Eğitimin 30 yıllık tecrübeli markası Birikim Okulları merak edilenleri Nokta TV’de anlattı!

Kocaeli Haber - Nokta TV ekranlarında Tarih Öğretmeni ve Eğitim Danışmanı Selin Ortaç’ın moderatörlüğü ile ekranlara gelen Eğitimin Yıldızları’nın bu hafta konuğu Birikim Okulları oldu. Birikim Okulları Eğitimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Resul Duman ile Birikim Okulları Başiskele Kampüsü Müdürü İsmail Kolat, eğitimde 30 yıllık tecrübesi olan Birikim Okulları hakkında merak edilen soruları yanıtladı.

“BİRİKİM OKULLARI OLARAK EĞİTİMDE 30’UNCU YILIMIZI KUTLUYORUZ”

Selin Ortaç: “Birçok ilde okullarınız mevcut. Okullarınız ile biraz bilgilendirme yapar mısınız?”

Birikim Okulları Eğitimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Resul Duman: “Birikim Okulları 1996’da kurulan bir eğitim kurumu. Yıllarca eğitimde var olan bir kurum. Şu an da biz eğitimde 30’uncu yılımızı kutluyoruz. Birikim Eğitim Kurumları olarak kendi “hayat-denge” dediğimiz modeli okullarımızda uyguluyoruz. Kurslarımızda da, “çoklu takip” dediğimiz bir modelimiz var. Son 2-3 yılda Birikim Okulları artık bunu dışarıdaki insanlara da anlatmaya başladı. Şu an Türkiye’nin farklı bölgelerinde 17 tane kampüsümüz, üniversite-lise hazırlık anlamında 24 kursumuz var. Biz, ‘İnsan biriciktir’ diyoruz. O nedenle de 9 tane anaokulumuza, “Birikim Biricik” ismini verdik. Türkiye’nin farklı yerlerinde 9 tane Birikim Biricik Anaokullarımız var.”

“KOCAELİ’DE BÜTÜN KADEMELERDE EĞİTİM-ÖĞRETİM VERİYORUZ”

Selin Ortaç: “Hem mimarı yapısı hem de donanım olarak çok güzel bir kampüs yapınız var. Müthiş donanımlı bir okul olduğunu ben biliyorum ama velilerimizin ve öğrencilerimizin de öğrenmesi için Başiskele Kampüsü’nden bahseder misiniz?”

Birikim Okulları Başiskele Kampüsü Müdürü İsmail Kolat: “Kocaeli’de 2023-2024 eğitim-öğretim yılında Başiskele’de kampüs olarak başladık. Okulumuzda anaokulu, ilkokul, lise olmak üzere bütün kademelerde eğitim-öğretime başladık. Okul öncesinde 3 yaş itibariyle öğrencilerimizi alıyoruz. İlkokul, ortaokul, lise 12’nci sınıfa kadar eğitim veriyoruz. Geçtiğimiz yıl eğitim-öğretime başlarken lisede sadece 9 ve 10’uncu sınıf olarak eğitim-öğretime başladık. Bu yıl 11’inci sınıflarımız var. Önümüzdeki yıl ilk mezunlarımızı liseden, üniversiteye uğurlamış olacağız.

“KOCAELİ’DE 6 FARKLI BİRİKİM MARKASI ADINDA KURUMLARIMIZ VAR”

Kocaeli’de 6 farklı Birikim markası adında kurumlarımız da var. Yuvacık’ta ve Yeşilova’da Birikim Kursumuz ile aynı zamanda yine Yeşilova’da, Birikim Biricik Anaokulumuz var. İzmit ve Derince’de olmak üzere Kocaeli’de toplamda 6 kurum olarak eğitim-öğretime devam ediyoruz.”

“HAYAT DENGE MODELİ PROGRAMI UYGULUYORUZ”

Selin Ortaç: “Her kademe için farklı farklı eğitim felsefeleriniz ve öngörüleriniz mutlaka vardır. Bu konuda konuşacak olursak neler söylemek istersiniz?”

