Recep Durul’a samimi uyarılarım

Erdem Övüç

Erdem Övüç

Tüm Yazıları

Kocaelispor’da pazar günü seçimli genel kurul var.

Mevcut başkan Recep Durul göreve devam edecek.

Şimdiden kendisine hayırlı olsun dileklerimi gönderiyorum.

Bazı konularla ile ilgili Recep başkana samimi uyarılarım olacak.

Son basın toplantısında Maide’de bir araya geldik.

Bu güne kadar ki en kalabalık basın toplantısıydı diyebilirim.

Bu kadar insanı bir araya getiren Metin Özkan ve iş insanı, Burger Yiyelim’in sahibi Okan Bey’e teşekkür edelim.

Açıkçası ben bu kadar kalabalık bir toplantı beklemiyordum.

Bu kadar basın mensubuna ne gerek vardı, bu da ayrı bir konu…

Teknik hatanın ne olduğunu iyi biliyorum. Burada kişileri ifşa edip gereksiz zaman kaybı yaşamak istemiyorum.

Sporun içinde ve Kocaelispor’u yakından takip eden 2 elin parmaklarını geçmeyecek kadar kişi var…

Madem bir toplantı olacaktı, çağırırsın en fazla 10-15 kişi konuşursun, anlatırsın.

GELELİM ASIL MESELEYE…

Recep Durul nereden baksanız toplantıda yarım saat konuştu.

Hiç es vermeden bu kadar uzun bir konuşma olmaz.

Yeni yönetici Fazile Özkurt’u tanıttı “Belki bir şeyler söylemek ister” dedi ama kendisi günü konuşamadan bitirdi.

Uzun konuşmak hiçbir zaman iyi bir şey değildir. Saat 1’de insanlar oraya toplandı, 1.30’da konuşma başladı, 2 gibi bitti.

Bu kentte basılı gazeteler var ve o saatler gazetelerin en sıkıntılı saatleridir.

Zamanla yarışmak zorundadırlar… Bunu Recep başkana öncesinden birilerinin hatırlatması gerekiyordu.

Sadece düz, kısa ve kurallı cümleler kurması gereken Recep başkan açıklamalarında sürekli “Kendisinin de içinde olduğu yönetime” göndermeler yapıyor.

Bu kadarına gerek yok.

Savunma olarak da “Transferi ben yapmadım, ben mürettebattım, kaptan başkasıydı” diyerek kendisini zeytinyağı misali üstte tutmaya gayret ediyor. Buna da ihtiyacı yok.

Bu tür “Kendisinin de içinde bulunduğu yönetimi” ne kadar eleştirirse karşıdan bir ses “Sen de o yönetimdeydin… Madem öyle neden istifa etmedin?” diye soracaktır.

Sonuç itibari ile polemiklerden kaçınacağı bir dille açıklamalarını yapması daha uygun olur.

PAYLAŞIMI

Geçtiğimiz gün bir gazetede Kocaelispor’un yeni sportif direktörü ile ilgili bir isim gündeme atıldı. Haber büyük balon çıktı. Haberi yapan kişi ya da kişilerin duyguları ile oynandı, bu kişiler de durup dururken duvara tosladı. Bir gazeteci olarak kötü bir durum gerçekten.

O günün gecesinde ise Recep Durul paylaşımında “Değerli Kocaelisporlular… Bu haber sallamasyondur. İtibar etmeyiniz” ifadelerine yer verdi.

Bu paylaşımı “Sivil” Recep Durul olarak yapabilir ancak “KOCAELİSPOR KULÜBÜ BAŞKANI” Recep Durul olarak yapamaz, yapmamalı.

Kulübün sosyal hesapları var… Buradan bilgilendirmeni yaparsın... En doğrusu da budur…

Eğer Recep başkan kendisi bir şeyler paylaşacaksa da “Değerli Kocaelisporlular… Sportif Direktör hakkında basına düşen haber doğru değildir” deyip geçmesi lazımdı. Hata gazetenin logosunun göründüğü görselin de paylaşılmaması daha şık bir davranış olurdu. Çünkü kişiler gelip geçici, kurumlar bakidir. Bu paylaşımla bir basın kuruluşunu kaybedebilir. Dediğim haberi yapanlar aldanmış ve gazetecilik anlamında hataya düşmüşlerdir. Bu eksikliğin faturası tüm kuruma çıkarılmamalıdır.

ÜLKEDEKİ FUTBOL İKLİMİ

Recep başkan kesinlikle çok iyi niyetli, iletişime açık, dinleyen ve kalbi açık bir insan… Bundan şüphem yok…

Recep başkana net bir tavsiyem de önüne gelene mavi boncuk dağıtmamasıdır.

Zaten kesin başkan ve bundan sonraki süreçte de başarılı olursa herkes karşısında saygı duyar zaten.

Kısacası insanların gönlüne girmek için kendisini özel olarak paralamamalı.

Hata yaptığında “Hatalıyım” diyebilmeli. Sürekli “Şu kadar para verdim, yükü tek başıma omuzladım” dememeli. Bu dedikleri doğru tabii ki ama bir yerden sonra bu tür cümleler insanlara itici geliyor.

Futbol bambaşka bir dünyadır ve acımasızdır.

Ağzınla kuş tutsan kişilere yaranma şansın yoktur.

Al bak… İsmail Kartal, 99 puan ve 99 golle Türk futbol tarihine geçti.

Finalde ikinci oldu ve “Başarısız!”

Recep başkan ülkenin futbol ikliminde bu tür engelleri de aşmak zorunda olduğunu bilmeli.

Ve güven… Herkese güvenmemeli… Beyin takımında asla hata yapmamalı… Duygularını başkanlarının yönlendirmesine izin vermemeli. Harcayacağı paranın halkın parası olduğunu da her daim aklının bir köşesinde tutmalı.

Son olarak…

İPLERİN TAMAMINI ERTUĞRUL SAĞLAM’A BIRAKMAMALI!