Nice 100 yıllara Türkiye’m!

Bülent Badis

Bülent Badis

Tüm Yazıları

Sevgili okurlarım sözlerime, geçtiğimiz günlerde coşkuyla kutladığımız 29 Ekim 1923 CumhuriyeBayramımızı kutlayarak başlıyorum. Bu özel gün, sadece kentimizde değil, 81 vilayette, yurt dışındaki gurbetçilerimiz tarafından coşkuyla karşılandı.

KALBİMİZDE SONSUZA DEK YAŞAYACAK

Cumhuriyetimizin 100. yılını doldurduğumuz bu yıl, birçok gurur ve coşku kaynağı olmuştur.

Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kurulan Cumhuriyetimiz, tarihi bir dönemeçtir ve bu büyük mirası daha nice yıllar boyunca kutlamaya devam edeceğiz.

Cumhuriyet, sadece bir tarih sayfasında değil, milletimizin kalbinde sonsuza dek yaşayacak bir değerdir.

Cumhuriyetimizi bizlere armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e olan minnettarlığımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum. O'nun vizyonu, kararlılığı ve liderliği sayesinde Türkiye, büyük bir dönüşüm yaşayarak bugünkü modern kimliğine kavuştu.

Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımız bu özel yılda, Cumhuriyetimize ve değerlerimize sahip çıkmaya devam edelim.

Bugünü daha iyi bir Türkiye'nin inşası için bir fırsat olarak değerlendirelim. Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümü kutlu olsun!”

“Yaşa Cumhuriyet, Yaşa Mustafa Kemal Paşa!”

HERŞEY ÇOK GÜZEL BAŞLADI ASLINDA

Bu tür organizasyonlar, sporun ve milli bayramların bir araya geldiği özel anları kutlamanın güzel bir örneğidir.

Kocaelispor'un Gençlerbirliği ile karşılaştığı maç öncesinde yaşanan etkinlikler, spora olan destek ve milli bayramları coşkuyla kutlama anlamında oldukça anlamlıdır.

Kocaeli Valiliği'nin stadyum önünde stant kurarak Türk Bayrağı dağıtması, milli birlik ve beraberliğin bir ifadesi olarak görülebilir.

Sporun, toplumun birleştirici gücünü yansıtan bu tür etkinlikler, taraftarları ve seyircileri maça daha da motive edebilir.

Jandarma Arama Kurtama ekibinin özel gösterisi ise heyecan vericiydi.

Bu tür gösteriler, sadece sporseverlere heyecan katarak stadyumu coşku dolu bir yer haline getirmekle kalmaz, aynı zamanda kahramanlık ve fedakarlık gibi değerleri de hatırlatır.

Spor etkinliklerinin milli bayramlarla birleştirilmesi, ülkenin birlik ve beraberliğini vurgulamanın güzel bir yoludur.

Bu tür organizasyonların, sporun sadece bir oyun olmanın ötesinde bir anlam taşıdığını hatırlatması açısından önemlidir. Devamının geleceğine tüm samimiyetimle inanıyorum.

HARUN TEKİN… OLMADI!

Yeşil Siyahlı ekibimiz maçın ilk yarısında etkili oyun sergiledi.

İlk yarıyı 1-0’lık skorla önde kapamıştık. Ancak ikinci yarıda ise hiç tahmin edemeyeceğimiz şeyler oldu.

İlk yarıda mücadele eden takım ikinci yarıda adeta yoktu.

Son dakikalarda bulduğumuz gol ile biraz rahatladık dedik ancak 88’de yediğimiz gol canımızı sıktı. Harun Tekin topu seyretmek yerine hamle yapsa kornere gönderebilirdi. Adam dondu kaldı!

Bu golün hemen ardından beraberlik golü ile resmen yıkıldık.

2 dakikada 2 gol ve böylesi karmaşık bir ligde iç sahada verilen 2 puan ciğer yakan türdendi.

Gençlerbirliği doğru düzgün top oynasa, seni esir etse anlarım ve derim ki “Adamlar bastırdı”

Ancak bu da yoktu… Gerçekten saçmaladık!

