Tezcan Galvaniz'de patronun işçisine yaşattığı büyük rezalet: Bu kadar da olmaz!

Kartepe Arslanbey Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren Tezcan Galvaniz işçileri, işverenin vermesi zorunlu olan iş kıyafetlerini vermemesi nedeniyle eylem başlatmıştı. Gelinen son noktada fabrika yetkilileri işçilere grev şartlarını uygulamaya başladı. Fabrika, işçilere yemek ve servis vermezken işçiler ise kıyafetleri gelene kadar grev yapacaklarını söyledi. 16.00 - 00.00 vardiyası öncesi fabrika önünde toplanan işçilere Kartepe Belediye Başkan Yardımcısı Orhan Akyüz ve BBP Kartepe İlçe Başkanı Ali Oktay da destek oldu.

Çoğunluğun kararı

Öz Çelik-İş Sendikası Başkanı Arif Çolak ve sendika baş temsilcisi Kerem Erçin, işçilere işverenle yaptıkları görüşmeleri anlattı. İşçilere seslenen Erçin, "Fabrika yönetimi ile en son girdiğimiz toplantıda fabrika yönetimi arkadaşların hiç bir şey yokmuş gibi makine başına geçip makinelerde çalışmaya devam etmesini, isteklerimizi de bir hafta içinde çözeceklerini tahhütünü veriyor. Ben de bu kararı tek başıma almadığını, işçi kararı olduğunu belirterek işçi arkadaşlarımla görüşüp onların kararını sizlere tebliğ edebilirim dedim. Kendileri de bana bu saatten sonra Tezcan Galvaniz grevdeymiş gibi davranacaklarını, servis, yemek, maaş, hiçbir sosyal hak vermeyeceklerini söylediler. Ben de bizim bu yola çıkarken alınan kararın çoğunluğun kararı olduğunu söyledim. Bana bunlari size iletmem için söylediler. Onların söyledikleri kafama yatmasa bile size söylemek zorundayım" dedi.

Patronun işini yapabilmek için iş kıyafeti istiyoruz

Erçin, "Ekim ayında bize kıyafet vermesi gerekiyordu. Aralık ayına geldik, bugün imzalasa belki Ocak sonu ancak gelir. Yine burada karar işçinin kararıdır. Grev dersek grev olur. Biz başından beridir iş barışını sağlamak adına buradaydık. Halen daha iş barışını sağlamak için buradayız. Bizler marka takım elbise istemiyoruz, fosforlu iş kıyafeti istiyoruz. İş kıyafeti vereceğini kendi sözleşmesinde tahhüt etmişti. Yine vermeyen kendileri. Şuanda içerdeki arkadaşlar sabah saat 08.00'da içeri giren arkadaşlar. Hepsi aç. Sabah yediğimiz bir pohça bir simitle duruyoruz. Biz sadece patronun işini yapabilmek için iş kıyafeti istiyoruz" dedi.

Sesimizi hiç mi duyan büyük yok

Erçin, "Ben burada 12 yıllık işçiyim ve sendika baş temsilcisiyim. Burada çalışan arkadaşlarımın istediği bir takım elbisesi değil, iş kıyafeti. Bir iş kazası geçirdiği zaman ölen arkadaşlarımızın durumuna düşmemek için iş kıyefeti istiyoruz kendisinden. Bizim isteğimiz aslında anayasal hakkımızdır. Yani biz anayasal hakkımızı istiyoruz. Sivil kıyafetle çalış demek ne demek ya. Muz cumhuriyeti mi burası, bizim sesimizi hiç mi duyan büyük yok. Hiç mi adaletli bir yönetici yok" dedi.

Anayasal hakkımızı istiyoruz

Sendika Başkanı Arif Çolak ise, “Burası örgütlü bir işletme. Biz işvereni daha önce de uyardık. Eğer huzur bulamazsak huzur da vermeyiz dedik. Ama işveren ne huzur veriyor ne de altına imza attığı sözleşmenin gereklerini yerine getiriyor. Burada işçiler üretmek istiyor. Ama işveren üretim yapılması için asla güvenli bir ortam sağlamıyor. Biz artık parayı geçtik iş elbisesi istiyoruz. Biz anayasal hakkımızı istiyoruz” şeklinde konuştu. Servis verilmeyen işçiler evlerine Kartepe Belediyesi'nin tahsis ettiği otobüslerle bırakıldı.