Özellikle Kararsızlar, Ağıralioğlu’nu Dikkatle Takip Ediyor!

2001 yılında ki gibi,
Yeni bir iktidar doğuracak,

Siyasi atmosfer olduğunu düşünmüyorum.
*
Çünkü denklem ve öncelikler aynı değil,

Şuan lider orantılı siyaset hakim.

Tabanıyla bağlı çok güçlü liderler var.
*

Ancak şuan vatandaşın gündeminde büyük sıkıntılar var.

-Ekonomiyi düzelten iktidarın ekonomisi, vatandaşın kaldıramayacağı noktaya ulaştı.
-Yargıya dair, umutsuzluk oluştu.
-İçişleri noktasında sokak kabadayıları ve çetelerin durumu kamuoyunu rahatsız ediyor.
- Yolsuzluk konusu yeter dedirtti.

Bu başlıklara ne yazık ki iktidar şuan doğru reçeteyi yazamıyor. Aynı iktidara karşı ise güvenlik ve savunma sanayisi noktasında vatandaşın hala açık kredisi var. Ve seçmenin özel kredi verdiği Cumhurbaşkanı Erdoğan, ne yazık ki yanlış isimlerle vatandaşın karşısına çıkmaya devam ediyor.
*
Tabi bu tablo sadece iktidarda yok. CHP, MHP, İyi Parti ve HDP’de yaşananlardan dolayı kendi tabanlarında rahatsız olan, partisinden memnun olmayan kitleler var.

Düşünün yerel seçimlerde sandığa gitmeyen müthiş bir kitle var.

İşte bu kitlelerin sıkıntılarına yönelik Anahtar Parti’nin kuruluşunda Genel Başkan Yavuz Ağıralioğlu’nun konuşmasını baştan sona dinledim.

Benzer sorunları, problemleri kendisi anlattı.

Sıkıntıları dillendirdi.

Nokta atışlardı.

Fakat Ağıralioğlu çözüm önerilerini, yol haritasını anlatmadı. Bence o konuşmasının içi daha dolu olmalıydı.

“Nasıl yapacaksın?” sorusuna da cevap vermeliydi.
*
Salonun içerisinde ve dışarda müthiş bir kitle vardı. Yani ilk açılış başarılıydı. Gövde gösterisi yaptı.
Ağıralioğlu ile Kocaeli’nde ilk röportajı yaptığımda da çözüm önerileri noktasında yine aynı eleştiri yapmıştım. Tespitler doğru ancak çözüm reçetesi duyamadım. “O da Anahtar Parti’ye katılmış” diyeceğim daha güçlü bir kadro bekledim.
*
Peki sokak ne diyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğu sürece yeni bir iktidarın doğması bence o kadar kolay değil.

Erdoğan’sız siyaseti ise farklı analiz etmek gerekir.

Gerçekten Ağıralioğlu’nun parti kurmasını bekleyen bir kitle vardı. En çok dikkatimi çeken ise ideolojik olmayan kararsızlar oldu.

Kararsız olarak analiz ettiğim seçmen, Yavuz Ağıralioğlu’nu müthiş bir takibe almış diyebilirim.
Kararsızları hafife almayın.

Ağıralioğlu’nu yakından takip ediyorlar. İktidar belirleyen bu kitle seçime son ay değil, son iki gün kala karar veriyor.

Siyaset inandırmaktır.

Ağıralioğlu bu kitleyi inandırabilirse süreç farklı bir yere gider. Başaramazsa Türkiye’de sadece bir parti daha kurulmuş olur.

İşte bunu da Ağıralioğlu’nun söylemleri, gündem belirleme gücü belirleyecek. Onu da zaman gösterecek. İzleyip göreceğiz.