ZORLU VİRAJLARA GİRDİK

Eğer bir hedefe gidiyorsak bundan sonraki maçlarda daha dikkatli olup maçları en az hasarla kapatmak zorundayız.

Yeşil siyahlı ekibimiz son maçta, ilk yarıda gösterdiği etkili performansla umutları yeşertti.

İlk yarıyı 1-0 önde kapatmak, galibiyet için umut vericiydi. Ancak ikinci yarıda beklenmedik bir dönüş yaşandı ve maç berabere bitti.

Maçın ikinci yarısında, ilk yarıda mücadele eden takımın neredeyse tanınmaz hale gelmesi, taraftarları hayal kırıklığına uğrattı.

İşte bu tür hayal kırıklıklarının yaşanmaması için ilk düdükten son düdüğe kadar oyundan kopmamız gerekiyor.

Futbolun tadı, tatlı bir zaferle çıkarılır, ancak bazen acı bir beraberlikle de hatırlanabilir.

Bu maç, takım olarak bir hedefe doğru ilerlerken daha fazla dikkatli olmamız gerektiğini gösterdi.

Hatalardan ders çıkararak ve eksiklikleri gidererek, gelecek maçlarda puan kaybını önlemek için daha fazla çaba sarf etmeliyiz.

Taraftarlarımızın desteğiyle, daha iyi sonuçlar elde edebileceğimize inanıyoruz. Gelecek maçlarda bu dersleri unutmadan sahaya çıkmak dileğiyle.

DEPLASMANIMA DOKUNMA

Hafta sonu oynanacak olan Göztepe maçı ile ilgili olarak deplasman yasağının kalkması için girişimler olacak.

Yönetimin de duruma seyirci kalmaması, üzerine düşeni yapması lazım.

Ya da bu tür maçlarda stada girmek için yönetici olalım, rahat edelim!

Taraftarların da gün boyunca sosyal medyadan girişimleri olacak ve “Deplasmanıma dokunma” diyecek.

İstanbul takımlarının yasakları kalkarken Göztepe – Kocaelispor maçında Kocaelispor taraftarına yasak getirilecek olması, TFF’nin çaresizliğini, adaletsizliğini ve basiretsizliğini ortaya koyacaktır.

ALİCAN ERÇELİK’E BAŞARILAR DİLİYORUM

Geçen de yazmıştım…

Hakemlik genel manada kan ağlıyor…

Ülkede hakem kalmadı ve maçlara atama yapmak çok zorlaştı.

Kocaeli hakemliği her zaman ülkenin saygın bölgeleri arasındadır.

Kocaeli ilinde hakemlik camiasının yeni lideri, genç ve dinamik bir isim, Alican Erçelik oldu. Alpaslan Dalkılıç'ın ardından göreve atanacak olan Erçelik, umut verici bir başlangıç yapmaya hazırlanıyor.

Hakemlik, futbolun vazgeçilmez bir parçasıdır ve adaletin temsilcileri olarak büyük bir sorumluluğu üstlenirler.

Genç lider Erçelik, bu sorumluluğun bilincinde ve hakem camiasını daha ileriye taşıma hedefiyle yola çıkıyor.

Erçelik'in enerjisi, taze bakış açıları ve yenilikçi yaklaşımlarıyla, Kocaeli'de hakemlik hizmetlerinin geliştirilmesi ve futbolun daha adil bir şekilde yönetilmesi için önemli bir fırsat sunuyor.

Gençlik, değişim ve ilerleme demektir…

Erçelik'in liderliğiyle birlikte bu değişimi hakem camiasında görmeyi umuyoruz.

Yeni İl Hakem Kurulu Başkanı Alican Erçelik'e görevinde başarılar dileriz.

Kendisi ve ekibinin, Kocaeli futbolunun daha da yükselmesine katkıda bulunacaklarına inancımız tam.

Umarız Alican Erçelik'in liderliği altında, futbol sahalarında daha fazla adil oyunlar ve hakemlikte yeni bir çığır açılır.