Genetik Kodlarımıza Dönüyoruz!
Diyeceksiniz ki,
Ekonomi,
Diyeceksiniz ki,
Adalet,
Diyeceksiniz ki,
Yanlış atamalar,
Diyeceksiniz de, diyeceksiniz…
Bu yazıyı siyasilere, partilere, liderlere bağlamayın…
*
Zaten yazacaklarıma inanan, sağ baştan saysan kaç kişiyiz, bilmiyorum.
Birileri ise 6 yıldır, mevcut yerel yönetim düzeninin haksızlığa uğrattığı “sen mi yazıyorsun” diyecek.
Evet ben yazıyorum.
*
Bir gün gelecek,
Bu yazdıklarım gerçek olacak.
Yürekten inanıyorum.
*
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı resmi sitesine girin, kuruluş; Çaka Bey ile 1080’lere dayanır.
Kara Kuvvetleri Komutanlığı resmi sitesine girin, kuruluş; Mete Han ile M.Ö. 209
Jandarma Genel Komutanlığı resmi sitesine girin, kuruluş; Göktürkler Dönemi’nde devlet merkezinde Börü’ye gider. Resmi olarak ise 1834’lere dayanır.
Yani anlatmak istediğim,
Neden şöyle diyoruz?
2 bin 200 yıllık devlet geleneği,
1000 yıllık toprak hakimiyeti,
100 yıllık Cumhuriyet tecrübesi…
Yani 2 bin yıl yönettiğimiz, yön verdiğimiz ve en güçlü olduğumuz tarih sahnesinde şuan en güçlü biz gözükmesek de, son sancak Türkiye bütün kurulan devletlerden daha güçlü olacak.
Bu millet kadar, başka bir milletin hikayesi yok, tarihi yok.
Gençlere sesleniyorum ABD kaç yıllık devlet bir bakın?
En nefret ettiğim kendi milletini cahil ve küçük görerek aşağılayanlar…
*
Ve neden bu yazıyı yazdım?
Sadece 1900’lü yılların sonrasını var sayanlar veya sadece 1900’lü yılların öncesini kabul edenler iyi anlasın, biz bir bütünüz.
Ve genetik kodlarımız dönüyoruz.
Hava Harp Okulu'nu birincilikle tamamlayan Teğmen İkra Kuyumcu’nun konuşmasını iyi anlamak lazım.
100’ün üzerinde dinledim.
Ne diyor?
"Mete Han'dan Alparslan'a, Fatih Sultan Mehmet'ten Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e uzanan 2200 yıllık Türk Devlet geleneklerine dayanan yolda yürüyeceğimize söz veriyoruz."
Tüylerim diken diken oluyor.
Ruhumda bir Anadolu Selçuklu kartalı uçuyor.
Ve göreceksiniz…
Dönem “Türk Yüzyılı” olacak.
*
21 Haziran 2013
Azerbaycan’da Türk Devlet Teşkilatının ilk tohumları Türk Diasporasına katılan bir gazeteci olarak yazıyorum. O günlerde kimse Türk Devlet Teşkilatının kurulabileceğine inanmıyordu.
Yani büyük plan çizildi ve uygulanmaya geçildi.
Bir dönem Sovyetler Birliğinin yıkılacağına kimse inanmıyordu.
Hatta Türk Devletlerinin birleşip ortak hareket edeceği ve devlet teşkilatı kuracağı, bırak imkânsız olmasını hayal dahi edilmiyordu.
Önce Türk Konseyi sonra Türk devlet teşkilatları…
Artık biz de varız.
Rusya’nın arka bahçesi olarak görülen Türk coğrafyası artık 300 milyon nüfusu ile bakış açısını bize çevirdi. Sadece hastalıklar ile anılan ve hiç Türkiye’nin gündemi olmayan Afrika’ya dair artık Türkiye’nin bir planı var.
Türkiye artık gerekli adımları adıyor.
Ve büyük Türkiye adım adım ilerliyor.
Bunu kimler görüyor?
Kimler küçük meseleleri takılı bilmem.
Bildiğim büyük plan işliyor.
Genetik kodlarımıza dönüyoruz.
Büyük Türkiye…
Not; Bugün birilerini güldüğü bu köşe yazım. Yarınların tarihi notu olacak.