Uzmanından önemli uyarı; "İzmit Ovası, depremin en şiddetli hissedileceği bölge”
Kocaeli Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özkan Coruk, Kocaeli'nin aktif deprem hattı üzerinde olduğunu belirterek, sanayi tesislerinde zemin etütlerinin titizlikle yapılması gerektiğini vurguladı.

Kocaeli Haber, Kocaeli, jeopolitik konumu sebebiyle sanayi tesislerinin yoğun olarak bulunduğu kritik kentlerden biri. Özellikle İzmit Ovası gibi aktif deprem bölgelerinde, sanayi tesislerinin inşasında zemin- yapı etkileşimi büyük önem taşıyor. Yanlış kazılar ve zemin etüdü yapılmadan gerçekleştirilen projeler, ciddi riskler de barındırabiliyor. Kocaeli Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özkan Coruk, sanayi tesislerinin yanlış konumlandırılması ve bilinçsiz kazılar nedeniyle ciddi risklerin ortaya çıkabileceğine dikkat çekerek, uyarılarda bulundu.
"SANAYİ TESİSLERİ KONTROLLÜ ŞEKİLDE İNŞA EDİLMELİ"
Plansız sanayileşmenin hem çevreye hem de zemin etüdüne zarar verdiğini belirten Doç. Dr. Özkan Coruk, "Kocaeli bölgesi, sanayi tesisleri açısından yoğun bir bölgedir. Bu yoğunluk, yapılaşma ve yerleşimi dolaylı olarak etkileyen bir faktördür. Sanayi tesisleri kontrollü şekilde inşa edilmeli ve işletilmesi sağlanmalı, ayrıca yeni sanayi tesislerinin devreye girişi kontrol altına alınmalıdır. Bu yoğunluğu durdurmak için stratejik konumu önemli olan sanayi tesisleri dışında yeni tesislerin yapımına izin verilmemeli ya da çevreye ve zemine uyumlu şekilde kontrollü inşa edilmelidir" dedi.
"İZMİT OVASI, DEPREMİN EN ŞİDDETLİ HİSSEDİLECEĞİ BÖLGELERDEN BİRİDİR"
Kocaeli'nin aktif bir deprem hattı üzerinde bulunduğunu hatırlatan Coruk, "Kocaeli bölgesi, özellikle İzmit Ovası, aktif bir deprem hattı üzerindedir ve depremin en şiddetli hissedileceği bölgelerden biridir. Bu nedenle, deprem zonunun etkileri mutlaka göz önünde bulundurularak sanayi tesisleri inşa edilmelidir" diye konuştu.
"SANAYİ TESİSLERİNİN OLUMSUZ ETKİLERİ DOĞRUDAN DEPREME NEDEN OLMAZ"
Sanayi tesislerinin depremi doğrudan tetiklemediği bilgisini de veren Doç. Dr. Coruk, "Sanayi tesislerinin olumsuz etkileri doğrudan depreme neden olmaz ancak zemin veya kaya ortamı doğru tanımlanmadığında ve kontrolsüz kazılar yapıldığında, toprak kayması, heyelan gibi olumsuz durumlarla karşılaşılabilir. Bu durum, binalarda veya tesislerde deformasyonlara, eğilmelere ve çeşitli yapı kusurlarına yol açar" şeklinde konuştu.
"NORMAL ŞARTLARDA STABİL GÖRÜNEN YAPILAR DEPREM SIRASINDA CİDDİ HASAR ALABİLİR"
Doç. Dr. Özkan Coruk, zemin etüdünün önemine dikkat çekerek, sözlerine şöyle devam etti:
"Özellikle İzmit Ovası'nda, İzmit kent merkezinde, eski demiryolu ve D-100 hattında, 1999 Gölcük Depremi öncesinde ve sonrasında bu tür yapılarla karşılaşılmıştır ve mutlaka önlem alınması gerekmektedir. Bu tür zeminlerde, deprem sırasında zeminin nasıl davranacağını doğru analiz etmek çok önemlidir. Eğer bu hususlar dikkate alınmazsa, normal şartlarda stabil görünen yapılar, deprem sırasında zeminin ek yükler ve titreşimler nedeniyle farklı davranışlar sergilemesi sonucu ciddi hasar alabilir. Burada en önemli konu, zemini doğru tanımlamak, yapıyı zeminin özelliklerine göre projelendirmek ve inşa etmektir. Ayrıca, inşa sürecinde projede belirlenen tüm gerekliliklerin en ince ayrıntısına kadar uygulanması büyük önem taşımaktadır"
"ÜLKEMİZDEKİ EN BÜYÜK EKSİKLİKLERDEN BİRİ KOORDİNASYONUN SAĞLANAMAMASI"
Sanayi tesislerinin ve binaların inşa aşamasında denetimlerin eksiksiz yapılması gerektiğini de vurgulayan Özkan Coruk, "Ülkemizdeki en büyük eksikliklerden biri bu koordinasyonun sağlanamamasıdır. Ne yazık ki uygulamada da gözden kaçan birçok nokta bulunmaktadır ve bazı önemli unsurlar sıklıkla göz ardı edilmektedir. 1999 Gölcük Depremi'nde ve 6 Şubat Kahramanmaraş Depremi'nde bu ihmallerin sonuçları açıkça görülmüştür" şeklinde konuştu.
Değerli NoktaGazetesi.com.tr okurları,
NoktaGazetesi.com.tr ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da NoktaGazetesi.com.tr sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar NoktaGazetesi.com.tr yorum alanında paylaşılamaz.
NoktaGazetesi.com.tr yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, NoktaGazetesi.com.tr bu sorumluluğu üstlenmez.
NoktaGazetesi.com.tr'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.