Ertuğrul Sağlam ve Türkiye’de antrenör olmak!
Ülkemizde antrenör olmak inanın çok zor ve gün geçtikçe daha da zorlaşıyor.
Yazla kışı aynı anda yaşayabilirsiniz.
Her şey güzel giderken bir anda tersine de dönebilir.
Antrenör demek spor takımlarını, topluluk takımlarını veya okul gruplarını destekleyerek performanslarını iyileştirmek için onlarla yakın iş birliği içinde çalışır.
Sporcuların yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olmak, fiziksel kondisyonlarını artırmak, stratejik oyun planları oluşturmak ve spor psikolojisi konularında rehberlik etmek gibi çeşitli görevleri yerine getirir.
Ama bizim ülkemizde maalesef antrenör demek “Her şey” demek.
Transferi yönetmek, bütçeyi yönetmek, her şeye göğüs germek gibi…
Mağlubiyet hep antrenörlerden bilinir.
Galibiyette ise en son antrenör takdir edilir.
Oyuncuyu oynatmak ayrı, oynatmamak ayrı sıkıntı…
Süreci yönetmek oldukça zor…
Bu konu ile ilgili sayısız örnek verebilirim.
Kocaelispor bu hafta Ankaragücü’ne mağlup oldu.
İlk konu yine Ertuğrul sağlam…
Hâlbuki geçen hafta her şey çok güzeldi…
Son 4 maçta 10 puan alan kişi de Sağlam, Ankaragücü maçında mağlup olunan maçta da antrenör Ertuğrul hoca.
İyi de sadece Sağlam’ı mı konuşmalıyız?
Futbolcuların performansını etkileyen başka unsurlar olamaz mı sizce?
İşin başkan ve yönetim tarafı pürüzsüz mü, onların hiç mi zaafı yok?
Antrenörlük inanın çok zor bir meslek.
Bugün dünyanın sayılı teknik direktörlerinden, çok sayıda başarıya imza atan Mourinho’nun bile durumu ortada.
Kulübeye baktığınız zaman gerginliği yüzüne vuruyor maalesef.
Ülkemizde neden antrenör olmak çok zor biliyor musunuz?
Çünkü futbolu herkes çok iyi biliyor.
Sosyal medyada herkes Fatih Terim maşallah!
Acımasız eleştirmek bu kadar kolay olmamalı.
Biraz yapıcı olalım, destek verelim, enerji verelim, pozitif olalım, en kolay gibi gözüken her şeyde, her maçta hocayı eleştirmeyelim.
Yönetimler sistemi ve kulübü antrenörler ise saha içini ve oyuncu grubunu yönetsin!
Söyleyeceklerim bunlarda ibarettir.