İşçiler sendikalara güvenmiyor! Kopal nedenlerini anlattı

Ekonomik krizin ağırlığı arttıkça işçi-sendika ilişkilerinin önemi günden güne daha fazla ortaya çıkıyor. Nakliyat İş bu dönemde öne çıkan sendikalardan birisi. Nakliyat İş Gebze Şube Başkanı Erdal Kopal’la gerçekleştirdiğimiz söyleşinin ikinci kısmını yayınlıyoruz.

İLGİNÇ BİR ÖNERİ

Kopal söyleşinin ikinci bölüme ilginç bir öneriyle başlıyor, “İkinci hedefimiz ise sendika aidatlarının işveren tarafından işçinin ücretinden kesilmemesi, bizzat işçilerden toplanmasını savunuyoruz.”

Bu ilginç bir istek, neden böyle bir isteğiniz var?

İşçiyle birebir iletişim için bu çok önemli. Şu an aidatı direkt yatıyor fakat işçiyle iletişiminiz zayıf. Mesela şu an e-devletten üye olunuyor ama bu kimdir, necidir bilemiyorsun. Bu sendika ile işçinin bağını yok ediyor. Bu bilerek yapılıyor, bu tür uygulamalar işçi sınıfının başını bağlamak için yapılmış şeyler. Bizim gibi sendikalar bunu kendi tüzükleriyle aşmaya çalışıyor. Daha demokratik bir sendika bizim amacımız. İşçi sendikasından hesap soramıyorsa, eleştiremiyorsa, temsilciler atamayla belirleniyorsa bu nasıl demokratik olabilir? Bizde temsilciler her seferinde seçimle, sandıkla belirlenir.

Şu an kaç üyeniz var?

11.500 civarında bir üye sayısına ulaştık.

Bu sayı nasıl bir sayı, iyi mi, kötü mü daha gidilecek yol var mı?

Türkiye’de sendikacılık çok kötü bir yerde. Sendikal örgütlülük çok düşük, resmi istatistiklere bakarsak kamu dahil %11, 12 civarı örgütlülük var ama toplu iş sözleşmesi hakkında faydalanma %5, %6 civarında. Yani üye sayıları toplu iş sözleşmeli sendika üye sayısı değil. Böyle bir durumda bizim gibi yoktan var olmuş bir sendika için üye sayımız hiç kötü değil ama elbette yürünecek daha yol var. Bizim mücadeleci sendikacılık anlayışımızdan korkuluyor. Bugün Türk-İş’in sayısı yüksek olsa ne olabilir? Yaptıkları imzaladıkları sözleşmeler ortada, şimdiden asgari ücretin altında kalıyorlar…

MÜCADELECİ SENDİKA EKSİKLİĞİ VAR

Kocaeli örgütlenme açısından nasıl bir yer? Nasıl bir işçi havzası var önümüzde?

Kocaeli yaklaşık 12 OSB’nin olduğu herhalde tek bölge. Yabancı sermayenin yoğun ilgisi olan bir ülke. Sanıyorum sendikal örgütlülük açısından Kocaeli özel bir yerdedir. Bu bölgede mücadeleci bir sendikacılık eksikliği var. Biz kendi işkolumuzda bu işi yapıyoruz, sendikamızın en büyük şubelerinden birisidir Gebze şubesi. Bu potansiyeli, bu örgütlenmeyi büyütüyoruz. Diğer işkolları açısından ne yazık ki sendikaların çoğu, belli mücadeleci şubeler-sendikalar dışında büyük oranda sarı sendikaların elinde. İşçinin başı bağlanmış, işverenler beraber, işçilerin farklı bir sendikayı değerlendirme ihtimali belirdiği zaman bunu şiddetle, her türlü olanla bastıran bir süreci yaşıyoruz Kocaeli’de. Ciddi bir potansiyel var burada ama mücadeleci sendika eksikliği var. 16 Haziran 1970’deki Büyük İşçi Direnişi’ne öncülük etmiş bir şehir Kocaeli, bu potansiyel hala var demektir bu, tarihsel mirastır.

EN ÖNEMLİ SORUN

En önemli sorun sendikalara güvendir. İşçiler sendikalara güven duymuyorlar. İşçiler işten atıldığında, haksızlığa uğradığında, sorun yaşandığında işverenler karşı karşıya gelindiğinde işverenle ilişkilerini sıkı tutmak için, saltanatlarını, adi olanaklarını kaybetmemek adına işçi sınıfına ihanet ediyorlar, sahip çıkmıyorlar.

ÖRNEK BİR MÜCADELE

Bunun en iyi örneklerinden birisi Uzel Makine, Uzel traktör markası. 15 yıl önce kapatıldı, Türk Metal Sendikası vardı, sahip çıkmadılar. Bizim işkolumuz olmamasın rağmen o işçilere sahip çıktık, mücadele ettik. 10 yıldır alamadıkları tazminatlarını ve geçmişe dönük, fazlasıyla alarak Türkiye işçi sınıfına örnek olacak bir mücadeleyi başarıyla sonuçlandırdık. Bu güveni vermemiz lazım işçi sınıfına.