Hizmet İş Kocaeli Şubesi hangi anlayışla yönetiliyor? Muharrem Subaşı’ya dair bazı şahsi notlar

Emirhan Akman

Emirhan Akman

Tüm Yazıları

Gazeteci olarak elimizdeki en büyük güç iletişim gücü. Bir gazeteci telefonuna çıkıldığı sürece gazeteciliğini sürdürebilir, aksi durumda bir kopyala-yapıştır döngüsüne gireceği aşikâr. Hele bir de yerelde gazetecilik yapıyorsanız muhatabınıza ulaşmak daha da kıymetli hale geliyor, özel haber üretmenin ilk yolu budur.

Gazeteci muhatabını ararken bazen arayacağı kişinin telefonu açacağını bilir, çok rahat arar o kişiyi. Bazen de uğraşacağınızı bilirsiniz, sıkıla sıkıla ararsınız. Önemli bir pozisyonda, binlerce kişinin iradesini temsil eden kişi telefonunu açmaz, sorumsuz dersiniz içinizden.

Dün Kocaeli’de ulaşacağımı bildiğim için en rahat aradığım kişiyle bir iki saat geçirdim. Daha önce bana telefonda, “Emirhan yüz yüze tanışacağız ama aç gel, yemek yiyeceğiz” demişti Hizmet İş Kocaeli Şube Başkanı Muharrem Subaşı… İki saate yakın oturduk.

SÖZLERİNE DEĞİL YAPTIKLARINA BAKIYORUM

Sendika haberleri yaptığım için sendika başkanlarıyla telefonda ve yüz yüze çok vakit geçiriyorum. Dünyaya daha soldan bakan sendika başkanlarını da tanıyorum, sağdan bakanları da. Bana sorarsanız ben sosyalistim, bunu hiç gizlemiyorum hatta gizlememeyi görev biliyorum. İşimi yaparken ise kişilerin sözlerine değil, yaptıklarına bakıyorum. Benim için önemli şey eylemler ve sonuçlar. Bu yüzden dün Muharrem Başkan’a şöyle söyledim, “Başkanım ben sendikanın başındaki kişinin ideolojisine değil yaptığına bakıyorum. Eğer toplu iş sözleşmesinden rahatsız işçiler bana gelirse, neyi beğenmediklerini anlatırlarsa sizi de yazarım, devrimci sendika olduğunu söyleyenleri de.”

İZMİT’İN SOKAKLARI ÇOK DAR

Başkanla sohbetimizde öne çıkarmak istediğim şeyler var…

Başkan İzmit’teki tüm sendika, işçi, sivil toplum, kurum ve kuruluşları ortak bir paydaş olarak gördüğünü şu sözlerle anlatıyor, “Emirhan İzmit büyük gibi gelebilir ama değil, İzmit’in sokakları çok dar.” Ben sohbet esnasında işçilerle kurduğu ilişkiyi soruyorum, ‘empati’ önemli mi diyorum? Başkan ise ilk cevabında şok edici bir şey söylüyor, “Empati yapmıyorum Emirhan…” sonra şu sözlerle devam ediyor, “Ben işçinin kendisiyim. Neden mi? Ben işçilikten geliyorum. Kar küreme ekibinin yaptığı işi yaptım, eksi derecelerde o soğukta orada kürek tutmayı, araç kullanmayı deneyimledim. Kandıra’ya kamyon kasasında da gittim… Park ve bahçelerde sabah 7’de evinden azık getiren işçinin karnının doyup doymadığını da bilirim. Böyle olunca empati yapmana gerek kalmıyor, aramızda işçiyle bir fark yok ki, ben zaten onlardanım…”

VEBAL TEORİSİ

Sol sendikalarda emeğe ‘artı değer’ teorisi bağlamında bakılır, Muharrem Başkan’la konuşunca bir şeye ikna oldum, mesela onlar diyor ki, “Vebal dairesi içinden bakmak”, burada şu ortaya çıkıyor iki vebali var Muharrem Başkan’a göre, ilki işçiye karşı, ikincisi işçinin ailesine karşı. Muharrem Başkan ben bu ikisinden de sorumluyum, işverenle pazarlığa otururken bu ikisinin yüküyle otururum masaya diyor. Daha kavgacı sendikaları soruyorum bilerek, acaba diyorum nasıl yanıt verecek? Başkan temel kavramımız ‘ikna’ diyor, bizim işimiz işvereni ikna etmek. Bunun yöntemleri var, tarzları var… Burada önemli nokta diyor, “Asla kavga etmem, kavga etmeyi tasvip etmem. Benimle çalışan herkes bilir ki takım oyuncusuyum, takıma çok değer veririm ama yine herkes bilir ki kavga etmeyi iyi bilirim.”

1 MAYIS ORGANİZASYONU

Başkan’la konuşurken Kocaeli Şubesi’nden gurur duyduğunu anlıyorum. Son 6 ay içinde üç organizasyon düzenlemişler. HAK İŞ Genel Başkanı’nın da katıldığı 1 Mayıs organizasyonunu mesela çok önemseyerek anlatıyor. Subaşı, “Başkanımızın da katıldığı çok önemli bir organizasyondu. Kocaeli Şube olarak başından sonuna titizlikle yürüttüğümüz, şubemizin alnının akıyla tamamladığı bir organizasyon oldu.”

HİZMET İŞ NASIL YÖNETİLİYOR?

Hizmet İş Kocaeli sahada 250 kişiyle işlerini yürütüyor, ayrıca şubenin komiteleri var. Filistin, kadın, gençlik, sosyal medya komiteleri var. Bu komiteler aslında sendikaya yeni politika ve stratejiler üreten komiteler. Başkan organizasyon yapısını anlatırken bir şeyi çok önemsediğini anlıyorum, “Emirhan tek bir işçi dahi bir konudan rahatsız olsun, birebir iletişime çok önem veririm. O işçiyi bulurum, eğer hakaret vs. yoksa dinlerim, sorununu çözerim. Ben işçilere sayı olarak bakmıyorum, bir işçiye de, bin işçiye de hizmet etmek benim görevim, keyif alıyorum bundan.”

ÇORBA MESELESİ

Ayrıca bazen sosyal medyada görüyorsunuzdur Hizmet İş Kocaeli Şubesi belirli aralıklarla işçisine sabahları çorba dağıtıyor. Uzaktan bunu anlamsız ve gereksiz görebilirsiniz ama Muharrem Başkan’la görüşmeden önce birden fazla kişiden bunu duydum, “Ya evet adamlar sabah işçisine çorba götürüyor. Aynen o sendikayı biliyorum.” Bir de üstüne Başkan’la konuşunca, dışarıdan size anlamsız ve basit gelen bir şeyin doğru yerde, doğru zamanda yapılırsa insanın kalbini yakalayabileceğini anlıyorsunuz. Hizmet İş’in işçilerle birlikte içtiği çorba da tam olarak bunu yapıyor.

Muharrem Subaşı sendika HAK-İŞ