Aydın Ünlü: FETÖ imamıyla görüşen kadın milletvekili kimdi?
MHP İl eski Başkanı Aydın Ünlü, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi kasım ayı meclis toplantısındaki FETÖ tartışmalarının ardından eski bir dosyayı açtı. Ünlü, “FETÖ imamıyla görüşen kadın vekil kimdi?” diye sordu
MHP İl eski Başkanı Aydın Ünlü, 15 Temmuz 2016 yılındaki hain FETÖ darbesinden sonra MHP Kocaeli İl Teşkilatı olarak FETÖ Mağdurları İzleme Komisyonu kurmuş ve 1.000’e yakın isimle görüşmüştü. MHP’nin bu ekibinde o dönem ağırlıklı olarak avukatlar yer almıştı.
MECLİSTE FETÖ TARTIŞMASI
Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclisi kasım ayı toplantısında da İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, KBB Başkanı Tahir Büyükakın’a “Pensilvanya’da çekildiğiniz fotoğraf yüzünden size FETÖ’cü yakıştırması mı yapılmalı” şeklinde bir soru yöneltti. Bunun üzerine de Başkan Büyükakın, “Siz bana FETÖ’cü mü demek istiyorsunuz?” şeklinde yanıt verdi.
ÜNLÜ’NÜN PAYLAŞIMI
MHP İl eski Başkanı Aydın Ünlü, bu tartışmaların ardından ilginç bir paylaşımda bulundu. Ünlü, “AYDIN’latalım; Yıl 2016 15 Temmuz darbesinin üzerinden aylar sonra bır kurban bayramında cezaevine ziyarete gıdıp emniyetin fetö imamı ve ailesiyle görüşen bir kadın milletvekili kimdi. (FETÖ mağdurları izleme komisyonu)” ifadelerine yer verdi.
NE OLMUŞTU?
Bundan yaklaşık 8 yıl önce Çağdaş Kocaeli Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sadun Çetin bir yazı kaleme almıştı. Sadun Çetin 19 Eylül 2016 tarihli yazısında,
“Hürriyet’in cezaevi ziyaretinde öne çıkan olgunun FETÖ’cülerin yakınlarıyla görüşmesi olunca algıda buna paralel oluştu.
SİYASİ BEDELİNE ÖDESİN
“Kurban Bayramı bittikten iki gün sonra milletvekilimiz Fatma Kaplan Hürriyet’in Kandıra Cezaevi’ne giderek darbeci FETÖ’cülerin yakınlarıyla görüşmesi siyasi değil ticaridir. Bayram bitmiş sayın milletvekilimizin ne işi var cezaevinde, neden PM üyemiz Haydar Akar ile gitmedi, neden bayramın üçüncü günü giden il yöneticilerimizle beraber gitmedi? Bu soruların yanıtı avukat olduğu için piyasa yapmak ve ortağına iş çıkartmaktan başka ne olabilir ki? FETÖ’cülerin avukatlığını üstlensin de bunun siyasi bedelini de ödesin”
“PES DOĞRUSU”
“Milletvekilimiz Hürriyet darbeci FETÖ’nün üyeliğinden tutuklu bulunanlara moral vermekten, onların dertlerini dinlemekten başka yapacak bir iş bulamadı mı? Üstelik gidip, bula bula FETÖ örgütünün ilimizdeki emniyet imamı olarak bilinen ismin yakınlarıyla görüşüyor. Bu kadarına da pes doğrusu…” demişti.
CUMARTESİ ZİYARETİ
Sadun Çetin daha sonra 21 Eylül 2016 tarihli yazısında Hürriyet’in cevabına yer vermiş ve şunları söylemişti:
“Sadun bey yazınıza çok şaşırdım, üzüldüm ve çok fazla incindim. Cezaevi ziyaretimin bu kadar fırtına koparacağını, tartışma konusu yapılacağını hiç beklemiyordum. Benim Kandıra cezaevine gitmem il başkanının görevlendirmesiyle oldu. Genel Merkezimizden gelen program çerçevesinde il başkanı bir program yaptı. Haydar bey(Akar) Çarşamba’dan sonra yok olduğunu söyleyince Çarşamba günkü cezaevi ziyareti ona verildi. İl Başkanı beni Cumartesi ziyaretine koydu.
ALGI OLUŞMASINA ENGEL OLAMADIM
Ben ziyarette kiminle karşılaşacağımı bilemem ki. Bir FETÖ’cü yakınıyla görüşmemi basın öne çıkarıp, büyüttü. Yoksa biz sadece FETÖ’cüleri ziyarete gitmedik. Maalesef FETÖ’cülere ziyaret yaptım diye bir algı oluşmasına engel olamadım.
FETÖ AVUKATLIĞI SÖZ KONUSU DEĞİL
Sadun bey, FETÖ’cülerin avukatlığı gibi bir durum söz konusu değil. Çünkü ben bir yıldır avukatlık yapmıyorum. Milletvekili seçilmemden hemen sonra çok sevdiğim avukatlık mesleğimi bıraktım. Halbuki olağanüstü zor şartlar altında okuyup, avukat olmuştum. Ailem çok büyük güçlüklerle okutmuştu beni. Ortağım yok.
“MESLEKTAŞLARIMA AYNI MESAFEDEYİM”
Kimseye iş yönlendirmesi yapmıyorum. Milletvekili olduktan sonra avukat meslektaşlarım arasında bir ayrım yapmamaya özen gösterdim ve göstermeye de devam ediyorum. Milletvekilliğim süresince bütün avukat arkadaşlarıma, meslektaşlarıma eşit mesafede durmaya devam edeceğim.
“ŞEFFAF OLMAK PRENSİBİM”
Sadun bey, emeğimle, alın terimle çalışarak, çabalayarak kendi ayaklarımın üzerinde durmaya çalışıyorum. Dürüst olmaktan asla taviz vermiyorum. Ailemin verdiği bu değerleri koruyup, güçlendiriyorum. Dürüst olmak, açık olmak, şeffaf olmak temel prensibim ve bunlara politika yaşamımda da aynen uyguluyorum. Sadun bey gerçekten samimiyetinize inanıp, güvendiğim için bütün benliğim size açtım.”