Birikim Okulları Eğitimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Resul Duman: “Konuşmamın başında biz, “Hayat Denge Modeli Programı uyguluyoruz” dedim. Hayat Denge Modeli aslında insanı bütüncül olarak ele alan ve referanslarını bizim kendi kültürümüzden, kendi medeniyetimizden alan milli ve özgün bir program. Dolayısı ile biz anaokulundan itibaren lise son sınıfa kadar bize gelen öğrenciye bütüncül bir eğitim modeli yaklaşımı sunuyoruz. Bu model ve yaklaşım içinde anaokulunda, ilkokulda, ortaokulda ve lisede hem birbirini tamamlayan programlarımız var hem de birbirinden farklı olan programlarımız var.”

“İLKOKULLARIMIZDA ŞİFA, ORTAOKULLARIMIZDA HEYBE, LİSEDE DE DÜŞÜNCE BİRİKİNCE PROGRAMIMIZ VAR”

Mesela bunlar içerisinde örnek veriyorum okuma programlarımız var. Bunlar ilkokulda, ortaokulda ve lisede farklı farklı adlandırdığımız programlar. Örneğin ilkokullarımızdaki programımıza şifa, ortaokullarımızda programın karşılığı heybe, lisede de bu programa düşünce birikince ismini verdik. Sene başında zümrelerimiz tarafından bu programlarda okutulacak kitaplar belirleniyor. Hatta şifa programımızın şöyle bir ritüeli de var. Öğrenciler bu kitapları okuduktan sonra bu kitapların birer etkinlikleri var. Örneğin kitapta okuduğu isim, kitabın kahramanı kimse mesela çocuk kendi tasarrufunda onun resmini çizebiliyor. Sonrasında oraya biz bir şerbetlik koyuyoruz. Çocuklar, bu programı yaparken öğretmenleri ile birlikte oturuyorlar şerbetlerini içiyorlar. Çünkü şifa olsun diye düşünüyoruz. Hem şerbetlerini içiyorlar hem de kitabın tahlilini yapıyorlar. Öğrencilerin yaş seviyeleri ve sınıf kademelerine göre kitaplar değişiyor.

“ÇOCUKLARIMIZI MEZUN ETTİĞİMİZDE HAYATA HAZIRLAMIŞ OLUYORUZ”

Anaokulunda ve ilköğretimde Günlük Yaşam Becerileri dediğimiz bir program var. Tost yiyip, test çözen bir nesil haline geldi neslimiz. Mesela çocuklar düğme dikmeyi bilmiyor. Ütü yapmayı bilmiyor. Yani bu çocuk kendine annesi-babası evde yokken bir kahvaltı hazırlamayı bilmiyor. Bu çocuk küçük yaşta ayakkabı bağlamasını bilmiyor. İşte, Günlük Yaşam Becerileri'nde biz çocuklarımıza aynı zamanda bunları kazandırıyoruz. Mutfak atölyelerimiz var. Yani çocuklarımızı biz daha küçük yaşlarda aslında yaşamla buluşturuyoruz. Belki bizler için bir çocuğun ayakkabısını bağlaması küçük bir davranış olarak gözlemlenebilir ama o çocuğun ince motor becerilerini, kendi başına iş yapma kabiliyetini düşünürseniz o çocuk için aslında büyük bir adımdır. Dolayısı ile biz anaokulundan itibaren Günlük Yaşam Becerileri ve diğer programlarla çocuklarımızı liseden mezun ettiğimizde hayata hazırlamış oluyoruz.

“SOSYAL BİLİMLER SEMPOZYUMU VE FEN BİLİMLERİ KONGRESİ DÜZENLİYORUZ”

Lise öğrencilerimize uzun yıllardır sosyal bilimler sempozyumu ve fen bilimleri kongresi düzenliyoruz. Örneğin şehirleşme ile ilgili bir konu alıyorsunuz. Bir üniversite ile anlaşıyorsunuz. Bu üniversitenin akademisyenlerinden yardım alıyorsunuz. Size danışmanlık yapıyorlar. Tıpkı üniversitelerdeki tez danışmanlığı gibi... Sonra çocuklar sahaya çıkıyorlar. Bir konu belirliyorlar. Örneğin; şehirleşmenin komşuluk üzerine ilişkileri... Bir tez hazırlayıp, geliştiriyorlar. Bizim öğrencilerimiz sahaya çıkıyor. Kimisi nitel kimisi nicel araştırma yapıyor. İnsanlara sorularını soruyorlar. Sonra bu cevapları çocuklar grafiklere dönüştürüyor. Çevre Bakanımızın katılmış olduğu bir sempozyumda ve yaklaşık bin civarında katılımın olduğu sempozyumda çocuklar araştırmalarını sunuyor. Üniversitede bir öğrencinin karşısındaki heyete kendi tezini sunması gibi bir program.

