Yabancı konusu… Varlığı bir dert yokluğu yara!

Yazıma “Olması bir dert, olmaması başka bir dert diyerek başlamak istiyorum.

Takım sporlarında yabancı oyuncuların gerekliliği yadsınamaz bir gerçektir.

Futbol, Basketbol, Voleybol, Hentbol gibi birçok takım sporunda, dünyada olduğu gibi ülkemiz de yabancı oyuncuların hegemonyası altına girmiş durumda.

Eninde sonunda bir yerde bu yanlışlığın farkına varıp federasyonların yabancı oyuncu konusunda kısıtlamalar gideceklerine inanmaktayım.

Bu konuda benim gibi düşünen birçok spor adamı olduğuna da eminim.

Federasyonlar kulüp yöneticilerinin baskısı ile sürekli yabancı sayısını arttırma eğilimindeler.

Kulüp yöneticileri için alt yapıdan sporcu yetiştirip A takıma kazandırmak hem uzun bir süreç hem de çok meşakkatli bir iş.

Zaten hazır yetişmiş sporcular varken altyapıyla uğraşmak işlerine gelmiyor.

Ama bu durum uzun vadede Türk sporuna büyük zararlar veriyor.

Bunu milli takımlardaki başarının düşmesi ile gözlüyoruz.

Çünkü Türk sporcular kendi takımlarında çok az süreler almakta ya da hep yedek kalmaktadır.

Birkaç örnek vererek mevcut durumu analiz edelim:

Futbolda (Süper Lig)

8+3 yani sahada 8 yabancı bulundurabilmekte (Kadrolarında 14 yabancı bulundurabilmektedir) bu sahadaki takımın %73ü yabancı oyuncu demek oluyor.

Futbol (1. Lig)

Kadroda 8, sahada 5 yabancı bulundurabilmektedir. %45’i yabancı oyuncu demek oluyor.

Basketbol (Süper Lig)

Sahadakilerin tamamını yabancı oyuncu tercih edebilmektedir %100 Yabancı oyuncu demek oluyor.

Basketbol (1. Lig)

2 yabancı kadroda ve oyunda bulundurulabilmektedir%40’ı yabancı oyuncu demek oluyor.

Voleybol Efeler ve Sultanlar Ligi

3+2 kuralı, yani kadroda 5 yabancı, sahada 3 yabancı bulundurabilmektedir %50 si yabancı oyuncu demek oluyor.

Voleybol 1. Lig

Geniş kadroda 3 yabancı, maç listesinde 2 yabancı bulundurabilmektedir. %33 ü yabancı oyuncu demek oluyor.

ZARAR VERİYOR

Özellikle futbol ve basketbolda bizim sporcularımız düzeyinde yabancı sporculara kadrolarda yer vererek Türk sporcuları maç ya da takım kadrolarına almamak, Türk sporcuların gelişimlerine büyük zararlar vermektedir. Eğer yabancı sporcu tercih edilecekse voleybolda olduğu gibi mümkün olduğunca az sayıda fakat kaliteli sporcular kadrolara dahil edilmelidir.

Özellikle kadın voleybol takımlarımız kendi mevkilerinde dünyanın en üst sırasındaki sporcuları tercih ederek kendi kulüp başarılarını Avrupa’da ve dünyada en üst sıralara taşımaktadırlar.

Bu konuyu biraz açmak gerekirse voleybolda takımın en önemli oyuncularının başında gelen pasör çaprazı mevkiinde oynayan oyunculara baktığımızda…

Vakıfbank Pasör Çaprazı: Jordan Thompson – ABD Milli Takımı Pasör Çaprazı

Eczacıbaşı Pasör Çaprazı:Tijana Boskoviç - Sırbistan Milli Takım Pasör Çaprazı

Fenerbahçe Pasör Çaprazı: Magdalena Stysiak - Polonya Milli Takımı Pasör Çaprazı

Türk Hava Yoları Pasör Çaprazı: Kiera Van Ryk – Kanada Milli Takımı Pasör Çaprazı

EN KALİTELİSİ OLMALI

Sonuç olarak takım sporlarında yabancı oyuncu dünyada varsa bizde de olmalı ama kulüpler kadın voleybolunu örnek almalı, eğer takıma yabancı sporcu tercihi yapılacaksa en kalitelisi alınmalı, Avrupa ve dünyada derece yapmak hedeflenmeli.

Ülkemizde de aynı kalitede oyuncular varken daha düşük kaliteli oyuncular yerine ülkemizdeki oyuncular tercih edilmelidir.

Alt liglerde ise yabancı sporcu kesinlikle bulunmamalıdır.

Herkese sporun içinde ve sağlıklı günler diliyorum.