Siyasi ahlak ve parti değiştiren milletvekilleri

Cengizhan Göksu

Cengizhan Göksu

Tüm Yazıları

Merhabalar sevgili okurlarım, bu yazımı hangi partiden olursa olsun milletin iradesiyle seçilip parti parti gezen vekillere ithafen yazdım.

Demokrasinin temel taşlarından biri seçmen iradesidir. Vatandaşlar, sandık başına giderek kendilerini temsil edecek kişileri belirler ve oy verdikleri partinin politikalarına, ideallerine güvenerek bu seçimi yaparlar. Ancak, son yıllarda sıkça karşılaştığımız bir durum var ki, bu da seçmen iradesine gölge düşürüyor: Bir partiden milletvekili seçilip, daha sonra başka bir partiye geçen vekiller!

Bu durum, siyasi ahlak ve etik açısından ciddi bir sorunu beraberinde getiriyor. Seçmen, belli bir partiye ve onun ideolojisine güvenerek oy verirken, seçtiği vekilin kısa süre sonra başka bir partinin saflarına geçmesi, adeta seçmenin iradesini hiçe saymak anlamına geliyor. Bu, yalnızca siyasi bir manevra değil, aynı zamanda güven erozyonuna da sebep oluyor.

Bu tür geçişlerin arkasında yatan nedenler çoğu zaman kişisel çıkarlar, makam hırsı ya da siyasi pazarlıklar olabiliyor. Milletin vekili olmak, bir makam elde etmekten öte, halka karşı sorumluluk taşımayı gerektirir. Ancak ne yazık ki, bazı vekiller koltuklarını koruyabilmek ya da daha fazla yetki elde edebilmek uğruna, kendilerine oy veren vatandaşları hiçe sayarak siyasi rotalarını değiştirebiliyorlar.

Bu tür olaylar, seçmenlerin siyasete olan güvenini zedeliyor ve demokrasiye duyulan inancı sarsıyor. Eğer bir vekil, seçim sürecinde belirttiği ideallere artık bağlı olmadığını düşünüyorsa, en doğru yol istifa etmek ve yeniden seçime gitmektir. Çünkü milletin vekili olmak, kişisel tercihlerle değil, milletin iradesiyle şekillenmelidir.

Sonuç olarak, parti değiştiren vekillerin bu tutumu, siyasi etik açısından ciddi bir sorun teşkil etmektedir. Halkın iradesine sadık kalmayan vekiller, yalnızca kendi siyasi kariyerlerini değil, aynı zamanda demokrasinin temel değerlerini de zedelemektedir. Bu nedenle, siyasi partiler ve seçmenler, bu tür etik dışı hareketlere karşı daha duyarlı olmalı ve bu davranışların yaygınlaşmasını önlemek için gerekli tedbirleri almalıdır. Öteki türlü insanları kandırmaktan öteye geçmez, bu yapılanlar, kul hakkına girmektir..

Vesselam.

milletvekilleri Siyaset siyasi partiler
Yorumlar (3 yorum) Yorum yapmak için tıklayınız
Yükleniyor...