Sıra şehirde!

Ve Markao transferi neticelendi.
Caktas ve Caner Osmanpaşa da gelirse elimizde çok sağlam bir kadro olacak.
Ertuğrul Sağlam hocanın elindeki malzemeyi en iyi şekilde oynatacağına inancım tamdır.
Bu kadronun kurulmasında tabii ki en üstten en alta kadar herkesin hakkını vermem gereken kişiler var.
Kuşkusuz olan biten her şey Tahir Büyükakın’ın hamiliğinde gerçekleşiyor.
Recep Durul başkan yolu açıyor, transfer süreçlerinde olaya hakim oluyor ancak işleri tıkamıyor.
Ertuğrul Sağlam hocanın bilgisi haricinde bir taşın oynanmasına izin verilmiyor.
Burada şöyle bir arıza ile karşılaşabiliriz.
Allah korusun işler iyi gitmezse ve hoca ile yollar ayrılırsa (Futbolda her şey var) belki yönetim, kadroyu Ertuğrul hocanın kurması nedeni ile zorlanabilir.
Ancak bu çok düşük bir olasılık.
İsmini zikredeceğim bir kişi daha var… O da Selçuk Kösemen…
Selçuk kardeşim reklamı ve kendisini anlatmayı hiç sevmez.
Dışarıdan tespit edebildiğim kadarı ile transferlerin bitirilmesi ile ilgili perde arkasında çok önemli işlere imza attı.
Rahmetli Ekrem Can kardeşimi çok severdi.
Yıllarca ilimizde futbol oynadı ve futbol diline de hakim.
Selçuk Kösemen kardeşimin de hakkını teslim etmek isterim.
Dediğim gibi… Korku veren ve kadro ile yola çıkıyoruz.
Şehre layık bir takım kuruldu ve artık sıra şehirde.
Kombine, forma ya da kulübe gelir getirici ne varsa harekete geçmeliyiz.
Erdem müdürüm yayında Kocaeli Stadı’ndaki bir maçın maliyetinin 1 milyon lirayı bulduğunu belirtti.
Az para değil… Yani yaklaşık 20 milyon lira sadece iç sahadaki maçlar için lazım.
Bizim de üzerimize düşen ne varsa bunu yerine getirip Kocaelispor camiasının gücünü ortaya koymamız gerekiyor.

HAMZA BENİ ŞAŞIRTTI

Geçtiğimiz gün “Erdinç Şehit’i anlamakta güçlük çekiyorum” ara başlıklı küçük bir parantez açtım.
“Mustafa Polat hoca, Osman Cömert kardeşim ve emekçiler, Şehit ve Bayraktar’ın el vermesi ile şampiyon oldu” bölümünde teknik kadronun başındaki isim Hamza’yı ve yardımcısı Murat Başak’ı unuttum.
Kesinlikle unutulacak bir şey değildi ancak gerçekten unuttum.
Hamza’nın ve Murat’ın haklarını yiyemem, yedirmem de…
U-15 takımını çalıştırırken bir anda kendini A takımda buldu ve bu fırsatı iyi değerlendirdi.
Erdinç Şehit’in oğlu Erdi’yi oynatmadığı için, Erdinç başkanın Hamza’ya cephe aldığında, Hamza’nın buna rağmen dik durduğunu biliyorum.
O’na ve Derince’ye o günlerde bizden başka kimse destek çıkan olmadı çünkü Derince kimsenin umurunda değildi.
Tabii ki yaptıklarımızı anlatarak duygu edebiyatı yapmıyorum.
Tüm bunları bilen, zor zamanlarda sesi ve nefesi olduğumuz Hamza sosyal medya hesabından paylaşım yaptı.
Hamza akıllı başlı insandır, kafası çalışır… Edirne’den 2. hafta döndükten sonra onun Kocaelispor’a hoca olarak görev alması için de kapı arkasında çok konuştuk.
Çünkü Hamza Kocaelispor tarihinin tüm liglerinde oynan tek futbolcusu olduğu için camiada özel bir yere sahiptir.
Paylaşıma asla üzülmedim ama şaşırdım. Hamza’nın kafasında bizimle ilgili bir ön yargısı olduğunu düşündüm.
Olayı çok kişiselleştirip çok da zaman almak istemiyorum ama bunu zerre kadar aklından geçirmişse işte o zaman üzer.
Çünkü Hamza böyle biri değil, bu kentte tribünlere oynayacak son kişidir.
Duygusal bir yapıya sahip ve zaman zaman bunu futbol oynadığı yıllarda dışa vuruyordu. Konu ile ilgili beni arayabilirdi.
Hiç önemli değil… Böyle uygun görmüş… Yapacak bir şey yok…