“Gericiliğe karşı laikliği savunacağız”

Alevi Kültür Dernekleri Kocaeli Şubesi 1978 yılında gerçekleşen Maraş katliamını anmak için basın açıklaması düzenledi. Açıklamada konuşan Birol Sağlam, “Biz Aleviler, gericiliğe karşı laikliği savunmaya devam edeceğiz” dedi.

“Gericiliğe karşı laikliği savunacağız”

Alevi Kültür Dernekleri Kocaeli Şubesi 45 yıl önce gerçekleşen Maraş katliamını anmak için basın açıklaması düzenledi. Açıklamada Alevi Kültür Dernekleri Kocaeli Şube Başkanı Birol Sağlam, Kocaeli Maraşlılar Derneği Başkanı Davut Çevik ve dernek üyeleri katıldı. Alevi Kültür Dernekleri Kocaeli Şubesi’nde gerçekleşen programda katliam sinevizyonda gösterildi.

KATLİAM UNUTULMADI

Konuşmasında Maraş katliamını unutmadıklarını vurgulayan Birol Sağlam, “19 Aralık 1978 günü başlayıp tam bir hafta süren ve insanlık tarihinin en kara günlerinden biri olarak tarihe geçen Maraş Katliamının 45.yılında katledilen canlarımızı bir kez daha anıyor ve anıları önünde saygı ile eğiliyoruz.

“BİR ALEVİ KATLİAMI”

Resmi rakamlara göre 120, gerçekte ise çok daha fazla insanın korkunç yöntemlerle katledildiği yüzlerce insanın yaralandığı, binlerce insanın toprağını terk etmek zorunda kaldığı Maraş katliamı bir Alevi Katliamıdır ve hala ‘Türkiye’nin kara kutusu’ olma özelliğini korumaktadır.

“PLANLI VE ÖRGÜTLÜYDÜ”

Yaşanan bu katliam, basit bir “Alevi-Sünni” düşmanlığı ile açıklanamayacak kadar ciddi nedenleri ve derin sonuçları olan bir katliamdır. Maraş Katliamı noktasına, virgülüne kadar hesaplanmış, planlı ve örgütlü bir saldırıydı. 7-8 gün süren katliam süresince devlet hiçbir müdahalede bulunmamış ve adeta birçok legal ve illegal birimleri ile katliama katkı sunmuştur.

“İNSANLAR BALTAYLA ÖLDÜRÜLDÜ”

Bundan tam 45 yıl önce, devlet Maraş’ta Alevilere karşı suç işlemiştir. Tüm Alevi katliamlarında olduğu gibi, uzun süren hazırlıkların ardından, o gün de camilerden anonslar yapılarak Aleviler hedef alınmıştır. Önceden hazırlanmış silahlar, baltalar, benzin bidonları katil sürüsüne dağıtılmış ve kentte Alevi katliamı başlatılmıştır. Maraş'ta yaşlı, genç, çocuk yüzlerce insan sadece Alevi oldukları için hunharca katledildi. Evler yakılırken canını kurtarmaya çalışan insanlar baltalarla öldürüldü.

“HANGİ VİCDANA SIĞAR?”

Tüm bunlar ve daha fazlası o dönemde, "Allah için savaşa" diye slogan atan ve bugün AKP ile birlikte ülkeyi yöneten MHP öncülüğünde, devlet gözetiminde yapılmıştır. Alevilere bu kadar düşman olmak, kin duymak hangi aklın ve inancın ürünüdür. Yıllarca komşuluk yaptıkları insanları, çocukları vahşice katletmek hangi vicdana sığar.

“LAİKLİK MÜCADELESİ VERİYORUZ”

90 yaşındaki bir kadını işkenceyle katletmek hangi ahlakın ifadesidir. Alevilere kin ve nefret duyanlar nasıl bir psikoloji içindedir? Biz biliyoruz ve onun için örgütleniyor, demokrasi, eşitlik, özgürlük ve laiklik mücadelesi veriyoruz. Biz Aleviler olarak, Laik, demokratik, özgür bir ülkede herkesin eşit haklarla, eşit koşullarda, barış içinde, birlikte, bir arada yaşama iradesinden ve inadından vazgeçmeyeceğiz.