“BİR YANDAN SINAV HAZIRLIĞIMIZ DEVAM EDİYOR”

Bizim öğrencilerimiz daha 8’inci, 9’uncu, 10’uncu sınıfta bir yandan sınav hazırlığımız devam ediyor. Bir yandan çocuklarımıza matematiği, feni veriyoruz ama çocuklarımızın kendilerini ifade etmelerini ve gerçekleştirmelerini bekliyoruz. 8’inci sınıf öğrencisinin böyle bir araştırma içinde olması, insanlarla bu araştırma hususunda haşır neşir olması, bunu bir program vasıtası ile görsele dönüştürüp yaklaşık bin insanın karşısında bu programı anlatmış olması ne matematikten aldığı 50 ile 70 ile ölçülür ne de fenden aldığı 30 ile 40 ile ölçülür.

“TÜRKİYE’DE SADECE BİRİKİM OKULLARI UYGULUYOR”

Biz yıllarca çocuklarımızın matematik ve fenini çözdük. Yani ben üniversite yıllarında, sonraki yıllarda da gördüm. Üniversitelere, liselere çok iyi öğrenciler hazırlanıyor. Çok güzel üniversitelere gönderiyorsunuz. Ama bu öğrenci o formüllerin dışına çıkamıyor. Formüllerin dışında bir cümle kurup, formüllerin dışında size bir şey söyleyemiyor. Kitaptan sorsanız belki çocuk her şeyi ifade ediyor ama kitabın dışına çıktığınız zaman kalıyor. Dolayısı ile biz bu sene belki de Türkiye’de sadece Birikim Okulları’nın uygulayacağı, “Düşün, Fark Et, Değiştir Eğitim Etkinlik Uygulamaları’nı” yapacağız. Bu sınav değil. Çocuklar sınıfta, kendi başlarına, başlarında öğretmen bulunmadan biz öğrencilerimize bazı etkinlikler vereceğiz. Örneğin bu etkinliklerden bir tanesi, biz biricik harflerini yazıyoruz. Öğrenciye diyoruz ki, ‘Biricik harflerinden oluşan bir akrostiş şiir yaz.’ Dolayısı ile öğrenci burada o kelimeleri bir araya getirerek, kafiyeleri, uyağı bir araya getirerek, parça-bütün ilişkisini gözlüyor. Bunun değerlendirmesinde herhangi bir not vermiyoruz.

“SINIFTA 15 FARKLI BAKIŞ AÇISI VAR”

Mesela diyoruz ki, ‘İsraf ile ilgili bir kompozisyon yazacak olsaydın hangi israf konusuna değinirdiniz?’ Sınıfta 15 farklı bakış açısı var. Ben su ile ilgili israfı ele alabilirim ama siz ekmek ile yemek ile ilgili, bir başkası zaman israfı ile ilgili... Sonra diyoruz ki, ‘Eğer israfı duyurmak için bir afiş hazırlasaydınız bu nasıl bir afiş olurdu? Bu afişi çizer misiniz?’ diyoruz. Değerlendirme için öğretmenimiz diyor ki, ‘İsraf konusunda ne yazdınız?’ Ben suyu ele almışım ama bir başkası zamanı ele almış. Zamanın da israf edildiğini öğrenmiş oluyor. ‘Hiç böyle bakmamıştım’ diyor. Daha sonra sene sonuna kadar bu çalışmayı yapıyoruz. ‘Günün şiiri, haftanın tasarımı’ diye bu çalışmayı panoya asıyorsunuz.”

“ROBOTİK TAKIM KURDUK”

Selin Ortaç: “Çok güzel bir çalışma. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmüşsünüz. Okulunuzu bu anlamda tebrik ediyorum. İsmail Hocam, Romanya’da düzenlenen Robochallenge 24 Uluslararası Robot Turnuvası’ndan bahseder misiniz?”

