Nöbetçi Eczaneler
Konutlarda kira artış oranına yönelik getirilen yüzde 25 sınırlama, ev sahipleri ile kiracıları karşı karşıya getirdi. Konutlardaki yüksek kira artışı nedeniyle eski kiracılarının ödediği kira bedelini az bularak yüksek kira talep eden ve bunu kiracıya kabul ettiremeyen ev sahipleri, Kocaeli Adalet Sarayı’ndaki Sulh Hukuk Mahkemeleri’ne başvurarak, ‘tahliye’ ve ‘kira bedelinin belirlenmesi’ davaları açıyor.
“KİRA SÖZLEŞMELERİ ÖNGÖRÜLMEZ NOKTAYA GELDİ”
Kocaeli Barosu avukatlarından Ayşe Pınar Eren sayısı her geçen gün artan kiracı ev sahibi davaları ile ilgili Nokta Gazetelerine açıklamalarda bulundu. Kira uyuşmazlık davalarına Sulh Hukuk Mahkemelerinin baktığını hatırlatan Eren, “Son zamanlarda artan enflasyon, özellikle konut ve çatılı iş yeri kira sözleşmelerini maddi açıdan öngörülemez bir alana taşınmıştır. Bunun temel nedeni, kira artış bedellerinin kiralananın yeri, niteliği, büyüklüğü gibi nedenlerle doğal olarak her sözleşmede farklı olmasıdır. Çoğu kira sözleşmesinde de yıllık ÜFE- TÜFE oranı kira artış oranı olarak belirlenmektedir. Önceki yıllarda çok daha makul yıllık ÜFE- TÜFE oranları var iken; pandemi sonrası oluşan ekonomik krizle beraber ÜFE- TÜFE oranları da oldukça artmıştır. Bu da kira artış oranlarını sözleşme yapılırken öngörülemez bir noktaya getirmiştir” ifadelerini kullandı.
YARGILAMALAR YAVAŞ İLERLİYOR
Devlet 2022 yılından itibaren, vatandaşın kiralayan sıfatıyla bu yüksek orandaki kira artışlarına maruz kalmaması için yalnızca “konut kiraları” yönünden %25 üst sınır kira artış oranını kural olarak belirlemiştir. Bu üst sınırı 2 Temmuz 2023 tarihinden itibaren 1 yıllığına devam edecektir. Ancak kiraya veren için hane içi sabit gelir olan bu kira bedellerinin, enflasyonun çok altında bir artış oranına sabitlenmesi kiraya verenin maddi açıdan ciddi gelir kaybı yaşamasına neden olmaktadır. Son iki yılda ağırlıklı olarak kiraya verenler kira sözleşmeleriyle ilgili yargı yoluna başvurmaktadır. Ancak yetkili Sulh Hukuk Mahkemeleri’nde benzeri davalarda yığılma olduğu için yargılamalar oldukça yavaş ilerlemektedir.
“SOSYAL SORUN HALİNE GELDİ”
Bu durum da sosyal çevremizde ve basında sıklıkla şahit olduğumuz “kiraya veren ve kiracı kavgalarına” neden olmakta ve sosyal bir sorun haline gelmektedir. Kira sözleşmelerinde özellikle kiracıya ihtarlarda hem kanuni süreler hem de resmi yazılı şekil şartları arandığından yasal sürecin takibi mutlaka avukatla yapılmalıdır. Aksi halde kanuni şartlara uymayan ihtarnameler ile kira sözleşmeleri devam edebilir ya da feshedilebilmektedir” dedi.