Neden “Adil bir ÇED” diyorlar?

Kandıralılar pazar günü tarihi bir eyleme imza attı.

Kandıra Akçakese bölgesine katı atık bertaraf tesisi yapılmasını istemeyen vatandaşlar, yaklaşık 100 traktörle Sarıhocalar mevkiinde bir araya geldi.

Biz de Nokta Gazetesi olarak başladığı noktadan, tamamlandığı noktaya kadar eylemi takip ettik.

100’E YAKIN TRAKTÖRLE GELDİLER

100’e yakın traktör, konvoy halinde ağır ağır Kandıra yolundan İzmit’e doğru geldi.

Mini Köşk’ün olduğu ışıklarda traktörler durduruldu. Emniyet eylemin Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin arkasındaki sahil otoparkında yapılmasına müsaade etmedi.

Ki doğru bir karardı. Biz erkenden oraya ulaştığımız için ayrıca gördük: sahil otoparkı tıklım tıklım doluydu.

100’e yakın traktörün ve beraberinde gelen araçların sahil otoparkına girilmesine izin verilse, tam bir kabus yaşanabilirdi.

En çok da o an sahilde bulunan vatandaşlar mağdur olurdu.

Eylemciler Interteks fuar alanındaki boş bölgeye yönlendirildi.

Barışçıl şekilde protesto sonlandırıldı.

Öyle ki Kandıralı eylemciler, emniyet güçleri lehinde sloganlar bile attı.

ÖNEMLİ BİR DETAY

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, özellikle mecliste yaptığı konuşmada ÇED sürecinin önemini önceleyerek, “Bırakın yetkili kurumlar incelemesini yapsın, konuşması gerekenler konuşsun” demişti.

Fakat dünkü eylem gösterdi ki, Büyükakın’ın o sözleri bölge halkı üzerinde bir tesir bırakmamış.

Özellikle basın açıklamasının sonunda dikkat çeken cümleler vardı.

Kandıra Kültür ve Çevre Derneği Başkan Yardımcısı Orhan Günen, “Adil bir ÇED istiyoruz” cümlesine birkaç defa vurgu yaptı.

Ve bu; Büyükşehir Belediyesi’nin de dikkate alması gereken bir nokta.

İLETİŞİM ASLA KESİLMEMELİ

Devam edelim o cümle neden önemli?

Eğer yarın ÇED raporu çıksa ve Akçakese’ye onay verilse; bölge sakinleri asla bu ÇED’i tanımayacak. Bugünün koşulları bunu gösteriyor.

Tam da bu nedenle, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi önümüdeki süreçte iletişim kanallarını çok daha sıkı tutmalı, olası daha büyük krizlerin önüne geçmek için adımlar atmalı.

ÇED anlatılmalı. ÇED’in nasıl yapıldığı anlatılmalı. ÇED’e neden güvenilmesi gerektiği anlatılmalı.

ÇED’in neler dikkat ettiği insanlara doğru bir şekilde aktarılmalı.

ÇED raporu olumlu da çıkabilir olumsuz da.

İnsanlar neden adil bir ÇED diyor? İrdelenmeli. Endişeler giderilmeli.

Her halükarda diyalog kanallarının açık tutulması, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin lehine bir gelişme olacaktır.

DAHA İYİ OLMAZ MIYDI?

Daha önceki köşe yazılarımda Akçakese’ye yapılması planlanan tesisle ilgili görüşlerimi, sürecin yönetimini, Akçakese yerine daha evvelde incelenmiş Dilovası’ndaki alanı da anlattım.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin süreçteki tutumunu da eleştirdim.

Eleştirdiğimiz bu tutum, yalnızca Başkan Büyükakın’ın kabahati olduğunu düşünmüyorum.

Geride kalan yıllarda Kocaeli Büyükşehir Belediyesi eski Genel Sekreteri Balamir Gündoğdu da tesis incelemek için yurt dışına giden isimlerden biriydi.

Büyükşehir bir taraftan yapılması muhtemel tesisleri inceliyor, bir taraftan da malum Ar-Ge projesinden haber bekliyordu.

Ama olmadı, Ar-Ge projesinde başarı sağlanamadı.

Olası başarısızlığa karşı da bugün vardığımız noktada görüyoruz ki; toplumu hazırlama ya da projeyi anlatma açısında eksik kalındı.

Ar-Ge çalışmaları devam ederken o dönem görülen tesisler anlatılsaydı, tesislerin etrafında oturan insanlarla görüşülseydi, orada alınan görüşler yetkililerce kamuoyuna ilan edilseydi fena olmaz mıydı?

Üstelik dönemin genel sekreteri de inceleme heyetinin içinde.

Ne dersek boş tabi artık, olan oldu, biten bitti.

Vardığımız noktada da, “İyi ki Tahir Büyükakın değilim” diyorum.

İki milyonluk kentteki çöp krizinin tüm sevabı da günahı da Tahir Büyükakın’a kaldı.