Birikim Okulları Başiskele Kampüsü Müdürü İsmail Kolat: “Robochallenge Romanya’dan bahsetmeden önce bir önceki eğitim-öğretim yılından başlamak gerekir. Geçtiğimiz yıl lisedeki öğrencilerimiz ile bir robotik takımı kurduk. Takımımız ile birlikte yerelde bu çalışmalara hazırlandık. Geçtiğimiz yıl İstanbul Teknik Üniversitesi düzenlemiş oldu. Yine aynı şekilde mini sumo robot yarışmasına katıldık. Orada 2’nciliğimiz var. Çocuklarla bunu geliştirerek bir sonraki aşamada ODTÜ’nün yarışmasına katıldık. Burada yine 1’inci, 2’nci ve 3’üncü olduk öğrencilerimizle... Bu yıl da Romanya’da, 25 ülke ve toplamda 175 takım ile 1154 yarışmacının katıldığı Robochallenge yarışmasına katıldık. Burada öğrencilerimiz 2’nci ve 4’üncü oldular. Dünya genelinde bir yarışmaydı. Bununla birlikte Estonya’da bir yarışmamız oldu. Burada da 30 ülkeden toplamda 880 takım katıldı. Bu yarışmada da öğrencilerimiz dünya 2’ncisi olarak kampüsümüze dönmüş oldular.

Robotik ile ilgili süreçleri yürütürken okulumuzda Harezmi Atölyelerimiz var. Harezmi Atölyesi’nde biz çalışmalarımızı okul öncesi ve ilkokuldan başlayarak tüm kademelerde bu süreçlerimizi işletiyoruz. Çocukların farklı düşünme becerilerini ortaya koyarak günlük yaşamda karşılaşmış oldukları problemleri de çözüm yollarını da kendileri buluyor. Dolayısı ile farklı bir bakış açısı kazandırmaya çalışıyoruz.

“BU ALANDA İDDİALIYIZ”

Birikim Okulları’nda, Hayat Denge Modeli içinde çocukların yeteneklerini ve kendilerini ifade edebilecekleri alanlar var. Mesela Sözlük Özgürlüktür Yarışması’nda geçen yıl yine Başiskele Kampüsü olarak, Türkiye geneli yapılan değerlendirmede öğrencilerimiz 1’inci olarak kampüsümüze döndüler. Kampüsümüz anaokulu, ilkokul, ortaokul ve lise olarak devam ediyor. 15 bin metrekare kapalı, 7 bin 500 metrekare ise açık alanımız var. Öğrencilerimizin sosyal donatıları Kocaeli’de çok çok iyi. Bu alanda iddialıyız.

“KALICI BİR ÖĞRENME HEDEFLİYORUZ”

Anaokulu, ilkokul, ortaokul ve lise olarak her birinin tamamen katları bağımsız, girişleri farklı, bahçeleri farklı. Biri anaokuluna diğeri ilkokula hitap eden 2 tane yüzme havuzumuz var. Bir de yarı olimpik bir havuzumuz var. Her hafta öğrencilerimizi yüzme dersine alıyoruz. Estetik ve sanat atölyelerimiz var. 3 tane sanat atölyemiz var. Burada anaokulu ve 1’inci sınıflar için ritim çalışmaları yapıyoruz. 2 ve 3’üncü sınıflar için aynı şekilde müzik ve sanat eğitimleri devam ederken 3’üncü sınıftan sonra okulumuzda branşlaşmaya geçiyoruz. Burada da yine öğrencilerimizin ilgi, yetenek ve kabiliyetlerine göre öğretmenlerimiz gitar ve piyano atölyelerine yönlendiriyorlar. Aynı zamanda öğrencilerimiz hem gitar hem de piyano eğitimleri alırken bunları etütlerde, hafta sonu veya okul çıkışı etkinliklerde ekstra devam ettirebilme imkanlarına sahip. 2 tane cep sinemamız var. Kalıcı bir öğrenme hedefliyoruz. Yaklaşık 370 kişilik kapalı spor salonumuz, 470 kişilik konferans salonumuz var. Öğrencilerimizin her anlamda gelişimine katkı sunmaya çalışıyoruz. Eğitim modelimizde de çok farklı yaklaşımlarımız var.”

“YÜZDE 100’E VARAN BURSLAR VERMİŞ OLACAĞIZ”

Selin Ortaç: “Bursluluk sınavlarınız hangi tarihler arasında yapılacak?”

