İşinize de saygınız yok kendinize de!

Türkiye Güreş Federasyonu, Paris Olimpiyat Oyunları’nda kadınlar ve erkeklerde başarısız oldu.

Bunun neden, niçin ve nasıl olduğu aşikârdır.

Buse Tosun Çavuşoğlu ile Taha Akgül üçüncü oldu, başka da kürsü göremedik.

Bu yazımı oyunlar öncesi yazmayı çok istedim ama moral bozukluğu olmasın diye olimpiyat dönüşü yazmam zaruri oldu.

Bu başarısızlık bağıra bağıra geliyordu.

U-23 Avrupa Şampiyonası Milli Takım kadrosu ile ilgili şikayetler aldık.

Adaletsiz şekilde belirlenen sporcuların haklarının yenmesi, Türkiye şampiyonu olan sporcuların Avrupa Şampiyonası’na götürülmemesi, altyapıdaki yıldız ve genç güreşçilerin yağlı güreşe kayması, yetersiz antrenör ve ahbap çavuş ilişkisi bizi bu noktalara getirdi.

Kulüplerin federasyon tarafından desteklenmemesi, ya da organizasyon ve şampiyonalara giden sporcu ile kafilelerin konaklama, harcırah gibi konularda sıkıntı yaşamaları da tarafımıza iletildi.

Bu konuları yakından takip etmiştik.

Olimpiyat Oyunları’ndaki başarısızlık ise bardağı taşıran son damla oldu.

Yasemin Adar, Nesrin Baş, Ali Cengiz, Enes Başer, Burhan Akbudak, Zeynep Yetgil, Hamza Bakır, Evin Demirhan, İbrahim Çiftçi’nin kürsüye çıkamaması, şampiyonumuz Rıza Kayaalp’te yasaklı madde çıktığının söylenmesi ile Paris’e katılamaması bizleri derinden üzdü.

Bu sıkıntıların ve ihmallerin tek sorumlusu federasyondur.

İlgisizlik mi, yetersizlik mi ya da işleyişi yürütemeyenlerin beceriksizliği mi?

Japonya’nın Paris’te güreşte 10 final görmesi ve bunun 8’inin altın olması tesadüf mü yoksa işlerine duydukları saygı mı?

İşte biz burada hata yapıyoruz.

Ne işimize, ne başkasına ne de kendimize saygı duymuyoruz.

Biz daha böyle çok başkalarının bayrakları göndere çekilirken izleriz!

SUÇ KİMDE?

Paris Olimpiyat oyunları Eyfel Kulesi’nden ibaret değildir.

Ülkemiz sporcuları altın madalya alıp İstiklâl Marşımızı okutamamıştır.

Genel anlamda da Olimpiyat Oyunlarında sınıfta kaldık.

Ne yazık ki Türkiye'de spor branşlarının yapılandırması, sevk ve idaresi bir türlü oturtulamadı.

Eş dost akraba ilişkisi ile yönetilen federasyonlar, atama ile gösterilen kişilerin federasyon başkanı olması ve federasyonların işleyişindeki aksaklıklar ülke sporunu uçuruma sürükledi.

Neler mi yapılmalı?

Daha sistemli, koordineli olunmalı, eğitimde branş sporu zorunlu tutulmalı.

Spor yapan öğrenciye olanakları en iyi şekilde sağlanmalı.

Devlet başarılı sporcuları kreş yıllarından takip etmeli ve üzerine titremeli.

Ailelerle bol bol istişare yapılmalı, başarılı çocuklarının spora teşvik edilmesini desteklemeli…

Ağaç yaşken eğilir ancak eğitecek kişinin de doğru kişiler olması da gereklidir.

Aslında yazacak o kadar çok şey var ki…

Türk sporuna neşter mi vururlar, devrim mi yaparlar bilmem ama çok acil eylem planlarını devreye sokmak zorundalar.

Görevden alınacak yetkililer, başarısız federasyon başkanları da şu an istifa etmelidir!

NET!

TEBRİKLER TAHA!

Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nda bronz madalya kazanan Taha Akgül, Kırgız sporcu ile yaptığı son müsabakasının ardından güreş ayakkabılarını çıkardı ve minderi öperek güreşleri bıraktığını ilan etti.

1 olimpiyat şampiyonluğu, 2 olimpiyat üçüncülüğü, 3 dünya ve 10 da Avrupa şampiyonluğu bulunan sporcumuzu alnından öpüyor, ata sporumuz güreşe kattıklarından ötürü teşekkür ediyorum.