Nokta Gazetesi’nden hepinize merhaba
Sevgili Nokta Gazetesi okurları, hepinize merhaba.
Ben Mert Cengiz. Hayatımın şu döneminde taze birçok şey var.
Taze sayılabilecek bir dönemde avukat oldum.
Sonrasında nasip oldu ve hayatımı kıymetli eşimle birleştirdim.
Yine taze işlerden bir tanesi de inşallah Nokta Gazetesi’nde başladığım bu yolculuk olacak.
SPOR41 VE KOCAELİ GAZETESİ DERKEN
Aslında tanışıklığımız eski. Gazetenin kuruluşuna kadar gidiyor.
Makale yazmaya ilk olarak Spor41’de, mevcutta Nokta Gazetesi Spor Müdürü Erdem Övüç ağabeyin yanında başladım…
Yazılarım futbol içerikliydi.
Sonrasında yine Kocaeli Gazetesi’nde birlikte devam ettik.
Erdem ağabey Nokta Medya ailesiyle yeni bir yola çıkarken, ben Kocaeli Gazetesi’nde sezonu tamamladım, yazılarıma ara verdim.
Erdem ağabey ile organik ve kalbi bağımız elbette devam etti.
Ara sıra Yeşil Siyah programının da konuğu oldum.
O günlerden başlayan muhabbetimiz, başka bir veçhesiyle filizleniyor diyebiliriz.
YAZILARIMA YENİ ALANLAR EKLEYECEĞİM
Mevcutta yukarıda da zikrettiğim gibi avukatlık yapıyorum.
Hariçten psikoloji eğitimime devam ediyorum.
Kendimce okuma, izleme, yazma serüvenime devam etmeye gayret ediyorum.
Önceki süreçte tamamen futbol ve Kocaelispor odaklı sürdürdüğüm yazılarıma yeni alanlar ekleyerek devam etmek istiyorum.
Nasip olursa, hayata dair gördüklerimi, okuduklarımı, izlediklerimi ve elbette Kocaelispor’u gücüm yettiğince, dilim döndüğünce buradan anlatmaya çalışacağım.
NİHAYET DERGİSİ
Bu girizgahtan sonra bir öneriyle ilk yazımı şekillendirmek istiyorum. Düzenli takip etmeye çalıştığım Nihayet Dergisi’nin Temmuz sayısı oldukça hoşuma gitti.
Sevgili ağabeyim Ahmet Murat’ın genel yayın yönetmenliği koltuğunda oturduğu “Nihayet” bu ay kendisine “Dikkat”i konu almış. Dikkat meselesini ele alırken konunun göbeğine de dikkat eksikliğinin önemli nedenlerinden birisi olan ekran bağımlılığını yerleştirmiş.
ODAKLANAMIYORUZ
Henüz 1-2 yaşlarındaki çocuklardan, yaşları 80’leri bulan birçok insanın farkında olduğu veya olmadığı mevcutlu bir durum, bağımlıyız.
Birçoğumuz bu durumdan muzdaripiz. Odaklanamıyoruz. Odaklanamadığımız için istediklerimizi hayata geçiremiyoruz.
İş yapmaya başlıyoruz ve bir süre sonra kendimizi sosyal medyada kısa videolar izlerken buluyoruz.
Anlık gelen bildirimler tefekkürlerimizi dağıtmaya kolayca muktedir oluyor.
Nitelikli işler yapabilmemizin, bir şeyleri abad edebilmemizin, kendi tekamülümüzü ilerletebilmemizin önemli noktası şüphesiz ilgili meselede ihtimam göstermektir.
DİKKATSİZ İHTİMAM NE KADAR MÜMKÜN?
Johann Hari’nin malum kitabına atıfla “Çalınan Dikkat”imizi bulmaya, ihtimam ahlakını hayatımıza yerleştirmeye ihtiyacımız var.
Derginin muhtevasına baktığımızda;
Psikolog Tolga Yıldız beylerle son dönemde artık sosyal medyanın hemen herkesin önüne çıkardığı “DEHB’li Misin?” meselesindeki DEHB’i ve yaşama dair veçhelerini; Prof. Dr. Mücahit ÖZTÜRK hoca ile de işin bağımlılık, teknolojik gelişmelerin dikkatimiz üzerindeki etkisini söyleşmişler.
Yeşilay Genel Başkanı kıymetli ağabeyim Mehmet Dinç de şahane bir “Dikkat Dikkat” yazısı ile dergide yerini almış durumda.
Dergi ve “Çalınan Dikkat”in okuruna şifa getirmesi ümidiyle…