Birikim Okulları Başiskele Kampüsü Müdürü İsmail Kolat: “Bursluluk sınavlarımız ile ilgili süreçlerimiz şu an da başladı. 11-12 Ocak’ta yapmış olacağız. 4,5,6,7,8,9,10 ve 11’inci sınıflarımıza yönelik sınavlarımızı uygulamış olacağız. Burada da eğitim anlamında yüzde 100’e varan burslar vermiş olacağız. İnternet üzerinden, okula gelerek ya da telefon üzerinden arayarak başvuru yapabilirler.”

Selin Ortaç: “Şu an Başiskele kampüsünüzde toplamda kaç öğretmen ve öğrenciniz var?”

Birikim Okulları Başiskele Kampüsü Müdürü İsmail Kolat: “Bu 2’nci yılımız. Şu an da 370 öğrencimiz ve yaklaşık 50 öğretmenimiz ile eğitim-öğretime devam ediyoruz.”

“PROJESİ İLE GELEN ÖĞRENCİYE DE BURS VERİYORUZ”

Birikim Okulları Eğitimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Resul Duman: “Şu an da bizim tüm okullarımızdaki öğretmenler ve öğrencilerden oluşan TÜBİTAK ekibimiz proje hazırlıyorlar. Dolayısı ile biz projesi ile gelen öğrenciye de burs veriyoruz. Öğrenci güzel bir proje ile gelir, sunar ve idareci arkadaşlarımız, ilgili öğretmenimiz onay verirse biz de projeyi tamamlamak şartıyla burs imkanı sağlarız.”

“SÖMESTR TATİLİNDE OTEL KAMPIMIZ VAR”

Selin Ortaç: “Sömestr kampınız hakkında neler söylemek istersiniz?”

Birikim Okulları Eğitimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Resul Duman: “Bu sömestr tatilinde öğrencilerimiz ile bir otel kampımız var. 4 gece 5 gün sürecek. Yoğun deneme sınavları... İstanbul Silivri tarafında yapılacak. Oteli ayarladık. Öğrencilerin şu an da başvurularını alıyoruz. Gönüllülük esas burada. Sonrasında bu öğrenciler ile 4 gece 5 gün Türkiye geneli deneme sınavlarının olduğu, soru çözümlerinin, konu anlatımlarının olduğu, aynı zamanda otel içi aktivitelerin de olduğu, çocuklarla öğretmenlerin bolca vakit geçirebileceği bir kamp planlıyoruz. Her şey 4 günde değişmez. Ama bu 4 gün öğrencilerimize kalan süre içerisindeki moral ve motivasyonunu görmesini sağlayacaktır. Dolayısıyla öğrencilerimizin bu anlamda katılımlarını bekliyoruz. Sömestr kampında öğrenci sadece soruya odaklandığı için örnek veriyorum bir günde 400 soru çözebiliyor. Ama o öğrenci bugüne kadar hiç günde 400 tane soru çözmemiş. İşte bu performansını görmüş oluyor. O algıyı öğrencilerde bu kamp vasıtası ile netleştirmiş olacağız.”

“KOCAELİ’DE ÇOK BÜYÜK ADIMLAR ATTIĞIMIZA İNANIYORUZ”

Selin Ortaç: “İsmail Hocam, veli ziyaretleri gerçekleştiriyormuşsunuz. Neler söylemek istersiniz?”

Birikim Okulları Başiskele Kampüsü Müdürü İsmail Kolat: “Velilerimiz ile sürekli bir iletişim halindeyiz. Velilerimizin geri bildirimleri bizim için çok kıymetli. Geçtiğimiz yıldan bu yıla Kocaeli’de çok büyük adımlar attığımıza inanıyoruz. Bu adımları daha da güçlü kılmak adına velilerimiz ile işbirliği yürüterek geri dönüşler alıyoruz. Bu anlamda da bazen kampüsümüzde velilerimizi ağırlıyoruz, bazen de biz onların iş yerlerini, kurumsal iletişim ekibimiz ile birlikte ziyaret ederek eğitim ile ilgili süreçlerimizi değerlendiriyoruz. Kendimizi bir adım daha öteye taşımak için tüm çalışmaları yapıyoruz.”

“TÜRKİYE’DE BU UYGULAMAYI YAPAN TEK OKULUZ”

Selin Ortaç: “Derslerinizi amfide yapıyormuşsunuz. Bir de dil eğitiminde nasıl bir yol izliyorsunuz?”

