Fahiş fiyatlar vatandaşı zorluyor: İşte sokaktan gelen tepkiler!

Kocaeli Haber-Nokta Medya ekibi olarak, bu konuyu vatandaşlara sorduk ve onların görüşlerini aldık. İşte, yangın güvenliği ve fahiş fiyat artışları konusunda vatandaşlarımızın cevapları:

“FIRSATÇILIK YAPILIYOR”

Atilla Apaydın( 68): “Ülkede eğitimsizlik nedeniyle fırsatçılık yapılıyor. Bunun temel kaynağı eğitimle ilgili. Eğer insanlar daha bilinçli olursa, bu tür durumların yaşanacağını düşünmüyorum. Bunlar birbiriyle bağlantılı. İnsanlar, bilinçsiz oldukları için fırsat olarak değerlendiriliyor ve buna bağlı olarak fiyatlar arttırılıyor” dedi.

“TÜRK HALKI KRİZLERİ FIRSATA ÇEVİRMEYİ ÇOK İYİ BİLİR”

Yusuf Güvenli(46): ” Türk halkı krizleri fırsata çevirmeyi çok iyi bilir, özellikle toplumun sıkıntı yaşadığı bir dönemde. Birlik ve beraberlik olmamız gereken zamanda, en ince ve hassas noktalarımızdan bile faydalanmayı severiz. Gerçekten, toplumumuzun %99’u Müslüman olmasına rağmen, Müslümanlıkla bağdaşmayan çok farklı tutumlar ve davranışlar sergiliyoruz. Belki de Bolu’da yaşanan, 78 kişinin vefat ettiği facia, bunun bir bahanesidir, ama benzer olayları yıllar boyunca yaşadık ve muhtemelen yaşamaya devam edeceğiz. Çünkü toplumumuzda ciddi bir kültür deformasyonu var. Gençler çoğunlukla internet akımlarına kapılmış, geçmiş değerler ve örf-adetler unutulmuş durumda. Dostluklar, arkadaşlıklar ve eski ilişkiler de göz ardı ediliyor. Şu an sokakta yürüyen insanların yüzlerine bakınca çoğu mutsuz. Herkes geleceğe dair endişe içinde; “Yarın ne yapabilirim?” “Ne yiyebilirim?” gibi düşüncelerle dolu. Mevcut hükümet de “saldım çayıra, Mevlam kayır” modunda hareket ediyor. Bu yüzden geleceğimizi çok umutlu ve mutlu bir şekilde göremiyorum. Bu sıkıntıları bir şekilde yaşamaya devam edeceğiz ve ne yazık ki yaşamaya devam edeceğiz. Allah sonumuzu hayretsin diyorum, ama yine de umutlu olmak istiyorum” şeklinde konuştu.

“BU TİP ZAMLAR YAPMAK NE KADAR MANTIKLI”

Kerem Okçu (27): Öncelikle yaşananlar için herkesin başı sağ olsun. Bu tip zamlar yapmak ne kadar mantıklı? Bizim toplumumuz, yağmur yağınca şemsiyecilerin ortaya çıkıp şemsiye fiyatlarını artırmasına benziyor. Hep böyle oldu, hep de böyle gidecek gibi bir anlayış var” dedi.

“NEREDEN MENDAAT VARSA ORAYA SALDIRIYORLAR”

Caner Taley( 53): “Nereden menfaat varsa oraya saldırılıyor, doğru mu? Şu an tüm otellerin kontrol edilmesi gerekiyor, değil mi? Daha önce yeterince kontrol edilmediği için, şimdi otellerin yangın malzemelerini temin etmeleri gerekiyor. Şu ana kadar yangın malzemeleri %10 satılıyorsa, şimdi %90 satılmaya başlanacak. Orada da yangın malzemeleri satanlarda bir ortaklık olabilir, değil mi? Geçen gün bir emekliyle çay içiyordum, adam 14 bin maaş alıyor, simit ve çayla geçiniyor. “İdare ediyorum, çok şükür yeter” dedi. Ben de “Simit yesem ben de idare ederim, yetmez mi?” dedim. Ama bugün döner yiyemem, çünkü döner yediğimde çocuğumun üniversite masraflarını karşılayamam. Çocuğum dört yıl boşta kaldı, onu okuturken ben kuru ekmek yedim” şeklinde belirtti.

“YANGIN OLDUĞU ZAMAN TÜPE ZAM YAPAR”

İsmail Moğultay (37): “Esnafların vicdansızlığına bağlıyorum ve gerçekten de ülkemizde öyle bir toplum var ki, öyle bir kitle var ki yangın olduğu zaman tüpe zam yapar, Covid olduğu zaman maskeye zam yapar, eve zam yapar, arabaya zam yapar. Gerçekten de ahlaksız bir ticaret anlayışı var. Aslında devletin bu tür davranışlara para cezası değil, hapis cezası vermesi gerekiyor. Tespit edildiği anda hangi firma olursa olsun, hemen kapatılmalı ve sahibine hapis cezası verilmelidir. Ayrıca bu firmalar ifşa edilmeli ve insanlar bir daha bu işyerleriyle, ticarethanelerle alışveriş yapmamalıdır. Sonuçta biz kendi kendimizi eğitmeliyiz, daha sonrasında devletin de gerekeni yapması gerekiyor” dedi.

“HİÇ KİMSEYİ KURTARAMADIK”

Hakan Yağcıoğlu(59): “Eğitim seviyesinin düşük olduğu yerlerde, diğerlerinin yaptığı yanlışları da mantıklı bulmuyorlar. Biz de yıllardır sizin meslektaşınız olarak depremi burada yaşadık, 99 depreminde hiç kimseyi kurtaramadık. O zaman teknoloji yoktu ve bir sürü zorlukla karşılaştık. Ama Hatay’daki depremde, 6 Şubat’ta saat 9:00’da borsanın açılması ve demir-çelik, inşaat sektörünün kağıtlarının işlem görmesi, dünyada açıklanabilecek bir şey değil. Bu korkunç bir şey. Ayrıca Bolu’da kayak yapan insanlara küfür edilmesi, kayak yaparken görüntülenmeleri de aynı şekilde kabul edilemez. Devletin burada yapabileceği bir şey yok, çünkü devlet yaz tıp demez ama insanlık, eğer bunu kendi için yapıyorsa, eğitim yok demektir. Dolayısıyla vicdan, etik anlayışı da olmaz.

“BODRUM’DA EĞLENENLER VARDI”

Bir yazı yazmıştım, deprem zamanı Bodrum’da eğlenenler vardı. O gece isimler akarken hepimiz dostumuza işimizi öldü diye bakıyoruz. Bodrum’da eğlenen insanlar vardı, krem parçaları yapanlar vardı. Bir yazımda bu durumu eleştirince, bazı kişiler “Sen yobaz mısın, dağdan mı geldin?” gibi yorumlar yaptılar. 30 yıldır değişen bir şey yok. Yangın tüpü fiyatlarının artırılması gibi, her şey duruyor ama satan ve alan, iktidarı başa getiren, bizi yönetenler de hak ettiği şekilde yönetiliyor. Demek ki biz kendi sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz” şeklinde konuştu.