İdrak tahlili

Cengizhan Göksu

Cengizhan Göksu

Tüm Yazıları

Günümüz dünyasında bilgiye ulaşmak hiç bu kadar kolay olmamıştı. Ancak ironik bir şekilde, bazı insanlar gerçeği görmekten, anlamaktan ve sorgulamaktan bilinçli olarak kaçıyor. İşte bu noktada "idrak kültürü" kavramı devreye giriyor. İdrak, yani anlama ve kavrama yetisi, bireyin hem kendini hem de çevresini sağlıklı bir şekilde yorumlayabilmesi için temel bir beceridir. Ancak bu becerinin eksikliği veya kullanılmaması, bireyleri ve toplumu büyük bir zihinsel esarete sürüklüyor.

Bazı insanlar, kendilerine zarar verildiğini bilseler de bunu kabul etmekten kaçınıyor. Bu, ya konfor alanlarını terk etmek istememelerinden ya da kendi yanlışlarına, hatalarına ve eksikliklerine ayna tutmak istememelerinden kaynaklanıyor. Biat kültürüyle büyümüş bireyler, sorgulamaktan korktukları için göz göre göre yanlışı savunuyor, hatta ona hayranlıkla bağlanıyorlar.

Bu noktada şu soruları sormak gerekiyor: İnsan neden anlamak istemez? Neden kendisine zarar veren kişiye ya da düzene körü körüne bağlı kalır?

Bunun birkaç sebebi olabilir. İlki, öğrenilmiş çaresizliktir. Kimi insanlar yıllarca bir sistemin veya otoritenin baskısı altında yaşamaya alışmışlardır. Kendi iradeleriyle hareket edebileceklerini bilseler de risk almak istemezler. Mevcut düzeni değiştirmek veya ona karşı çıkmak, belirsizlik ve korku yaratır. Bu yüzden insanlar, zararlı bile olsa alıştıkları düzenin içinde kalmayı tercih ederler.

İkinci sebep, sorgulama yetisinin köreltilmiş olmasıdır. Çocukluktan itibaren sadece itaat etmeye yönlendirilen bireyler, eleştirel düşünme yetisini geliştiremezler. Toplum tarafından öğretilen normlar, “Büyükler ne diyorsa doğrudur” veya “Daha fazla sorgulama, başına iş alırsın” gibi söylemlerle desteklenir. Sonuç olarak, birey zamanla anlamaya çalışmak yerine otoriteye teslim olmayı bir yaşam biçimi haline getirir.

Bir diğer sebep ise kişisel menfaatlerdir. Gerçekleri kabul etmek, bazen bireyin kendisiyle yüzleşmesini gerektirir. Ancak bu, konforunu bozacağı veya çıkarlarına zarar vereceği için bazı insanlar bilinçli olarak gözlerini kapamayı tercih eder. Kendine yalan söylemek, gerçekleri görmekten daha kolaydır.

İdrak kültürü zayıfladıkça, toplumlarda dogmatizm, fanatizm ve körü körüne itaat artar. Gerçeklerin çarpıtıldığı, yalanın normalleştiği bir dünyada insanlar yanlışın içinde huzur bulmaya çalışır. Ancak unutulmamalıdır ki anlamamak veya anlamak istememek, sadece bireyin değil, tüm toplumun çöküşüne zemin hazırlar.

Sonuç olarak, idrak kültürünü yeniden inşa etmek için sorgulama bilincini artırmalı, eleştirel düşünmeyi teşvik etmeli ve bireylerin korkusuzca gerçeği aramalarını desteklemeliyiz. Zira, gözlerini kapamak gerçeği yok etmez; sadece insanı karanlıkta bırakır.

Vesselam

Eleştirel düşünce İdrak Kültür
Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız