“Sağlam” rotasyon!

Erdem Övüç

Erdem Övüç

Tüm Yazıları

Gençlerbirliği maçının ardından Nokta TV’deki Yeşil Siyah programında uzun uzun konuşmuştuk taşlarla oynanması gerektiğini.

Umut Karagöz’ün bir düşüncesi vardı. Mental sorunlar yaşayan Amaral ve kaleci Harun’un dinlenmesi, Gökhan Değirmenci ve Barış Alıcı ile maça başlanması, Candeias’ın da forvet arkasına geçmesinin iyi olabileceğini belirtti.

Bu kadar olur… Sanki hoca bizim programı izledi ve “Galiba Umut’un dediğini yapmalıyım” diyerek Göztepe maçına aynen bu şekilde çıkıldı.

Tabii ki bu işi latifesi.

Harun son derece efendi, candan bir insan. Açıkçası onu tanıdığım için çok mutluyum.

Bana göre de çok da iyi bir kaleci. Onu sıkıntıya sokan konu Gençlerbirliği maçında yediği ilk golde gösteremediği reaksiyondu.

Eğer maçı Kocaelispor 2-1 kazansaydı Harun’un üzerine pek gidilmeyecekti. Ancak iki dakika gelen iki golün ardından kaybedilen 2 puan Harun’u bir anda hedef adam olarak öne çıkardı.

Gelelim Göztepe maçına.

Oyunu 3’e bölmek lazım. İlk yarım saatlik dilim, 30-60 arasındaki dilim ve 60-90 arasındaki dilim.

Göztepe maça önde baskı yaparak başladı ve özellikle merkezden delmeye çalıştı.

Bunu bekliyorduk çünkü rakipler, Kocaelispor’un yumuşak karnının merkezi olduğunu düşünüyorlardı.

Bu açıdan bakıldığında Göztepe’nin 2-3 gol girişimi olsa da kaleyi bulan bir cılız top dışında etkili bir pozisyon gelişmedi.

29’da golümüz geldi. Altın kafa Emir, Kocaelisporluların Starboy dediği futbolcu Candeias’ın ortasında tam penaltı noktası üzerinden yerden yükselmeden öyle bir kafa golü attı ki Göztepeliler bile alkışladı.

Hani bir laf var “Eliyle koymuş gibi” diye, Emir kafası ile topu kaleci Lis’in havlusunun üzerine astı!

Bu harika golle öne geçtik ve ilk yarının sonuna kadar Göztepe’yi engellerken, Gökhan bu zaman diliminde net bir top çıkardı.

İlk yarının sonlarında, aldığı formayı çok iyi değerlendiren Barış Alıcı’nın kaptığı top ve yaptığı ortada Tanque 3 metreden topa kafayı vursa da Lis topu kornere gönderdi.

MÜCADELE GÜCÜ

İkinci yarıya çok hızlı başladık ve 5 dakikada 3 net gol pozisyonumuzu tercih hataları nedeniyle noktalayamadık.

Devam eden süreçte Ertuğrul Sağlam faktörü devreye girdi.

Kesinlikle skordan bağımsız konuşuyorum.

Hocanın Gençlerbirliği maçındaki hamlelerini nasıl eleştirdiysek Göztepe maçındaki dokunuşlarını da alkışlamamız gerekiyor.

Göztepe’de Ogün, Tijanic ve Palmer gibi isimlerin yokluğunda, Ertuğrul hoca ani çıkışları uzun ve diyagonal paslarla gerçekleştirdi.

Merkezin görevi iste yüksek mücadeleydi. 70’ten sonra burada kırılmayalım diye 74’te Yusuf Abdioğlu ve Mert’i oyuna aldı, Barış ve Yusuf Cihat’ı çıkardı.

Çıkan iki futbolcu da müthiş mücadele etti ve gerçekten yorulmuşlardı.

Yusuf’u 4’lünün hemen önünde kullandık, onların önünde de Yusuf Cihat’ın servisleri, Mert’in de yüksek pres gücünden yararlanmaya çalıştık.

