O gençler bizim, kaybetmemeliyiz!

Ahmet Akçaalan

Ahmet Akçaalan

Tüm Yazıları

Biz devlete başka bakarız,

Bunu ruhumuza işlediler.

Devlet ayrı, hükümet ayrı…

Devlet ile karşı karşıya gelinmez.

Devlet bizi sevsin diye de devleti sevmeyiz.

Karşılıksız bir aşk düşünün…

*

Örnek vereyim; Bir komutan. 8 yıl cezaevinde yatıyor, çıktığında “Devlet evlatlarını bazen cezaevinde misafir eder” diyor. Sonra ordu görevine devam ediyor. Kırılmak yok, küsmek yok.

Örnek vereyim; 11 ay Başbakanlık yapıyor. Görevden alınıyor. “Devlette bizim orduda bizim” diyor.

Örnek vereyim; İBB Başkanlığından şiir okuduğu için tutuklanıyor. “Devlete küskün, kırgın değilim” diyor.

*

Hükümet ise bambaşka,

Sonuna kadar eleştirilebilir,

Dokunulmaz değildir,

Hatta yüzüne yüzüne haykırmak gerekir,

İdareciden bir hırkayı soran anlayışı benimsemek gerekir.

*

Anadolu rock müziğinin efsane ismi Erkin Koray, ne demişti?

"Ne varmış milliyetçi olmakta? Bir şey mi varmış? Dışarıdan gelip düşman kendi milliyetini savunacak, o diyecek 'Ben milliyetçiyim', ama biz milliyetçi veya ulusalcı olmayacağız. Böyle bir şey yok. Son günlerde lütfen birleşin, yumruk olun, milliyetçiliğinizi lütfen kaybetmeyin. Çünkü bunu kaybetmeye başladığınız zaman evinizi de kaybediyorsunuz demektir."

Tam bu çizgi anlatmak istediğim…

*

Herkes böyle olmak zorunda mı değil,

Biz farklılıklarımızla güçlüyüz…

Yani 85 milyon bir isek varız.

Kaybedecek bir gencimiz yok…

*

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltı ve tutuklanmasının ardından eylemler yaşandı. Sokağa çıkan insanlar tepkilerini dile getirdi.

Provokatörler, ajanlar, devlet düşmanları için söylüyorum devletin baba yüzü, demir yumruğu üzerlerinden geçmeli…

Diğer taraftan sokağa çıkan gençlere bakıyorum,

Ve dedim ki onlar bizim evlatlarımız, yarınlarımız…

Ve birini dahi kaybetme lüksümüz yok…

Her 20 yılda bir genç kuşağı kaybeden ülkemiz artık bu oyuna son vermeli…

Gezi’ye karşı olan biri olarak yazıyorum,

Son eylemleri Gezi olaylarına benzetenler yanılıyor,

Bu sefer başkaydı, meselenin sadece Ekrem İmamoğlu olduğunu düşünmüyorum…

Gençleri anlamamız, devlete verdikleri mesajı okumamız gerekiyor.

Ve ben o gençlere dokunmamız gerektiğini düşünüyorum.

Sahte cennet pazarlayan yurt dışı hayallerine inat, memlekete dair bir Aziz Sancar olmalarını hayal ediyorum.

O gençleri ülkeden, polisten, devletten soğutmamalıyız.

Vatan ne demek onlara anlatmalıyız,

Memleket ne demek onlara anlatmalıyız,

Yarının doktorları, bilim adamları, sanatçıları, öğretmenleri aydınları, polisleri, askerleri onlar olacak…

Onlara gitmelerinden çok kalıp yönetimlerde görev alabileceklerini anlatmalıyız.

Devletin onların olduğunu, ülkenin onların olduğunu anlatmalıyız…

Anlatmazsak, yarın sizin çocuklarınız, sizden habersiz sokakta hak arayışında olacaklar.

Hangi görüşte olursa olsun, vatanperver olan her genci tek tek dinleyebilsek…

Çünkü benim ülkemin kaybedecek bir tek genci yok…

*

CHP Kocaeli İl Gençlik Kolları Başkanı ve yönetimini bu süreçte duruşlarından dolayı ayrıca tebrik etmek isterim. Kendilerinden habersiz CHP yeleği giyenleri tek tek uyarıp yeleklerini çıkardılar.

Sürekli sağ duyu çağrısında bulundular.

Hak ararken haksız olmamaları gerektiğini anlattılar.

Görevli kolluk kuvvetleri personeli ile sorun yaşamamak için ellerinden geleni yaptılar….

Hassasiyetlerini yaşayarak gösterdiler.

Ekrem İmamoğlu gençler Aziz Sancar CHP Kocaeli İl Gençlik Kolları
Yorumlar (1 yorum) Yorum yapmak için tıklayınız
Emre
Tamamen katılmıyorum içeri atılanlar boşuna atılmamıştır Devlet’i seven genç devlete zarar vermez ve Devlet’e zorluk çıkarmaz kesinlikle sorumlusu bu gençleri sokağa atan muhalefettir. Gençleri kaybetmek istemiyor isek çıkarın şu at gözlüklerinizi Polis haksız yere hiç bir genci içeri atacağını sanmıyorum her koyun kendi bacağından asılır ne işi var sokaklarda gençlerin bu devlet sevgisi değil devletine olmayan güven ve devlete olan düşmanlıktan ibarettir.
0 Cevapla