Türkiye’deki shorttrack branşının gelişim sürecine bakalım mı?
Sevgili takipçilerim…
Bu yazımda kısa bir yolculuğa çıkarak Türkiye’deki shorttrack branşının gelişim sürecine ışık tutmak istiyorum.
Hepinizin bildiği gibi, shorttrack branşı Türkiye’de 2008 yılında temelleri atılıp, 2009 yılında aktif çalışmalara başlanmıştır.
O dönemde Federasyon Başkanı Sayın Fahrettin Kandemir ve branş sorumlusu Sayın Ercüment Yıldırım, bu spora büyük emek harcamışlardı.
Ancak o zamanlar, shorttrack, ülkemiz için oldukça yabancı bir spor dalıydı ve bu branş hakkında pek çok kişi yeterli bilgiye sahip değildi.
2011 yılında Erzurum’da düzenlenen Üniversiad yarışları, sporcularımızın uluslararası platformda ülkemizi temsil etmesi açısından önemli bir adım oldu.
Ancak o dönemde beklenen başarıyı elde edemedik.
Yine de zamanla, yavaş yavaş bir gelişim süreci başladı.
2018 yılında gerçekleştirilen federasyon seçimlerinin ardından yeni yönetim göreve gelirken, gelişim ivmesi hız kazandı.
Bu süreçte, başından itibaren sporcularımızın yanında olan Genel Sekreterimiz Sayın Nur Kohler’ın özverili çalışmaları dikkat çekti.
Kendisi, bu branşa kendini vakfetmiş ve enerjisini bu alanda harcamıştır.
Bazıları, Figür Pateni ve Senkronize branşları için de büyük çaba sarf ettiğini bilirler.
Ayrıca Nur Hanım’ın eşi, bizlerin ve sporcularımızın eniştesi, Sevgili Daniel Kohler’in branşımızın gelişimine katkıları da büyük önem taşımaktadır.
Daniel Kohler, sporu iyi tanıyan biri olarak, dünya ile olan bağlantıları sayesinde shorttrack branşının ülkemiz adına uluslararası alandaki başarısını artırmak için önemli adımlar atmıştır.
O dönemde federasyon başkanımız Sayın Gökhan Özdemir’in bu çalışmalara verdiği destek de yadsınamaz.
Bu bir ekip işiydi. Artık sporu bilen yöneticiler, liyakatli ekiplerle birlikte shorttrack branşında hızlı bir gelişim sağlamıştı.
Ancak bazen, tüm taşlar yerine otursa da dış etkenler gelişime ve sürekliliğe engel olabiliyordu.
Bu etkenlerin başında ise dünya çapında etkisi hissedilen pandemi geliyordu.
Hepinizin hatırlayacağı gibi, dünyada her şey durdu; fakat buna rağmen uzaktan da olsa çalışmalarımıza devam ettik.
Gelişim hızımız belki yavaşladı, ancak federasyonumuzun ana hedefi olan olimpiyatlara kota almak için attığımız adımlar sonuç verdi.
Hem de shorttrack branşında ilk kez olimpiyat kotası almayı başardık.
Furkan Akar, olimpiyatlara shorttrack branşında kota alan ilk sporcu olarak, ülkemizin kış sporlarında en iyi derecesini elde etti ve Olimpiyatlar’da 6. olarak büyük bir gurur yaşattı.
Ülkemizde kazanılan her başarı ödüllendirildiği için, yeni bir yönetime görev verildi.
Bu yeni yönetim, bizlerden devraldıkları başarılı federasyonu daha da ileriye taşımak için gayret gösteriyorlar.
Bu çabaların sonucunu görmek içinse sadece bir yıldan az bir zaman kaldı.
Bütün branşlarda olimpiyatlara kota alacak sporcularımıza güveniyoruz.
Amacımız, geçmişte elde edilen olimpiyat başarısını daha fazla sporcu ile tekrarlamak ve bunu sürdürülebilir kılmaktır.
Bu süreçte tüm sporcularımıza ve yöneticilerimize kolaylıklar diliyorum. Birlikte başarılacak daha çok şey var!