Birikim Okulları Eğitimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Resul Duman: “Mesela bizim için lise aslında üniversal dönemdir. Hayat Denge Modeli içerisinde böyle geçer. Biraz önce bahsettiğim programlar üniversite öğrencilerinin üniversitelerde yapmış olduğu programlardır. Amfi dersleri de bunlardan bir tanesi. Türkiye’de bu uygulamayı yapan tek okuluz. Lise grubumuzdaki 9 ve 10’uncu sınıflarımızda amfi ders dediğimiz ders sistemimiz var. Bu öğrencilere biz 4 çeyrekte 4 farklı ders veriyoruz. Bunlar genetik dersi, ekonomi finans dersleri, mülkiye dersleri bir de yapay zeka dersleri veriyoruz. Bu dersleri anlaştığımız üniversitelere giderek hocalarımıza bahsediyoruz. Oradan öğretim görevlileri tarafından bu öğrencileri amfi ortamına alarak ders anlatıyoruz. Dolayısı ile 9’uncu sınıf öğrencisi ekonomi kavramlarını öğrenmiş oluyor. Parayı, gelir, gider dengesini öğrenmiş oluyor. Bu çocuk şimdiden genetik ile ilgili yapılması gereken, yapay zekayla ilgili bilmesi gereken kavramlar neler ise öğrenmiş oluyor. Dolayısı ile Türkiye’de ilk olarak Birikim Okulları’nın vermiş olduğu bir sistem.

“İNGİLİZCE ÇOKÇA ÜZERİNDEN DURMUŞ OLDUĞUMUZ BİR PROGRAM”

İngilizce de Birikim Okulları olarak çokça üzerinden durmuş olduğumuz bir program. Anaokulunda bizim İngilizcemiz başlıyor ama 5’inci sınıflar bizim aslında İngilizce hazırlık gibidir. Öğrencilerimize hafta sonu da dahil 5’inci sınıflarımıza yoğun İngilizce programı uygularız. Öğrencilerimizin dili hem anlamasını hem de konuşmasını istiyoruz. Örneğin bununla ilgili ev ödevleri veriyoruz. Öğrenciler eve gidiyor, İngilizce olarak öğretmenin vermiş olduğu ödevi yapıyor. Bize bir kitap tanıtıyor, odasını tanıtıyor, ailesindeki bir üyeyi tanıtıyor. Bir de tabii ulusal anlamda yapmış olduğumuz çalışmalar var. Bunlardan bir tanesi MOIC dediğimiz İslam İşbirliği Teşkilatı Modeli... Dolayısı ile her öğrencimiz bir ülkeyi temsil ediyor. Meclis oluşturuyorlar. Bir gündem belirliyorlar. O gündem doğrultusunda öğrenciler orada o gündemleri işliyor, İngilizce olarak anlatıyorlar. Hatta İslam İşbirliği Teşkilatı Başkanı da orada oluyor. Bir diğeri bizim yaz okulumuz... Geçen sene 86 öğrencimiz Londra’da yaz okulu yaptılar. Orada gidip İngilizcelerini insanlarla karşılıklı konuşarak geliştirmiş oldular.”

“ÇAĞIN DA ÖTESİNE GEÇMEN İÇİN BİR GAYRETİMİZ VAR”

Selin Ortaç: “Stüdyonuz varmış... Biraz bahseder misiniz?”

Birikim Okulları Başiskele Kampüsü Müdürü İsmail Kolat: “Başiskele Kampüsü olarak başlatmış olduğumuz bir projemiz var. Burada yine tüm kademelerde öğrencilerimizin zaman zaman çıkıp bazen güncel konular ile ilgili bazen kampüste yaşadığımız bir hafta ile ilgili, yaptığımız etkinlikler ile ilgili öğrencilerimiz bir stüdyo ortamında kendilerini ifade etme imkanı buluyorlar. Öğrencilerimiz kendini ifade ederken sahne arkasında kamera kullanma, ışık, ses gibi süreçleri de profesyonel destek alarak öğrenme imkanı buluyorlar. Dolayısı ile hayata bir adım daha önde başlatmak için bu çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Çağın da ötesine geçmen için bir gayretimiz var.”