İzmit Belediyesinde ihale itirafları

İzmit Belediyesi, ihale işlerinde çok garip bir strateji izleyen bir belediye.

Bir ürüne iki katı fiyat ödeyerek aldıkları zaman, kendilerini savunmak için yarım saatlik basın toplantıları yapıp, hedef şaşırtıyorlar.

Yok Büyükşehir Belediyesinden AK Parti yöneticisi ihale kazanmış gibi gerekçelerle kendi girift ilişkilerini gizliyorlar.

Hele ki Başkan Fatma Kaplan Hürriyet’in akrabası olduğu iddia edilen kişilerin kurulan yeni şirketlere ortak olup, belediyeden iş aldıklarına dair iddiaları hiç duymuyorlar bile.

Yokmuş gibi davranıyorlar.

Dostlar, İzmit Belediyesiyle ilgili inanılmaz bir ses kaydı ortada dolaşıyor.

Ben bu ses kaydını dinledim.

İbrahim Aydın hem bir gazeteciyle konuşarak İzmit Belediyesindeki bu ihale şebekesini anlatıyor, hem de Z.K.O ile çeşitli konuşmaları var.

İzmit Belediyesinin bir otelini işletmesi teklif edilen İbrahim Aydın, içinde İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in akrabası olduğu da iddia edilen Z.K.O’nun da ortağı olduğu şirketle oteli işletmeye başlıyor.

Ancak İbrahim Aydın Ankara’dan, şirketi de Ankara merkezli.

Önce ona diyorlar ki, Ankara olmaz, İzmit merkezli bir şirket kur.

İbrahim Aydın da İzmit Yeşilova merkezli şirketi kuruyor.

Daha sonra İbrahim Aydın, babası kanser olduğu nedeniyle vekaletini Z.K.O’ya bırakıyor.

Öğreniyor ki bu süre zarfında 8 tane doğrudan temin, 1 adet de EKAP üzerinden şirket iş yapıyor.

Bunun üzerine İbrahim Aydın, vekaleti geri alıyor.

İbrahim Aydın gazeteciyle konuşmasında anlatıyor da anlatıyor...

“-Bunlar tokatçı...

-Ankara’dan, İstanbul’dan temiz aileleri bulup getiriyorlar, 1 yıl kullanıp çöpe atıyorlar...

-Kırıkkale’den A.Ü. diye bir adamı getirmişler, şirket kurdurmuşlar. Alt yapı işlerini ona vermişler...

-Benim şirketimin üzerinden milyonlar kazanmışlar, 350 bin lira kurumlar vergisini dahi ödememişler, borç benim önüme geliyor... Böyle aç insanlar olabilir mi...

-İzmit’te bir ofis tuttum. Daha sonra şöyle bir hata yaptılar. Ne kadar dilekçe, ihale faturası varsa gelip benim ofisime bıraktılar. Neden bunu bırakıyorsunuz dedim. Ne olur ne olmaz, faturalar bizde durmasın dedim. Kardeşim ben sizin kasanız, çöplüğünüz değilim. Bende bu evrakları aldım, Ankara’da bir adrese gönderdim.

-İzmit Belediyesinde üst düzey yetkili E.T’ye yazdım. Benim ödememi yapsınlar. Savcılık beni çağırdığı zaman bunun HTS kayıtları var. Bu kadar mı acizsiniz, bu kadar açgözlüsünüz?

Belediyenin içinde bir kadın var. 8’nci katta ihale işlerine bakıyor. Faturayı benim şirketime atması lazımken gidiyor, Z. K. O’nun evine götürüyor.”

İbrahim Aydın konuşmasında, İzmit Belediyesinde yetkili tüm isimlerle yaptığı konuşmaların WhatsApp kaydının olduğunu, numaraların şahısların kendi üzerine ait olduğunu ve bunların HTS kayıtlarının da bulunduğunu ifade ediyor.

Aslında bu konu yeni bir konu değil.

AK Partililer de biliyor, CHP’liler de, İyi Partililer de biliyor.

Ancak gündemi saptırma konusunda dahihane bir isim olan Başkan Hürriyet, eşinin dahi adının karıştırıldığı bu vahim iddialara karşı kulağının üzerine yatıyor, kaale almıyor.

Söylenenleri kimse inkar edemiyor.

Vallahi yazık. Savcılık bu girift ihale ilişkilerinin üzerine gitmeli.

Özellikle İzmit Belediyesinin iştirak şirketleri mercek altına alınmalı, yakın tarihlerde kurulup İzmit Belediyesine iş yapan şirketlerin sahipleri, ilişkileri incelenmeli.

Çok şey çıkacağına eminim...

Kılçıksız, temiz paraya bak sen!

Geçtiğimiz haftaydı yanılmıyorsam...

Ticaret bakanlığımız enflasyonun belini kıracak! Hamlesini yaptı.

Neydi o hamle?

İnternette satış ilanına konulan araçların fiyatları, sıfır araçların üzerinde olmayacak.

Hele hele... Hamleye bak sen?

Zaten o haberi okuyunca basmıştım kahkahayı!

Bizim kurumlarımız maalesef hala fahiş fiyatla nasıl mücadele edebilir çözememiş...

Bakın, internette bir video izledim.

Elemanın teki Al-Sat videoları çekiyor.

Araba satışından nasıl üç günde 144 bin TL kazandığını anlatıyor.

600 bin liraya arabayı buluyor, Balıkesir’e gidiyor, satın alıyor.

Daha sonra hemen ilana koyuyor.

Aynı arabayı üç gün sonra 745 bin liraya satıyor.

Üstelik bu eleman o kadar pişkin ki; araba pazarına götürdüğü aracını pazarlama şeklini şu şekilde anlatıyor:

“3-5 arkadaşımı toplayıp, 1 kişi gelirse siz de gelin ve fiyatı yükseltin dedik. Ardından bir kişi geldi, arkadaşlarım toplandı ve fiyatı yükselttik.”

Gel de çıldırma. Bir de bu arkadaş kazandığı parayı kılçıksız, temiz para diye anlatıyor.

Dostlar...

Biz ne kamu kurumlarımızla bu işi kontrol altında tutabiliyoruz...

Ne de bizim insanımızın ticareti temiz.

Şu örneğe ne söyleyebilirsin ki.

Bunun gibi binlerce çapsız var.

Bunların gözlerini ne doyurur, tahmin ediyorsunuzdur...

İpucu

Geçmişi çekip gündeme,

Rastgele kul hakkı yeme.

Her Sünni’ye Yezit deme,

Çağın Yezidi’ni tanı.

Derviş Kemal