83’te çok yorulan diğer iki futbolcu Tanque ve Cihat çıktı, Mesut Can ve Atabey yerlerine girdi.

Bu dilimde 2 önemli fırsat daha bulduk. Merkezden geçişler sonunda önce Mert ardından Mesut ile final pasında aksadık.

GÖKHAN GÖKHAN GÖKHAN

Tabii ki Gökhan Değirmenci…

O da candır. Oyun içi konsantrasyonunun ne kadar yüksek seviyede olduğunu maçın sonlarında 10 saniye içinde yaptığı iki kurtarışla anlatabiliriz.

Göztepe’ye maç boyunca tek bir organize atak şansı vermeyen yeşil siyahlılar uzatma anlarında uzaktan çekilen şutta Gökhan’ın harika kurtarışıyla nefes aldı ve üst üste 5 maçını kazanan Göztepe’yi İzmir’de devirdi.

Geçen sezonki şampiyonluğun mimarı olan ancak bu sezon sahaya çıkamayan Gökhan’ın profesyonelliğini de başköşeye koymamız lazım.

BİR İNCE DAHA BERIDZE

Bu maç için herkesin öne çıkarabileceği bir futbolcu olabilir.

Kimseyi ayıramam ama pek sözü edilmeyen bir futbolcudan, Beridze’den bahsetmek istiyorum.

Doğru, inişli çıkışlı bir grafiği var.

Ama Göztepe maçı kendisi adına en yararlı olduğu maçtı.

Her ne kadar kanadında ligin en ofansif sağ beklerinden birisi Ogün olmasa da, maç genelindeki driplingleri, iyi niyeti ve çalışkanlığı ile bana göre bir ince öne çıktı.

OĞUZ NELER YAPTI ÖYLE

Keza Oğuz Ceylan…

Sanıyorum dakika 80’lere doğru geliyordu, bir baktım Oğuz ilk presi yapan isim!

Olacak iş değil… Bu futbolcunun maç içinde 3 kez ayağına kramp girdi!

Çok saygı duymak lazım.

Lafı çok dolandırmayacağım.

Ertuğrul Sağlam’ın okuduğu rakibe karşılık yaptığı hamleler, inanç, kararlılık ve saha içi yardımlaşması haklı bir galibiyet getirdi.

800 BİN EURO, AMA?

Göztepe’nin eksiklerini belki konuşabiliriz ama Kocaelispor’da Kouakou ve Amaral, yani toplam 800 bin Euro’luk futbolculardan Göztepe galibiyetine dair tek bir dakika bile çıkmadı!

Göztepe tarafının küfürleri için ise… Herkes kendine yakışanı yapar.

Kocaelispor taraftarını canlı canlı görmek de onlar için derslik bir görüntü olmuştur sanırım.

He o fileleri de bir sonraki deplasman maçına kadar inşallah yetiştiremezler.

Dünya’nın en gereksiz iki işi Göztepe Gürsel Aksel Stadı’ndaydı. İlki maç başlamadan saha içine koyulan anlamsız bariyerler, ikincisi de deplasman tribünü üzerindeki gereksiz, amaçsız file.

Açıkçası Göztepe taraftarının yaşadığı travma sert geçiyordur.

Gerçekten kolay değil. Sen o kadar yırtın, o kadar tribünleri doldur, maç boyunca tek bir organize atak geliştireme, dahası Sakarya’ya yaranacağım diye düşman bellediğin takıma evinde mağlup ol..!

Gerçekten can yakar…

He bu arada dostluk bozuldu, kardeşlik bitti muhabbetleri yapılıyor…

Bana ne..!

Her neyse…

Göztepe galibiyetinden ötürü tüm takımı tebrik ediyor, şehri Çorum maçına davet ediyorum.

Yönetimin de bunu fırsata çevirmemesini ve bilet fiyatları ile ilgili kolaylık sağlamasının şart olduğunu düşünüyorum.