğan güneş mi bilinmez,

Soğuk bedenleri ısıtamıyor,

Bir barut kokusu,

Ve yok olan insanlık…

*

Oğlunun yüzündeki maskeyi “Korkma, şehit olacaksın” diyerek bir anne çıkartıyor,

Nasıl zalim bir dünya ve ona karşı nasıl bir teslimiyet…

Evlatlarını toprağa veren baba, başkasına yardıma koşuyor,

Anne, babasını kaybeden çocuk hakka insanlığı şikayet ediyor,

Yıkıntılar arasında bir ses yükseliyor,

“Allah bize yeter ve o ne güzel vekildir”

*

Görüp, duymayı kaldıramıyorken,

Orada yaşamak ne ağır bir yük.

Milyarlarca insan arasında bir tükeniş,

Küçük bedenlere ağır bir yük.

Nereye gideceğini bilemeyen insanlar…

O insanların gökyüzüne “Nerede Müslümanlar” diye haykırırken,

“Bizden değil “ denilen insanların bizden cesur çıkışları…

Filistin’e destek eylemlerinde Felsefe Bölüm Başkanı'nın ABD’de tutuklanması,

Dünyanın sokaklara yayılması…

Ve o an Hz. Muhammed’in (s.av) o sözü gelir akla…

“Hayır, çok olacaksınız ama sizin çokluğunuz su üzerindeki saman çöpünün çokluğu gibi olacak, ağırlığınız olmayacak. Bir de vehm hastalığına yakalanacaksınız.

Bir yutkunuyor insan benden,

Ben demekten,

Beni anlatmaktan utanıyor.

*

Çadırlarında yakılan insanlar,

Yeryüzünde görülmemiş bir vahşet,

Ne demiş üstat,

“Savaşın çocukları alnından vuruluyor”

16 bin ölen melek yüzlü çocuk,

Görülmemiş zalimlik arşa değiyor.

*

Bir duvar gerek,

Duvar olmak tarihimiz gereği bize yakışır,

“Türk beklenendir” mitini anlamak gerek.

Vazgeçerek dünyadan, o duvar Türk duvarı olmalıdır.

Bumin Kağan duvar olmuştur.

Alparslan duvar olmuştur,

Kanuni, Yavuz, Fatih duvar olmuştur.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk duvar olmuştur.

*

Bir kan yeniden damarlarda dolaşmalı…

Bir şuur gerek,

Yoksa bu hesap bizi ezip geçecek.

Bin 300 yıl önce şöyle haykırdı Tonyukuk Yazıtlarında o kan;

“Çoklar diye korkmadık, azız diye çekinmedik. Düşmanlarımız etrafımızda ocak gibiydi, biz de ateş idik..."

*

Biliyorum,

Adım kadar biliyorum,

Rüzgar nereden eserse essin,

O gün doğacak.

Zalimlerin hesabı ağır olacak.

Hak edersek vesile biz oluruz,

Biz hak edemiyorsak, bizden sonrakiler hak edecek.