“YÜZLEŞMEK ŞART”

Bizler; demokrasinin, insan haklarının, özgürlüklerin, hukukun üstünlüğünün, adaletin yeşermesini istediğimiz bu coğrafyada katliamlarla yüzleşmenin şart olduğunu düşünüyoruz. Türkiye Halkları ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti geçmişiyle, tarihiyle, katliamlarla yüzleşmek zorundadır. Bu yüzleşme gerçekleşmeden bu ülkeye demokrasi asla gelmeyecektir.

“KATLİAMLARA SEYİRCİ KALANLARI DA UNUTMADIK”

Demokrasinin olmadığı bir yerde, barıştan, özgürlüklerden ve en önemlisi yaşam hakkından ve hatta ekmek ve aştan bahsetmek te mümkün olmayacaktır. Bizler Maraş’ta kocasına “Beni sen öldür, onların eline bırakma” diyen Ümmühan Doğan’ı, parçalandıktan sonra kazana atılıp, yakılan 14 yaşındaki Ali Tıraş’ı, karnında 8 aylık bebeğiyle katledilen Esma Suna’yı, kendi düğün gününde öldürülen Mehmet Ali’yi, Sivas’a türküleri ve semahlarından başka bir şey götürmedikleri halde yakılarak katledilen otuz üç canımızı, Ankara’da barış istedikleri için katledilen canları da, katledenleri de, bu katliamlara seyirci kalanları da unutmadık. Katliamlardan hesap sormak yerine katilleri aklayanları ve saklayanları da unutmadık.

“HİÇBİR ŞEY DEĞİŞMEDİ”

Aradan geçen bunca zamana karşın hiç bir şey değişmemiş, tam tersi bu 45 yılın 21 yılında iktidar olan AKP'de Alevi düşmanlığının odağı haline gelmiştir. Çünkü herkesin Türk ve Sünni olduğunu iddia eden ve Diyanet işleri başkanlığını devletin merkezine alanlar, tüm itirazlarımıza rağmen Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Alevi Bektaşi Cemevi Başkanlığını kuranlar huzurdan, adaletten, eşitlikten bahsedemezler.

“ASİMİLE ETME PEŞİNDELER”

Tarih boyunca Alevileri katledenler, bugün dedelere maaş, cemevlerine ise "Kültür Merkezi" gömleğini giydirerek Alevileri katletme ve asimile etme peşindeler. Bu vesileyle belirtelim ki, devletten maaş alan ya da alacak olan dedeler, Kerbela’da Ali Askeri, Maraş'ta Ali Tıraş'ı, Madımakta Koray Kaya'yı katledenlerle el sıkışmış sayılacaktır.

“ALEVİLER HEDEF ALINDI”

Faşizm, iktidarını korumak için her dönemde Alevileri hedef almıştır. Çünkü tekçi, ırkçı ve siyasal İslamcıların korkulu rüyası 73 millete bir nazarla bakan Alevilerdir. Bu bağlamda Malatya, Maraş ve Çorum’da Alevi katliamları yaparak 12 Eylül faşist darbesini gerçekleştirmiştir. Milliyetçi ve siyasal İslam'ın ülkeyi getirdiği yer ortadadır.

“HER ALANDA VAR OLACAĞIZ”

Kan, gözyaşı, açlık, sürgün ve yok saymaktır. Biz Aleviler, her türden tekçiliğe ve ırkçılığa karşı 73 millete bir nazarla bakmaya devam edeceğiz. Biz Aleviler, şeriata, ırkçılığa ve her türlü gericiliğe karşı laikliği savunmaya devam edeceğiz. Akıtılan bunca kanın hesabı sorulana kadar, her alanda var olacağız.

“HİÇBİR KATLİAMI UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ”

Bu ülkedeki farklı inanç ve kültürlere mesafe koymadan, ötekileştirmeden, bu kan gölüne çevrilmiş topraklara barış, eşitlik ve adalet gelene kadar mücadelemize devam edeceğiz. Laik ve Demokratik Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz. Başta Alevi katliamları olmak üzere hiçbir katliamı unutmadık, unutturmayacağız” dedi.

“Gericiliğe karşı laikliği savunacağız” - Resim : 1

Kaynak: HABER MERKEZİ